Ayhan Bora Kaplan davasında gizli tanık Serdar Sertçelik ayağında elektronik kelepçe olmasına rağmen kaçmıştı. Sertçelik'in kaçmasına arkadaşı Adem Kaçan yardım etmiş. Adem Kaçan ise Covid izniyle cezaevinden çıkan ancak geri dönmeyen firari...
Ayhan Bora Kaplan davasında firari gizli tanık Serdar Sertçelik’in ayağında elektronik kelepçe olmasına rağmen yurt dışına kaçabilmesiyle ilgili skandal yeni bilgiler ortaya çıkmaya devam ediyor. Sertçelik’in kaçmasına yardım eden arkadaşı Adem Kaçan’ın, Covid izniyle cezaevinden çıkıp bir daha dönmeyen firarilerden olduğu belirlendi.
Sözcü yazarı İsmail Saymaz, Serdar Sertçelik’in kaçmasına yardımcı olan Kaçan’ın ifadesini aktardı:
“Aynı akşam 7-8 civarı buluştuk. Kendisinden 329 bin milyar (bin TL) alacağım vardır. Bana parayı birkaç gün sonra vereceğini söyledi. ‘Tamam’ dedim. Bir iki gün sonra buluştum. 50 bin TL aldım. Taksiyle gelmişti. Ayağında alçı ve kelepçe yoktu. Cezam nedeniyle firar durumdaydım. Parayı kendi işlerim ve avukata vermek için istemiştim. Bir daha görüşmedim. Zaten cezaevine girdim. Kayırmak amaçlı hareket etmedim. Kaçak olduğunu bilmiyordum.”
İsmail Saymaz’ın yazısından ilgili kısım şu şekilde:
Adem Kaçan tarafından evden çıkarılan Sertçelik’i Ankara’dan İstanbul’a Kılıçdaroğlu’nun eski danışmanlarından Ramazan Kubat ile arkadaşı Mustafa Çotuk götürdü.
Kubat, Sertçelik’i aracıyla Şile’ye bırakıp geri döndü. İfadesinde, “Serdar’ı tanımam, suçlu olduğunu bilemem. Polis değilim. Suçlularla iç içe bir yapım yoktur. Ben Çotuk’un arkadaşıyım. Bu şahsın ısrarıyla yola çıktım. Varsa tek hatam budur” diye konuşuyor.
Çotuk, “Sertçelik bana yakalanması olmadığını söyledi” diyor.
Organize Şube’den sorumlu Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, “Gizli tanık, Ayhan Bora Kaplan soruşturmasını sonuçsuz bırakmak için ortaya birtakım iddialar atmaktadır ancak doğru değildir” diyor.
Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan ise Sertçelik’le görevi gereği görüştüğünü savunarak, şöyle devam ediyor:
“Görüşmeleri kayıt altına aldım. Kayıtları müfettişlere verdim. Tek amaç, tanığı Türkiye’ye getirip duruşmaya çıkmasını sağlamaktı. Yapılan görüşmeleri 32. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, başsavcı vekili ve soruşturmayı yürüten savcı bilmektedir. Sertçelik’in kaçmasında bir dahlim yoktur. Zaten kaçırmak istesem neden getirmek için uğraşayım? Organize Şube olarak komplonun altındayız. Müthiş bir algı yapılmaktadır. Biz de algı altında eziliyoruz. Mafya şu an bize operasyon yapmaktadır.”
Organize Şube Komiseri Ufuk Gültekin ise dört-beş ay Ayhan Bora Kaplan örgütüyle mücadele ettiğini anlatarak, şunları söylüyor:
“Şahsın vermiş olduğu beyanların doğruluğunu kontrol etmek için gerekli araştırmayı yaptık. Yaklaşık 10’da 8 doğru olduğunu tespit ettik. Böyle bir kişiyi neden kaçırmaya çalışayım? Gizli tanık olduğu dönemde bize birtakım bilgiler veriyordu. Zorunlu olmadıkça onunla görüşme yapmıyorduk. Kaçmadan bir gün önce bana ‘Abi sana ulaşmaya çalışıyorum ancak ulaşamıyorum’ şeklinde mesaj atmıştır.”
Komiser Metehan İlkyaz ise “Adı geçen şahıslarla münasebetim ya da birlikteliğim yoktur. Sadece ortak baz söz konusudur” diyor.
Kaçan, Kubat ve Çotuk; suçluyu kayırmadan…
Çelik, Demircan, Gültekin ve İlkyaz suçluyu kayırma, göreve ilişkin sırrın açıklanması ve yargı görevini yapanı etkileme suçlarından tutuklandı.
Serdar Sertçelik, 6 Ekim 2023’te Kıbrıs’tan getirildi.
Üç gün sonra M7 kod adıyla gizli tanık olarak ifade verdi. Ev hapsi tedbiri konarak ve elektronik kelepçe takılarak, bırakıldı.
Sertçelik, bu tarihten 27 Kasım 2023’e kadar ev hapsi tedbirini defalarca ihlal etti.
21 Kasım 2023’te çorbacıda vuruldu.
26 Kasım’da şüpheli sıfatıyla alınan ifadesinde bu ihlale ilişkin şunları söyledi:
“O gün anneannemin oksijen cihazı arızalandı. Benden başka kimse olmayınca cihazı tamir ettirmek üzere dışarı çıktım. Tamirci bulamadım. Gece acıkınca çorbacıya girdim. Alakam olmayan şahıslar arasında tartışma çıktı ve olaylar yaşandı. Adresten ayrıldığımı pazartesi bildirecektim ancak olay nedeniyle yapamadım. Salı bildirdim.”
Sertçelik, bir gün sonra, gözaltına alınacağını öğrenince kaçtı.
Elektronik İzleme Merkezi, sekiz saat sonra tedbirin ihlal edildiğini 155’e bildirdi. Sertçelik’in evine saat 22.45’te varan polisler gizli tanığın kaçtığını öğrendi.
Bu andan sonra şu usulün izlenmesi gerekiyor:
Emniyet, firarı Denetimli Serbestlik Dairesi’ne haber veriyor. Daire adli kontrol tedbiri koyan mahkemeye yazı yazarak, “Adli kontrol sürsün mü, sürmesin mi?” diye soruyor. Sertçelik, kaçtığı için adliye kontrolü 27 Kasım 2023’de ihlal gerekçesiyle kapatılmalıydı.
Nitekim Sertçelik’in 2014, 2017 ve 2018’deki adli kontrolleri ihlalden kapatılmış.
Denetimli Serbestlik Dairesi’nin kayıtlarına göre Sertçelik’in adli kontrol uygulaması 12 Ekim 2023’te başlıyor.
Firara rağmen ihlal kayda girilmiyor.
Sertçelik’in adli kontrolü 19 Şubat 2024’te ihlal gerekçesiyle değil, infazın tamamlanması nedeniyle kapatılıyor.
Dört ihtimal söz konusu olabilir:
1: Tedbir dört aylıktır ve süresi bitmiştir. Bu ihtimal çok zayıf çünkü ev hapsi tedbiri genellikle süresiz oluyor.
2: Şüpheli talep etmiştir. Sertçelik, yurt dışında olduğu için bu ihtimal eleniyor.
3: Mahkemenin yanıtı daireye ulaşmamıştır. Bu pek görülmüş bir hal değil.
4: Mahkeme kendiliğinden kaldırmıştır.
Yetkililer Emniyet’in devreye girerek, işlem yapılmaması için mahkemeyi etkilemiş olabileceğini savunuyor. “Savcıyla konuşarak, ‘Gizli tanık deşifre olmasın, işleme devam edelim’ demiş olabilirler” diyorlar. Mahkemenin bu nedenle ihlal bildirimi talebinin reddetmiş olabileceğini belirtiyorlar.
Acaba Emniyet, gizli tanığın elinden kaçtığı öğrenilmesin diye müdahale mi etti?
Mahkemeyi “Gizli tanığı geri getireceğiz” diyerek, etkilediler mi?
Öte yandan, Sertçelik 31 Temmuz 2023’te Covid gerekçesiyle tahliye edilenlerden…