Kayyum kararları toplumda büyük tepkiye neden olurken, STK ve demokratik kitle örgütleri peş peşe açıklamalar yayınladı. 53 baro Anayasa’ya, seçme ve seçilme hakkına aykırı ve ölçüsüz müdahale edildiğini belirtirken; İHD iktidarın üç dönemdir sandıkta kazanamadığı belediyelere darbe yaptığına dikkat çekti.
Sivil toplum kuruluşu ve demokratik kitle örgütleri seçmenin tercihine iktidar eliyle müdahale edildiğine dikkat çekti, kayyım kararlarına tepki gösteren açıklamalar yayınladı.
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER), kayyum kararlarının ardından yayımladığı açıklamada, “OHAL dönemi KHK’ları ile gündeme gelen uygulama 2016 yılında başlamış, sonrasında yaygınlaşarak demokratik hakları ve halkın iradesini yok sayan sistematik bir uygulamaya dönüşmüştür” ifadelerine yer verdi.
Seçme ve seçilme hakkının geçersiz kılındığını, belediyelerin atanmış yöneticilerle değil seçilen kişiler tarafından yönetilmesinin hukuk devletinin temel gereği olduğunu vurgulayan MAZLUMDER, “Belediye başkanının görevden alınması halinde yerine Belediye Meclisince başkan vekili seçilmesi gerekir.” hatırlatmasını yaptı.
Açıklamada, belediye başkanlarının yargı süreci tamamlanmadan görevden alınmasının, halk iradesinin kamu otoritesi eliyle yok sayılması anlamına geldiği ifade edildi.
İnsan Hakları Derneği (İHD), iktidarın üç dönemdir sandıkta kazanamadığı belediyeleri ‘darbe’ düzenlemesi ile yönetmeye çalıştığını belirtti.
Yapılan açıklamada, “11 Eylül 2016 tarihinde 28 HDP’li belediyeye kayyım atamasıyla başlayan halk iradesinin gaspı politikası; 2019 yerel seçimleri sonrası 48 HDP’li belediyeye kayyım atamasıyla sürdürüldü. Yapılan yerel seçimlerde her defasında kayyım atanan belediyeler iktidar tarafından kaybedildi” ifadeleri kullanıldı.
Kürt seçmenin yoğun olduğu belediyelere kayyum atanması, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin işaretini verdiği olası çözüm süreci tartışmalarını doğurmuştu.
İHD’nin açıklamasında da, “Kürt meselesinin barışçıl yollardan çözülmesi tartışmalarının yaşandığı bu günlerde, yapılan kayyum atamaları çözümsüzlükte ısrar edildiğinin göstergesidir. Sandıkta kazanılmayan belediyelere kayyum atamak, halk iradesine darbe yapmaktır” değerlendirmesi yapıldı.
Çağdaş Hukukçular Derneği ise 31 Mart yerel seçiminde Van Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Abdullah Zeydan’a değil de AK Parti’nin adayına mazbata verilmesinin ardından toplumun gösterdiği tepkiyi hatırlatarak, “Batman, Mardin ve Halfeti belediyelerine atanan kayyumlar Kürt Halkına yönelik teslim alma politikasının aynen devam ettiğini bir kez daha göstermiştir. Van Direnişi’nde olduğu gibi kayyum gasplarına cevap da yine halkın mücadelesi ile verilecektir. Kayyum gaspına son verilsin!” açıklamasını yaptı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Ankara, İstanbul, İzmir barosunun da aralarında bulunduğu 53 baro da konuya ilişkin ortak yazılı açıklama yaptı. Açıklamada; Anayasa’ya, seçme ve seçilme hakkına, demokratik toplumun gereklerine aykırı ve ölçüsüz müdahale edildiği belirtildi.