İHD: Tutuklulara ve yakınlarına para göndermek ‘terör finansmanı’ değildir

İHD, tutuklulara para gönderilmesinin suç sayılamayacağını belirterek, soruşturmalara gerekçe yapılan yasanın iptal edilmesi gerektiğini kaydetti.

  • ü
  • 07 Mart 2024
  • ü
  • Gündem

İHD Amed Kadın Komisyonu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle, hapishanelerde tutulan mahpus kadınlara dayanışma kartları gönderdi.

İnsan Hakları Derneği (İHD); tutsaklara aileleri, avukatları, vasileri, arkadaşları ve yakınları tarafından gönderilen paranın örgüte finans sağlamak şeklinde suçlama konusu yapılamayacağı belirtti. İHD açıklamasında, “Hapishanede terör örgütü olduğu varsayımından yola çıkılarak yapılan yargı baskıları kabul edilemez” denildi.

İnsan Hakları Derneği Merkezi Hapishaneler Komisyonu, tutuklulara para gönderilmesinin suç sayılamayacağını belirterek, soruşturmalara gerekçe yapılan yasanın iptal edilmesi gerektiğini kaydetti.

‘TUTUKLAMALAR DEVAM EDİYOR’

Yapılan açıklamada, “Terörün Finansmanı Yasası kapsamında uzun süredir hapishanelerdeki mahpuslara para yatıran ailelere, vasilere, avukatlara ve yakınlarına yapılan yargısal baskılar sürdürülmektedir. Kişiler gözaltına alınmakta, haklarında davalar açılıp, cezalar verilmekte, ‘Teröre Finansman Sağlamak’ suçlamasıyla tutuklamalar devam etmektedir” ifadeleri kullanıldı.

‘MAHPUSLARA PARA YATIRMAK…’

Ankara’da dernek binasında yapılan açıklamada ortak metni okuyan İHD Şube Eşbaşkanı Ömer Faruk Yazmacı, tutsak yakınlarına para gönderen kişilerin yargı kıskacında olduğuna işaret etti. Yazmacı, tutsaklara para gönderilmesinine dair yönetmeliğe işaret ederek, paranın kullanım tasarrufunun tamamen idarenin yetkisinde olduğunu hatırlattı. Para kullanımının idare yetkisinde olmasına rağmen yatırılan paranın “örgüte finans sağlamak” şeklinde değerlendirildiğine dikkati çeken Yazmacı, “Mahpusların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak için maddi kaynaklara ihtiyaçları vardır. Hasta mahpuslar, hapishane idaresi tarafından verilen yemekleri; besleyici olmadığı, diyetlerine uygun olmadığı veya takviye gıdalara ihtiyaçları olduğundan ek besinleri kantinden almak zorundadırlar. Yine ortopedik rahatsızlıkları olanların kullanmış oldukları yatak, yastık ve diğer gereçler kendi hesaplarından karşılanmaktadır. Ayrıca yakınları ile haberleşme için kullanmış oldukları telefon kartları, göndermiş oldukları mektupların ve dilekçelerin posta ücretlerini de kendileri karşılamak zorunda” dedi.

‘SUÇ DEĞİLDİR’

Mezopotamya Ajansı’nın aktardığına göre; tutsakların ailelerinin, yakınlarının, arkadaşlarının, vasilerinin ve avukatlarının yatırmış olduğu paraya ihtiyaç duyduklarını vurgulayan Yazmacı, “Özellikle son yıllarda mahpusların Yüksek Güvenlikli ve S Tipi Hapishanelerde tutulmalarıyla da mahpuslar arasında dayanışma ortadan kaldırılmış ve mahpusları daha da yoksullaştırılmıştır. Ayrıca yabancı uyruklu mahpusların da ailelerine ulaşmakta yaşadıkları problemler, iletişimlerinin olmaması, aşılamayan prosedürlerle ihtiyaçları olan maddi destekten de tamamen mahrum kalmış durumdadırlar. Kurumumuza, hapishanelerde derinleşen yoksulluktan kaynaklı olarak mahpusların kendilerinden ve ailelerinde maddi destek talepli başvurular ulaşmaktadır” dedi.

Yazmacı, tutsakların hesabına para yatırılmasının suç olmadığını söyleyerek, “Aileleri, yakınları ve avukatları üzerinde oluşturulan yargı baskısına son verilmeli ve yasa iptal edilmelidir” ifadelerini kullandı.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com