Daha önce "kamu kuruluşu değiliz" diyerek o dönem ismi Halkların Demokratik Partisi (HDP) olan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'ne (DEM Parti) ambargo uyguladığını açıkça ifade eden Habertürk, bugün şaşırttı. Önce Meral Danış Beştaş, ardınan Ekrem İmamoğlu kanala konuk oldu.
2020’de HDP’lileri (yeni adıyla DEM Parti) PKK ile arasına ‘mesafe koymamak’la suçlayarak ekrana çıkarmama kararı alan Habertürk, DEM Parti’nin İstanbul Eş Başkan Adayı Meral Danış Beştaş’ı konuk aldı.
Habertürk canlı yayınına katılan Beştaş, “Seçim sürecinin DEM Parti üzerinden konuşulan konusu “aday çıkaracak mı çıkarmayacak mı”ydı. Bir dönem Başak Demirtaş’ın adaylığı konuşuldu. 2019’da aday çıkartmadınız. 2019’dan bu yana nasıl bir değişiklik oldu da aday çıkarttınız?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Meclis’in 3. büyük partisiyiz. Belediyelerimize kayyım atansa da belediyelerimiz var. Yasal olanı her siyasi partinin kendi kimliğiyle siyasete girmesidir. 2019 kararı bir sefere mahsus bir karardı, Kaybettirme ve kazandırma üzerine o seçime özgü bir karardı. Ama bugün bir parti olarak seçime girme kararı aldık. Aslolan budur.”
“DEM Parti seçim dönemlerinde çok konuşulan bir parti. Kürtler seçim dönemlerinde tartışılıyor.
Başak Demirtaş’ın adaylığı konusunda, “Demirtaş aday olsaydı İmamoğlu kaybederdi. Beştaş aday oldu İmamoğlu’na kazanma fırsatı verildi” yorumu sorulan Beştaş, şunları söyledi:
“Selahattin Demirtaş da Başak Demirtaş da partimizle mutabakat halinde aday olmayacağını belirtti. Aday olabileceğini açıkladığında kamuoyundaki tartışmaları hatırlayalım. Korkunç linçler ve saldırılar meydana geldi. Siyasi ticaret gibi görenler öne geçti. Biz hiçbir yoldaşımızı bu şekilde ezdirmeyiz. Bu tartışmalar kabul edilemez. Biz bu işi onurlu bir iş olarak görüyoruz. Kürdün de Alevinin de Çerkezin de özgür olduğu bir Türkiye hayal ediyoruz. Partimizin bilgisi dahilindeydi ve ortaklaşıldı. Eğer kazandırmak isteseydik aday çıkarmazdık. Kazandırma ve kaybettirme siyaseti yürütmüyoruz. Kazanmak üzerine yürüyoruz. Nasıl olsa oy oranları belli diyenler için bizim için kazanmak o belediye koltuğuna oturmak değil, bizim için kazanmak Türkiye’ye hakikati anlatmak. Bunu Türkiye yurttaşlarının duymaya ihtiyacı var.
Bu soruya en net yanıtı şöyle verebilirim. Sevgili Başak’la benim kıyaslanmam kötü bir şey. Gönül rahatlığıyla şunu söyleyebilirim, İstanbul seçmeni o pusulada Başak Demirtaş’ı görse de Meral Danış Beştaş’ı da görse mühürü basacak. Çünkü bizim seçmenimiz aynı. Bizim aramızda ayırım yok. Bu tartışmaları yürütenlere bunu söylemek istiyorum.”
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
CHP’nin adayı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Kürt seçmenle ilgili söylemleri sorulduğunda Beştaş, şunları söyledi:
“Bir kere kimsenin aracısı değiliz. Kendi seçmenlerimizle, hedef kitlelerimizle de, bize oy vermemiş milyonlara da hitap etmek istiyoruz. İzmir, Adana, Bursa’da bütün büyükşehirlerde adaylarımız var. ‘Kürt seçmenle aramıza kimse giremez’ meselesi değil sorun. O zaman biz de Türk seçmenle aramıza kimse giremez mi demeliyiz. Zaten arada kimse olmamalı. Hepimiz seçmene doğrudan temas etmeliyiz. Kürt seçmenlerinin bence, zamanında insan haklarına çalışmış birisi olarak söyleyeyim; bir kere Kürt seçmen diye ayırmak bile ayrımcılık. İnsanlık politik tercihleriyle tartışmalı. Doğru, Kürtler ayrımcılığa uğruyor, talepleri ve dertleri var. Biz Meclis’te üç cümle Kürtçe konuşamıyoruz. Kürtler ne istiyor? Bunu tartışmak lazım. Tersine seçim döneminde ‘Kürt seçmen nasıl oy verecek’ bunu tartışıyoruz. Bir kere Kürt seçmen demek bile bir ayrımcılık.”
Habertürk’ün Beştaş’tan hemen sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu konuk alması da dikkat çekti.