Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 19 ünlüye şafak operasyonu düzenlendi. Gözaltına alınan isimler arasında bir ay önce doğum yapan Meriç Aral da yer aldı.
Bir şafak operasyonu ile 19 ünlü uyuşturucu madde kullanmayı özendirmek suçlamasıyla gözaltına alındı. Gözaltına alınan isimler arasında bir ay önce doğum yapan Meriç Aral da yer aldı. Gözaltında tutulduğu saatlerde Aral’ın bebeğini besleyebilmek için süt pompası talep ettiği belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu’nun yürüttüğü soruşturma kapsamında, haklarında uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmayı özendirmek iddiası ile işlem başlatılan ve kamuoyunca tanınan isimlere yönelik operasyon düzenlendi.
Gerçekleştirilen operasyonda 19 ünlü gözaltına alındı. 19 ünlü isimden birinin de Meriç Aral olduğu öğrenildi. Meslektaşı Serkan Keskin ile evli olan ünlü oyuncu Meriç Aral, 4 Eylül 2025’te doğum yapmış, oğlu Güneş’i kucağına almıştı.
Lohusa bir anne olan Meriç Aral, şu anda İstanbul İl Jandarma Komutanlığı’na götürüldü ve ifadesi alındı. Meriç, bu sırada bebeğini besleyebilmek için süt pompası talep etti.
Gazeteci Birsen Altuntaş, ünlü oyuncunun ihtiyacının giderildiğini belirtti.
Sera Kadıgil, ünlülere yönelik sabah baskınlarını eleştirdi; Meriç Aral’ın yeni doğum yapmış olmasına dikkat çekerek, “Jandarma Komutanlığına süt pompası taşıyorlar şu an” dedi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, ünlülere yönelik sabah operasyonlarını sert sözlerle eleştirdi. Kadıgil, sosyal medya paylaşımında oyuncu Meriç Aral’ın yaklaşık bir ay önce doğum yaptığını hatırlatarak, “Yeni doğum yapmış, süt veren bir kadının evine eli kanlı katilmiş gibi ‘şafak baskını’ yapıp, 30 günlük bebeğinin koynundan alıp götürmek ne demek?” diye sordu.
Kadıgil, gözaltına alınanların götürüldüğü İstanbul Jandarma Komutanlığı’na “süt pompası” taşındığını öne sürerken, “Uyuşturucuyla mücadele” iddiasıyla yürütülen operasyonların asıl hedeflerinin sınır kontrolleri, mafya bağlantıları ve sokaklardaki tedarik zincirleri olması gerektiğini savundu.
Kadıgil, şu ifadeleri kullandı:
Sokak ortasındaki siyasi bağlantılı mafya infazlarını, yoksulluğu, yolsuzluğu konuşmayın, haydi ünlüleri konuşun baskınlarında sabahın köründe evinden aldıkları oyunculardan Meriç Aral henüz 1 ay evvel doğum yaptı.
Yeni doğum yapmış, süt veren bir kadının evine eli kanlı katilmiş gibi “şafak baskını” yapıp, 30 günlük bebeğinin koynundan alıp götürmek ne demek?
Alıkonulduğu İstanbul Jandarma Komutanlığına süt pompası taşıyorlar şu an!
Uyuşturucuyla mücadele edesiniz varsa bi zahmet sair tosunun gemiciklerinden, delik deşik ettiğiniz sınırlardan, kontrollü mafyalarınızdan, ilkokul önlerine kadar çöken şerefsizlerden başlayacaksınız, lohusa kadınlardan değil!
İyice şirazeden çıktınız siz artık, bu nasıl aymazlık, bir tane aklı başında insan kalmadı mı ya aranızda!?”
Yaşananlara tepki gösteren gazeteci Onur Öncü, “Meriç Aral yeni doğum yapmış. Savcılık, Aral ve diğer isimlerin gözaltına alınmadığını, kan örnekleri ve ifade için evlerinden alındığını ifade ediyor. Uygulanan gözaltı işlemi. Yeni doğum yapmış bir insanın evini sabahın köründe basıyorsanız, bu gözaltıdır.” dedi.
Gazeteci Göksu Başaran da tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
“Meriç Aral derhal serbest bırakılmalıdır.
Yeni doğum yapmış, lohusa bir kadını sabahın köründe evinden alıp götürmek ne hukukla ne vicdanla açıklanabilir.
Bu bir ifade işlemi değil, bu bir gözdağı operasyonudur.
Bir ülkenin adalet sistemi, anneleri ağlatacak kadar zalimleşmişse, orada artık ne adalet kalır ne insanlık.
Bebeğini emzirmesi gereken bir anneyi saatlerce sorgu odasında bekletmek, hem fiziksel hem de psikolojik işkencedir.
Kadınların bedenine, anneliğine, onuruna böyle saldırarak topluma mesaj vermeye çalışan bir sistem, kendi çürümüşlüğünü gizlemeye çalışıyordur.
Meriç Aral yalnız değildir — onunla birlikte kadın onuru, annelik ve insanlık ayaklar altına alınmıştır.
Ve biz susmayacağız: Meriç Aral derhal, koşulsuz olarak serbest bırakılmalıdır!”
Avukat İrem Çiçek’in değerlendirmesi ise şöyle:
“Yeni doğum yapmış eğitimli ve göz önünde bir kadının uyuşturucu ile ne işi olur!?
Sorunun cevabını merak ediyoruz ancak bir süre bilemeyeceğiz neden çünkü dosyada kısıtlama kararı var. Suçlama TCK 191 ise kısıtlama kararı hukuka uygun olur mu olmaz ancak yeni dönem hukuku bu ve sonuç anneden gelen bebek sütü! Bir benzerini Yenidoğan Çetesi Mağdur ailelerinin avukatlığını üstlendiğim sırada ben de yaşadım. Üstelik günün sonunda beraat edeceğim bir dava sebebiyle! Hepimize bu hukuksuz dönemi atlatmak için bol bol sabır diliyorum.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
