Yargıtay, “örgüt propagandası” yaptığı iddiasıyla hapis cezası verilen gazeteci Zehra Doğan hakkındaki kararı bozdu, 'delilleri değerlendirirken yanılgıya düştüğünü' belirtti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, “örgüt propagandası” yaptığı iddiasıyla iki yılı aşkın bir süre cezaevinde tutulan gazeteci ve ressam Zehra Doğan hakkında verilen hapis cezası kararını bozdu. Yüksek mahkeme, yerel mahkemenin delilleri değerlendirirken yanılgıya düştüğünü; beraat yerine, hapis cezası verilmesi gerektiğini belirtti.
Birgün’ün aktardığına göre; Zehra Doğan, Mardin’in Nusaybin ilçesindeki sokağa çıkma yasakları sırasında yaptığı haberler ve sosyal medya aracılığıyla paylaştığı resimler nedeniyle “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla 2017 yılında 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası aldı.
Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2 Mart 2017’de verdiği cezaya itiraz edildi. Ancak Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 3. Ceza Dairesi, 9 Mayıs 2017 tarihinde alt derece mahkemenin verdiği hükümde “isabetsizlik” görmeyerek itirazın reddine karar verdi. Bunun üzerine dosya, Yargıtay’a gitti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, başvuruyu 19 Ekim 2023’te karara bağladı. Yargıtay, Gaziantep BAM 3. Ceza Dairesi’nin verdiği kararı “hukuka aykırı olduğu” gerekçesiyle bozdu. Oybirliğiyle alınan kararın gerekçesinde yerel mahkemenin delilleri değerlendirirken yanılgıya düştüğüne dikkat çekildi.
Beraat kararı gerekçesinde şu ifadelere yer verildi:
“Terör örgütü propagandası yapma suçunun oluşması için; terör örgütü ile ilgili bir öğretinin, düşüncenin veya inancın başkalarına tanıtılması, benimsetilmesi ya da yayılması amacıyla yapılmasının yanında terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek, bu yöntemleri övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde yapılması gerekmektedir. (…) Somut olay incelendiğinde; ilk derece mahkemesince sanığın mahkumiyetine esas alınan paylaşım içeriklerinin terör örgütünün, cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek nitelikte olmadığı anlaşılmakla; sanığın atılı suçtan beraatı yerine delillerin değerlendirilmesinde düşülen yanılgı neticesinde mahkumiyetine hükmedilmesi nedeniyle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur.”