Görüntü: correctiv.org
Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın (TİHV) 2024 raporuna göre, işkenceye maruz kaldığı gerekçesiyle başvuranlar arasında 5 yaşında bir çocuk da bulunuyor. Vakıf, işkencenin en çok emniyet müdürlüklerinde, gözaltı araçlarında ve adliyelerde uygulandığını belirtiyor.
Raporun, Fahrettin Altun’un İletişim Başkanlığı görevinden alınarak Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurum (TİHEK) Başkanlığı’na atandığı güne denk gelmesi dikkati çekti. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, ayrımcılığın önlenmesi ile bu ilkeler doğrultusunda faaliyet göstermek, işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek amacıyla 2016 yılında kurulmuştu.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın 2024 yılına ilişkin Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezleri Raporu, Türkiye’de işkence ve kötü muamele iddialarının boyutlarını gözler önüne serdi. Vakfın yayımladığı verilere göre, geçen yıl 722 kişi doğrudan ya da dolaylı olarak işkenceye uğradığı gerekçesiyle TİHV’e başvurdu. Başvurular arasında 5 yaşında bir çocuğun da yer alması dikkat çekti.
T24’ün aktardığına göre; TİHV’e yapılan başvuruların 700’ü doğrudan işkence ve kötü muamele mağduru olurken, 22’si işkence görenlerin yakınlarından oluştu. 2024 yılı içerisinde işkenceye uğradığını belirten başvuru sayısı ise 481 olarak kaydedildi. Bu sayı, başvuranların yaklaşık yüzde 69’unun söz konusu uygulamalara aynı yıl içerisinde maruz kaldığını ortaya koydu.
Rapor, işkencenin en çok emniyet müdürlüklerinde, gözaltı araçlarında ve sokaklarda yaşandığını ortaya koydu. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü, işkencenin en fazla bildirildiği kurum olurken; onu Van ve Diyarbakır il emniyet müdürlükleri takip etti. Raporda dikkat çeken bir diğer nokta da İstanbul Çağlayan ve İzmir Adliyesi’nde işkenceye maruz kalındığına dair artan başvurular oldu.
TİHV’e başvuran mağdurların büyük çoğunluğu hem fiziksel hem de psikolojik işkenceye maruz kaldıklarını bildirdi. Fiziksel şiddet yöntemleri arasında kaba dayak, ters kelepçe ve copla vurma en çok bildirilenler arasında yer aldı. Ayrıca çocuk mağdurların maruz kaldıkları işkence biçimlerinin yetişkinlerden farklı olmadığı da raporda özellikle vurgulandı.
Rapora göre başvuranların 465’i cezaevi geçmişine sahipti. Bu sayı, 2023 yılına göre yüzde 12’lik bir artışa işaret ederken, cezaevinde geçirilen sürenin de uzadığı tespit edildi. Hapis süresi uzadıkça hak ihlallerinin arttığına dikkat çekilen raporda, çıplak arama, hakaret, kaba dayak ve cinsel taciz gibi yöntemlerin sıkça kullanıldığı kaydedildi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
TİHV’in değerlendirmelerine göre, işkence ve kötü muamele sadece gözaltı ve tutukluluk süreçleriyle sınırlı kalmıyor, aynı zamanda devletin çeşitli kurumlarında ve kamusal alanlarda da sistematik biçimde devam ediyor. Raporda yer alan bulgular, Türkiye’de işkencenin hem yaygınlaştığını hem de normalleştirildiğini ortaya koyuyor.