Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD, Ege Denizi’nde 4.8 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldiğini duyurdu. Bugün merkez üssü Ege Denizi’nde peş peşe birçok deprem gerçekleşti.
İAFAD, saat 15.55’te Ege Denizi’nde 4.8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini duyurdu. Depremin derinliği ise 5.79 km olarak belirlendi.
Ege Denizi’nde bugün saat 10.22’de 4.7, saat 11.37 ile saat 12.14’te 3.6 büyüklüğünde, saat 14.04’te 4.4 büyüklüğünde ve saat 14.41’de 4.3 büyüklüğünde, 14.53’te ise 4.2 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti.
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür yaptığı açıklamada, “Arkadaşlar Yunanistan’ın Ege Denizindeki Santorini Adasının kuzey doğusunda dünden beri gittikçe sıklaşan depremlerden bahsetmiştim.Bugün de gittikçe artması üzerine Ege kıyılarımızda söz konusu yere yakın vatandaşlarımızın dikkatli olmasını öneriyorum.” uyarısında bulundu.
Yunanistan’ın güneydoğusunda yer alan Kiklad Takımadaları’ndaki Santorini’de gerçekleşen yoğun sismik hareketliliğin ardından yetkililer alarma geçti. Bölgede son 24 saat içinde yaşanan depremlerin ardından yetkililer, olağanüstü bir toplantıda bir araya gelerek ihtiyati tedbirler almaya karar verdi.
Alınan önlemler arasında, okulların Pazartesi günü tatil edilmesi, kapalı alanlarda büyük toplantılardan kaçınılması ve Amudi ve Paleo Limena (Eski Liman) bölgelerinde bulunulmaması yer alıyor.
Buna ek olarak, yetkililer, Ada sakinlerini ve ziyaretçileri uyanık kalmaya ve riski azaltmak için yerel makamların talimatlarına uymaya çağırıyor.
Yunan Sismolog Gerasimos Papadopoulos, “depremlerin sayısındaki artış, büyüklüklerindeki artış ve merkez üslerinin kuzeydoğuya kayması nedeniyle sismik risk seviyesinin 48 saat öncesine göre yükseldiğini” belirtti.
Selanik Aristoteles Üniversitesi’nden Sismolog ve Santorini Yanardağı Araştırma ve İzleme Enstitüsü Başkanı Kostas Papazachos, “Bu dönemde, tıpkı 2011-12’dekine benzer bir volkanik patlama yaşanmaktadır” açıklaması yaptı.
Yunan basını ise bölgede yaşanabilecek olası bir büyük depremden sonraki en büyük tehlikenin “tsunami” olduğunu belirterek, “Ne yazık ki, bölgedeki denizaltı faylarının yakınlığı, Ulusal Tsunami Uyarı Merkezi’nden gelen uyarıların ulaşması için yeterli zaman tanımıyor” diye yazdı.
Kathimerini gazetesine göre, hükümet “Talos II” adlı sivil koruma planını devreye sokuyor ve üç senaryoyu değerlendiriyor:
Birincisi, 2011-12’de olduğu gibi volkanik patlamanın gelişmemesi. İkincisi, 1925-26’da olduğu gibi küçük patlamalar olabilir. Üçüncüsü ise, MS 726’da meydana gelen patlama gibi daha büyük bir patlama olabilir.
Santorini Adası’nda 2012 yılında sismik hareketlilik artış göstermişti. Bu hareketlilik 14 ay boyunca devam etmiş, ancak herhangi bir volkanik patlama gerçekleşmemişti.
Volkanik bir ada olan Santorini’de bilinen en büyük patlama M.Ö. 1600 yıllarında gerçekleşti. Bu patlamanın ardından adanın 73 kilometrekarelik bir bölümü sular altında kaldı.
Bugün, Santorini’den teknelerle ulaşılabilen ve patlama sonucu adadan ayrışarak oluşan Santorini Kalderası, turistlerin ilgi gösterdiği duraklardan biri.
Santorini ve Amorgos adaları arasındaki alanda, her biri 20 kilometreden uzun olan ve 6,5 ila 7,3 büyüklüğünde depremler üretebilen toplam beş büyük fayın bulunduğu biliniyor.
9 Temmuz 1956 yılında Amorgos adası civarında 7,4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Ege Denizi’ndeki birçok adayı harabe haline getiren depremde oluşan tsunami karada 25 m yüksekliğe ulaştı. Deprem, bütün Ege ve Akdeniz’in bir kısmında hissedildi.
Bu depremin, Yunanistan’da 20. yüzyılda meydana gelen en büyük deprem olduğu biliniyor. Bu depremi 13 dakika sonra Santorini yakınlarında 7,2 büyüklüğünde bir deprem takip etti. Deprem sarsıntısı ve tsunami sonucu yaklaşık 53 kişi hayatını kaybetti, 100 kişi de yaralandı.
Bugün merkez üssü Ege Denizi’nde peş peşe birçok deprem gerçekleşti. Gözler Santorini Yanardağı’na çevrildi. Peki, Santorini Yanardağı aktif mi?
Ege Denizi’nde bulunan Santorini Yanardağı, tarih boyunca büyük patlamalar yaşamış ve bölgeyi derinden etkilemiş aktif bir volkanik komplekstir. Özellikle MÖ 1600 yılında gerçekleşen Minos Patlaması, Akdeniz tarihindeki en büyük volkanik felaketlerden biri olarak kabul edilir. Bu patlama, Girit’teki Minos uygarlığının çöküşüne neden olmuş ve tsunami dalgaları Akdeniz kıyılarını vurmuştur.
Bilim insanları, Santorini ve çevresindeki volkanik hareketliliği yakından izlemeye devam ediyor. Son yıllarda sismik hareketlilikte artış gözlemlendiği rapor ediliyor. Yunanistan İklim Krizi ve Sivil Koruma Bakanlığı, yanardağdaki sismik dalgalanmalar üzerine toplantılar düzenleyerek olası riskleri değerlendiriyor. Ancak şu an için büyük bir patlama riski olmadığı belirtiliyor.
Santorini’nin 8 kilometre kuzeydoğusunda yer alan Kolumbo Denizaltı Yanardağı, bölgedeki en aktif volkanik noktalardan biri. En son 1650 yılında patlayan bu volkan, 70 kişinin ölümüne yol açmıştı. Son araştırmalar, Kolumbo’nun magma biriktirmeye başladığını ve gelecekte potansiyel bir patlama riski taşıdığını ortaya koyuyor.
Santorini ve çevresindeki volkanlar aktif olup, düzenli olarak izlenmektedir. Şu an için ani bir patlama beklenmese de, uzmanlar bölgedeki volkanik hareketleri titizlikle takip ediyor.
Santorini’nin büyüleyici manzaraları ve eşsiz doğası, geçmişte yaşanan felaketlere rağmen onu popüler bir turistik destinasyon haline getirmiştir. Ancak tarih gösteriyor ki, Ege Denizi’nde volkanlar her zaman büyük bir risk faktörü olarak varlığını sürdürüyor.