DEM İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan, avukat Özgür Erol’la birlikte 18 Mayıs Pazar günü İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan’la yaptıkları görüşmeye ilişkin açıklamalarda bulundu.
Öcalan’la her zamankinden daha uzun süre görüşen Buldan ile Özgür Erol’un infaz düzenlemesi, sürecin yol haritası başta olmak üzere PKK’nın silah bırakma ve fesih kararıyla ilgili Ankara’daki son gelişmeleri değerlendirdiler.
Pervin Buldan, görüşmeyle ilgili Serbestiyet’ten Hilal Köylü’ye konuşurken “Sayın Öcalan’la görüşme oldukça iyi geçti. Sürecin gidişatından memnun. Bir problem yok. Ancak bunları söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.
Buldan, MHP lideri Bahçeli’nin sürecin yol haritasının netleşmesi ve tüm siyasi partilerin bu sürece dahil edilmesi için yazılı açıklamayla duyurduğu “Yeni Yüzyılın Terörsüz Türkiye Stratejisi; Milli Birlik ve Dayanışma Komisyonu” teklifiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu.
Bahçeli, mecliste temsil edilen 16 siyasi parti temsilcilerinin bulunacağı komisyonun 100 üyeden oluşmasını istemişti.
Buldan, “Sayın Bahçeli olması gerekeni söyledi. Komisyon, bu meselenin parlamentoda çözümünün ilk adımı olur. Çünkü bu mesele parlamentoda ete, kemiğe bürünmeli. Komisyon ancak böyle işlevsel olur. Bu yasama yılı bitmeden de kurulmalı” diye konuştu.
Buldan için MHP lideri Bahçeli’nin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nda toplumun tüm kesimlerine yaptığı “sorumlu dil kullanma” çağrısı “çok kıymetli” ve Türkiye’de “Türk-Kürt kardeşliğinin sağlanması” açısından büyük önem taşıyor:
“Biz de Sayın Bahçeli gibi düşünüyoruz. Herkesin kendi diline dikkat etmesi gerekiyor. Renciden eden, küçümseyen her ifadeden kaçınılmalı. Bu anlamdaki sözcükler kullanılmamalı. Yeni bir atmosfer, yeni bir süreç var artık.”
Bahçeli; PKK’nın silah bırakma ve fesih kararını duyurmasıyla birlikte “hassas, kırılgan ve sabır gerektiren bir aşamaya geçildiği”ni söylemiş; şu uyarılarda bulunmuştu: “Provokasyon ortamının tahrik ve tahkimine, sudan sebeplerden dolayı yeşerecek alınganlıklara ve yanlış anlamalara fırsat verilmemelidir. Herkesin sorumlu bir kullanması, sonu uçuruma açılan polemik dehlizlerine kapılmaktan uzak durulması, siyasi ve ideolojik çıkar hesaplarına itibar edilmemesi, sağduyu ve aklıselim çizgisinden sapılmaması hayati değer ve önemdedir.”