Geçen ay düzenlenen bir operasyonla çökertilen Comanchero çetesinin birbirinden lüks araçlarına el konulduğu ve polis otusu yapıldığı öne sürüldü.
Comanchero çetesine yönelik operasyonda el konulan 21 lüks aracın İstanbul Polisi’ne tahsis edildiği öğrenildi. Beyaz renkle kaplanan ve üzerlerine ‘Polis’ yazılan otomobilleri kimin kullanacağı bilinmiyor.
Avustralya doğumlu Hakan Ayık’ın yönettiği Comanchero motosiklet çetesi, geçen ay düzenlenen bir operasyonla çökertilmiş, birbirinden lüks araçlarına da el konmuştu. Çetenin Ferrari 488 GTB, Bentley Continental GT, Land Rover Range Rover L460, Porsche Taycan Turbo ve son model Mercedes, BMW, Audi markalarının da arasında olduğu 21 lüks aracı artık polis otosu oldu.
Piyasa değeri 100 milyon TL’den fazla olan araçlar, İçişleri Bakanlığı’nın girişimi ve alınan adli bir kararla İstanbul Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nün envanterine kaydedildi. Pendik’teki bir depoya konulan otomobiller beyaz renkle kaplandı. Üzerlerine polis etiketleri yapıştırıldı. Siren ve tepe lambaları monte edildi. Araçların önümüzdeki günlerde İstanbul sokaklarında göreve çıkarılacağı öne sürüldü.
Bu araçların Emniyet mensuplarının görevlerini yerine getirmesine ne ölçüde elverişli olduğunu soran vergi uzmanı Ozan Bingöl, “Emniyette kullanılacak araçlar için bir standart yok mudur?” dedi.
Öte yandan kara para aklama suçundan tutuklu olan Dilan Polat ve Engin Polat’ın sahip olduğu araçlar, Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü emrine verildi. Tutuklu zanlılara ait araçların resmi makamlar tarafından polis aracı olarak kullanılması eleştirildi.
Bingöl, eleştirilerini şöyle sıraladı:
“Bu araçların yüksek yakıt, sigorta, kasko, tamir ve bakım maliyetleri dikkate alınmış mıdır? Bu araçlar satılıp yerine belli standartta araç alınması durumunda kaç tane araç alınabileceği hesaplanmış mıdır? Tekrar söylüyorum eğer haber doğruysa, bu işlemi yapan bürokratik zihniyetin kahvesine altın tozu döken, kafasına toka yerine dolar takanlardan farkı kalmış mıdır? Yoksa, bu araçlar süper lüks makam araçlarına yetişmekte zorlanan standart emniyet araçlarının yerine ikame edilmek için mi hazırlanmıştır? Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan….”
Öte yandan gazeteci Bahar Feyzan’da yaşanan gelişmeyi skandal olarak nitelendirdi. Feyzan, “Bir dava; konu ne olursa olsun sonuçlanmadan, bu araçlar nasıl polis arabası olabilir? Devlet; yargıyı beklemeden (daha iddianame ortada yok) bunu yapamaz! Burası kabile devleti mi? Buna resmen çökmek denmez mi? Bu nasıl normal olur? Yargı beklenmezse mala çökme normelleşir!”