Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş ilk günden beri bu cinayetin karanlıkta kalmaması için güçlü bir adalet mücadelesi yürüttü.
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetinde dosyaları ayrılan iki sanığın yargılandığı davada tansiyon yükseldi. Tanık Doğukan Çep’in tehdit dolu ifadeleri duruşmaya damga vururken, Ayşe Ateş “kravatlı azmettiricilere” dikkat çekti. Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş’ın can güvenliğinin sağlanması çağrısında bulunan Ateş, “Biz bu davayı gündemde tutmasak, Doğukan Çep’i çoktan öldürürlerdi” dedi. Aile, davaların birleştirilmesini ve sanıkların tutuklanmasını talep etti.
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Doç. Dr. Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin davadan dosyaları ayrılan avukat Serdar Öktem ve eski cinayet büro amiri Mustafa Ensar Aykal’ın yargılandığı davada ikinci duruşma, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada, suikastın azmettiricisi olarak müebbet hapse mahkûm edilen Doğukan Çep, tanık olarak SEGBİS üzerinden ifade verdi.
Karar’ın aktardığınaa göre; cezaevinden mahkemeye dilekçe göndererek ifade vermek isteyen Doğukan Çep, Serdar Öktem’in olayla ilgisi olmadığını öne sürerken, bir başka isim olan Çağrı Ünel’e yönelik tehditkâr ifadelerde bulundu. Çep’in sinkaflı sözleri üzerine SEGBİS bağlantısı sonlandırıldı.
Duruşmada söz alan Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, olayın siyasi bir cinayet olduğunu vurgularken, Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş’ın can güvenliğinin sağlanması çağrısında bulundu. Ateş, “Biz bu davayı gündemde tutmasak, Doğukan Çep’i çoktan öldürürlerdi,” diyerek dikkat çekici bir açıklamada bulundu.
Sinan Ateş’in kardeşi Selma Ateş ise duruşmada yaptığı konuşmada, cinayetin arkasında MHP ve Ülkü Ocakları’nın olduğunu iddia etti. Ateş, isim vererek bazı siyasi aktörleri sorumlu tuttu ve başlarına bir şey gelmesi halinde sorumluların kimler olacağına dair net ifadelerde bulundu.
Ateş ailesinin avukatları, yargılamanın parçalı ilerlemesinin suikastı unutturmaya yönelik olduğunu belirterek, davaların birleştirilmesini ve tutuksuz yargılanan Öktem ile Aykal’ın adli kontrol şartlarını ihlal ettikleri gerekçesiyle tutuklanmalarını talep etti. Savcılık ise bu talepleri reddederek adli kontrol şartlarının devamını istedi.
Mahkeme heyeti, Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen bir başka davayla birleştirme talebini reddetti. Sanıklar Öktem ve Aykal’ın adli kontrol hükümlerinin devamına, cep telefonu şifreleri için ABD’den beklenen adli yardıma ilişkin yazının yanıtının beklenmesine karar verildi. Dava 8 Ocak 2026’da devam edecek.