Av. Dr. Atamer: Yargıtay bile dosyaları okumadan karar veriyor

Avukat Dr. İlker Atamer, Yargıtay'da 'dava dosyalarının okunmadan karar verildiğinin' belgesini paylaştı. Dosyaları okumadan karar vermenin Türkiye'de çok yaygın olduğuna ve yanlış hüküm kurbanı pek çok kişinin bulunduğuna dikkat çeken Atamer, "Hakimin zarara uğrattığı vatandaş ne yapacak peki?" diye sordu.  

  • ü
  • 03 Haziran 2024
  • ü
  • Gündem

Yargıtay’da bile dava dosyalarının okunmadan karar verildiğinin belgesini paylaşan Avukat Dr. İlker Atamer, bu durumun çok yaygın olduğunu belirtti.

“Hatta BAM, Yargıtay ve Anayasa Mahkemesinde dahi bazı dosyalar okunmadan karara bağlanıyor ve bu kararlar görüldüğü gibi can yakıyor. Davası okunmadan karara bağlanan ve yanlış hüküm kurbanı olan çok kişi var ve bunların bazısının maddi ve manevi zararı benden fazla” diyen Atamer, “Hakimin zarara uğrattığı vatandaş ne yapacak peki?” diye sordu.

Hakimlerin verdikleri yanlış kararlarların bedelini ödemediğine dikkat çeken Atamer, “Hakimlere yetki verip sorumluluk vermez ve kalın bir dokunulmazlık zırhı ile çevrelerseniz hakimler dosyayı okumadan karar vermekten de, yanlış karar vermekten de hiç çekinmez. Zaten dosyayı okumadığı veya bariz yanlış karar verdiği için bunun bedelini ödemiş tek bir hakim var mı? Hakimi HSK’ya şikayet ediyoruz sonuç alamıyoruz, Yargıtay’da tazminat davası açıyoruz sonuç bu oluyor” dedi.

‘YARGITAY’IN NE DURUMDA OLDUĞUNU GÖRÜN’ 

Sosyal medya hesabı X’ten yaptığı paylaşımla yanlış kararın belgesini paylaşan Atamer,  “Aşağıda alıntıladığım davada verilen gerekçeli kararı geçen hafta tebliğ aldım ve dosyanın okunmadan kararın yazıldığını hemen fark ettim. Bu paylaşımı ve ekteki garip Yargıtay kararını lütfen okuyun ve Yargıtay’ın ne durumda olduğunu görün” ifadelerini kullandı.

Atamer’in yanlış hukuk kararlarıyla ilgili paylaşımı şöyle: “Dava dilekçemizde Asliye Hukuk hakimi olan şahsın tutuklama şartları oluşmadan tutuklama kararı verdiğini beyan edip tutuklama kararı içeren duruşma zaptını ve tutuklama müzekkeresini delil olarak dosyaya koyduk.

Davaya cevap veren devletin avukatı “verilen tutuklama kararı doğrudur, yerindedir” anlamında cevap verdi.

Davanın ihbar edildiği tutuklama kararını veren asliye hukuk hakimi de beyan dilekçesinde tutuklama kararı verdiğini ve bu kararın doğru olduğunu ama tutuklama gerçekleşmeden kararı kaldırdığını savundu.

Davanın tüm tarafları ve tutuklama kararı veren hakim tutuklama kararın verildiğini kabul ediyor ki zaten duruşma zaptında tutuklama kararı yer alıyor ve tutuklama müzakkeresi de dosyada.

PEKİ YARGITAY’IN 5. HD’NİN GEREKÇELİ KARARINDA NE YAZIYOR?

Gerekçenin son paragrafında ve hüküm kısmında hakkımda tutuklama kararı değil disiplin hapsi verildiği yazıyor! Tarafların dilekçelerini hadi okumadınız diyelim, ilgili duruşma zaptına da bakmadınız? Dosyaya delil olarak sunulmuş koskoca tutuklama müzakkeresi var, onu da mı görmediniz?

Davacı: “Yasal şartları oluşmadan hakkımda tutuklama kararı verildi” diyor, tutuklama kararını verildiği duruşma zaptını ve tutuklama müzekkeresini delil olarak sunuyor,

Davalı Devlet: “Hakimin tutuklama verme yetkisi vardı ve yerinde kullanılmıştır” diyor,

Tutuklama Kararını Veren Hakim: “Tutuklama verdim ama dayanağı vardı” diyor.

Yargıtay: Tutuklama kararı değil “disiplin hapsi verildi” diyor.

Daha garibi şu : Gerekçenin 4. paragrafında ise 5. paragrafla ve hükümle çelişecek şekilde tutuklandığım ve itiraz üzerine tahliye edildiğim yazıyor! Benim öyle bir iddiam yok ve hakim de “tutuklama kararı infaz edilmeden kararı kaldırdım” demiş. Dosyada tutuklamaya itiraz veya tahliye kararı da yok haliyle. Ama yüce zannedilen Yargıtay’ın liyakatli hakimleri öyle diyor!Tutuklanmışım ve sonra itiraz üzerine tahliye edilmişim! “Sağır duymaz uydurur” lafının “dosya okumayan uydurur” diye yeni bir versiyonu çıkar herhalde.

Gerekçeli kararın 4. paragrafında tutuklama var deyip ardından 5. paragrafta “tutuklama değil, disiplin hapsi verildi” diye hüküm kurmak nasıl bir akıl ve mantığın ürünüdür?

Verdikleri bu kararın sonucunda bir de aleyhime 32.000 TL avukatlık ücreti ve 1.500 TL para cezası verdiler. Faiz, masraf, icra vekalet de eklenince 50.000 TL civarı bir ödeme demek bu. 50.000 TL tazminat isterken devlete 50.000 TL borçlu çıktım. Neden? Dava dosyası doğru düzgün okunmadan böyle saçma sapan bir hüküm kurulduğu için!

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com