Prof. Dr. Ahmet Kuru: Malezya’dan Türkiye’ye kaçırılmak istendim

Akademisyen Prof. Dr. Ahmet Kuru, Malezya'da Türk büyükelçisinin talimatıyla kaçırılmaya çalışıldığını belirterek, bazı devlet yetkilerinin kendisine desteği ve polisin tereddütü sayesinde kaçırılmasının engellendiğini kaydetti.

  • ü
  • 11 Ocak 2024
  • ü
  • Gündem

Türk asıllı Amerikalı siyaset bilimci Ahmet T. Kuru, “terörist” olduğu suçlamasıyla dün Kuala Lumpur Havalimanı’nda tutuklanma tehlikesi yaşadığını açıkladı. Kuru, kendisinin polis tarafından takip edilmesini ve kaçırılma girişiminden Türkiye’nin Malezya büyükelçisini sorumlu tuttu.

Kuru, Facebook’ta Malezya’da yaşadıklarını ayrıntılı bir şekilde anlattı. Kendisine en büyük kötülüğün Türk büyükelçisi tarafından yapıldığını ifade eden Kuru, “Büyükelçi, ISTAC ve ardından IAIS’teki görüşmelerimin iptal edildiğini söyledi. Endonezya, Bosna, Fas, Almanya, Hollanda, Norveç vb. ziyaretlerimde daha önce hiç olmamıştı. Türk büyükelçileri soru sormak için görüşmelerime geliyorlardı” dedi.

Nottingham Üniversitesi’ndeki öğle yemeğine iki polis geldiğini ifade eden Kuru, polislerin daha sonra geldiklerinde oteli ve pasaportu hakkında sorular yönelttiğini söyledi. Polislerin daha sonra kendisini takip ettiğini kaydeden Kuru, Malezya Başbakanına yakın isimlere ulaştığını  ‘Tamam güvendesiniz’ garantisi aldığını anlattı. 10 Ocak’ta ise Kuala Lumpur havalimanında gümrükten sorunsuz geçtiğini kaydeden Kuru, “Binişi beklerken uzun boylu polisler yanıma oturdu ve ‘Türkiye’nin Malezya büyükelçisi bize sizin terörist olduğunuzu’ söylüyor” dediğini aktardı.

Kuru, sorgulamasında şunları söylediğini anlattı:

“On yıldan fazladır ABD vatandaşı olduğumu ve 25 yıldır ABD’de yaşadığımı söyledim. Sadece yazları Türkiye’ye ailemi görmek için gittim. AKP’yi demokrasi yandaşı bir parti olarak Gülen hareketini eğitimin destekçisi olarak on yıldan fazla bir süre önce olumlu yazmıştım. Sonradan AKP’yi de eleştirdim Gülenistleri de çok eleştirdim. Yani, bir Gülenist olarak bana yapılan suçlama çok saçma.

Türkiye’de aleyhime hiçbir hukuki dava yok. Avrupa ülkelerinde Türk büyükelçilerinin görüşmeme gelip sorular sorduğunu da ekledim, nasıl oluyor da Malezya’da yerel polislere bu kadar düşmanca davranıyor? Türkiye büyükelçisi neden mahkeme belgesi olmadan Malay polisine bir şeyler dikte edebileceğini düşünüyor?

‘PASAPORTUMU ALMAYA ÇALIŞTILAR’

Polisler üstleriyle telefonda konuşuyor ve emir bekliyorlardı. Aralarında bir anlaşmazlık vardı. 10 dakika ya da daha fazla konuşmama rağmen, arkadaşı sorgulayan polisler kaba bir şekilde ‘Fazla, çok söyle’ demeye devam ettiler. Sonra pasaportumu görmek istedi. Getirip gösterdiğimde, ele geçirmeye çalıştı. Bağırmaya başladım. ‘Orijinal programım Başbakan Enwar İbrahim ile bir görüşmem vardı’ dediğimi hatırlıyorum. Beni başbakanla görüşmeye davet ettin ve şimdi de beni tutuklamaya mı çalışıyorsun? Malezya ne kadar alçalabilir?”

Polisin kendisini sürekli takip ettiğini anlatan Kuru, şöyle devam etti:

“Bazı Malezya devlet yetkilileri tarafından desteklenmeseydi ve o polisler tereddüt etmeseydi beni tutuklayıp zorla Türkiye’ye gönderirlerdi. Lahor’da çok üst düzey irtibatlarım Türk hükümeti peşimden gelirse beni koruyamayacaklarını söyleyerek hemen gitmemi istediler. ABD elçiliğini aradım ve e-posta gönderdim ama cevap bile vermediler. Bir arkadaşımın beni Lahor’dan Sialkot’a nasıl götürdüğünü ve Dubai’ye nasıl uçakla gittiğimi asla unutmayacağım.

Elhamdülillah sağ salim eve döndüm. Malezya’daki programlarımı bitirebildiğim için mutluyum ve ThinkFest ve Pakistan’daki diğer etkinliklerde konuşmalarıma başlayamadığım için çok üzgünüm. Bana yardımcı olan ve misafir perverlik gösteren tüm dostlarıma teşekkür ederim. O yardım olmasaydı şimdi Türk hapishanesinde olabilirdim.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com