2017 yılından beri tutuklu olan ve tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden dün tahliye edilen Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Av. Selçuk Kozağaçlı’nın yeniden gözaltına alındığı bildirildi. Kozağaçlı’nın tahliyesine yapılan itiraz üzerine bu kararın verildiği öğrenildi.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Onursal Başkanı Selçuk Kozağaçlı tahliye edilmesinin üzerinden 24 saat geçmeden gözaltına alındı.
Kozağaçlı dün, 8 yıl boyunca tutuklu buluduğu Silivri’deki Marmara Kapalı Cezaevin’den tahliye olmuştu.
Kozağaçlı’nın tahliyesi ÇHD’nin sosyal medya hesabından, “Onursal başkanımız Av. Selçuk Kozağaçlı tahliye olmuştur” notu ile duyurulmuştu.
İnfazını tamamladığı için serbest bırakılan Kozağaçlı’nın tahliyesine savcılık itiraz etti. Savcılık itirazını kabul eden hakimlik, Kozağaçlı hakkında yakalama kararı verdi.
ÇHD Onursal Başkanı Selçuk Kozağaçlı, tahliye edilmesinin üzerinden 24 saat geçmeden gözaltına alınmış oldu.
Tutuklu bulunduğu 8 yılın ardından dün tahliyesine bugün de yeniden gözaltına alınan Selçuk Kozağaçlı’nın avukatı Oğuzhan Topalkara, gözaltı kararının ardından Halk TV ekranlarına bağlanarak son gelişmeleri açıkladı.
Kozağaçlı’nın denetimli koşullu serbestlik hakkından yararlanarak tahliye edildiğini kaydeden Topalkara,
Selçuk Bey zaten denetimli koşullu serbestlik haklarından yararlanmak üzere, aslında bir buçuk yıl önce, koşullu için de zaten altı ay önce serbest bırakılmalıydı. Gecikmiş bir tahliye söz konusuydu. İnfazı keyfi olarak yakılıyordu.
Dolayısıyla biz dünkü tahliyeyi normal karşıladık. Zaten hakkı infazını, aldığı cezayı tahminen yatmış ve çıkma noktasındaydı. Lakin normal bir şekilde tahliyesini aldık. Az önce arkadaşlarımızdan kendisinin yeniden gözaltına alınması için ceza aldığı dosyadan, zaten hükümlü yattığı infazını tamamladığı dosyadan bir gözaltı kararı olduğu anlaşıldı.” ifadelerini kullandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kendilerine henüz bir yazılı kararın iletilmediğini aktaran avukat Topalkara, “Hükmünü bitirdiği, yattığı dosyadan yeniden yakalama kararı çıkartıldı. Ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bir itiraz ile infazının bu serbest koşullu salıverilme hakkının kaldırıldığı üzerine bize sözlü bilgi verildi.” ifadelerini kullanırken Kozağaçlı’yı yeniden cezaevine gönderme niyetinin bulunduğunu şu sözler ile açıkladı:
“Şu an bir karar elimize verilmedi. Bir sözlü bilgi tebliğ edildi, söylendi. Şu anda yeniden gözaltına alınıyor. Bundan sonrasını takip edeceğiz. Zannederim bir infaz hakimine hükmü okutarak, alelacele okutarak yeniden cezaevine gönderme niyetleri olduğunu düşünüyoruz.
Bu hukuksuz, bu hiçbir kanunda karşılığı olmayan koşulların kaldırılması için. Zira bu karara karşı bizim savcının itiraz hakkı yok. Böyle bir denetim yetkisi yok. Böyle bir yetki yok. Şu an yetkisi çekildi.”
Kozağaçlı hakkında verilen kararı ‘rezil’ olarak nitelendiren Topalkara, sözlerinin sonunda ise bu kararın kaldırılması için ellerinden geleni yapacaklarını açıkladı:
İtirazın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından geldiği anlaşılıyor. En azından kendi basın bildirimleri bu yönde. “Bizim itirazımız var.” diyorlar. “İtiraz sonucu tahliye kararı kaldırıldı.” diyorlar. Bildiğimiz bundan ibaret. Herhangi bir gerekçeye dair bir karar tebliğ edilmediği için bilgimiz yok. Kendisi de daha gelmedi.
O yüzden hani şu sebeple sizi aldık lafı da yok elimizde. Sadece biz aldık, itiraz ettik, tahliyenize itiraz ettik, aldık, götürüyoruz şeklinde. Ve kesinlikle yatmış olduğu hükümden, yani zaten ceza aldığı işten olduğuna dair bir bilgi var elimizde.
Normalde böyle bir durumda en azından bir mahkeme, bir duruşma açılması lazım. Bunu yapacaklar mı yoksa doğrudan bizi kaçırarak mı götürmeye çalışacaklar? Göreceğiz. Adliyede bekliyoruz. Adliyeye getirilmesini bekliyoruz. Selçuk Bey buraya getirilecek. Biz de bir duruşma açılırsa derdimizi anlatmaya çalışacağız. Bu hukuksuz, bu rezil kararın kaldırılması için elimizden geleni yapacağız.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 30 Nisan 2024’te Kozağaçlı hakkında verilen kararı onamıştı. Daire, ÇHD Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve Av. Barkın Timtik’e “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan verilen cezaların temyiz talebini reddetmişti.
Kararda, “bozmaya uyularak yapılan yargılama sürecindeki işlemlerin usule ve yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun biçimde elde edildiği, savunma ve iddiaların eksiksiz şekilde incelendiği” belirtilmiş; eylemlerin doğru nitelendirildiği ve cezaların şahsileştirilerek uygulandığı ifade edilmişti.
Yargıtay, İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2019 tarihli kararına ilişkin ise yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığına hükmetmiş, Kozağaçlı’nın cezasının “CMK’nın 283. maddesi uyarınca kazanılmış hakkı gözetilerek 10 yıl 15 ay hapis cezası olarak infazına” karar verildiğini belirtmişti.
Yargıtay ayrıca, avukatların duruşmalı inceleme taleplerini reddetmiş, gizli tanık beyanlarının karar üzerinde etkili olmadığını kaydetmişti.