Erken seçim beklenenden daha erken olabilir

Ankara'daki siyasi aktörler, AKP'nin oylarının erimeye devam ettiğini gördükçe kendilerini yakın tarihte olacak erken seçim öncesi yeniden konumlandırıyor. Son günlerde hem iktidar hem de muhalefet cephesinde yaşananlar beklenen erken seçimin daha da erken olabileceğini gösteriyor. Çok alametler belirdi...

Ankara’da erken seçimin beklenenden daha yakın olduğunu gösteren gelişmeler yaşanıyor. Devlet Bahçeli’nin Erdoğan’a 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonunu hatırlatması, iki parti arasındaki ortaklığının fillen bittiğini gösteriyor. İkincisi ise AKP’nin en hassas noktası olan ekonomik üzerinden vurulması. Mehmet Şimşek’in istifa haberinin altında bunu görmek gerekiyor. Üçüncüsü ise Özgür Özel’in cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili açıklaması. Bunlara ek olarak Ekrem İmamoğlu’nun Kemal Kılıçdaroğlu ile arasını düzelten görüşmesi.

Ankara sonbahara hareketli giriyor. AKP’nin uzun süre iktidarını sürdüremeyeceğini gören diğer siyasi aktörler konumlarını yeniden belirliyorlar. Ankara piyasası AKP’nin gidişini satın almış görünüyor. Özgür Özel’in iktidara karşı sert olmayan muhalefeti de gelinen aşamanın bir sonucu olsa gerek.

CHP lideri Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili soruya “Teknik direktör penaltı atmaz” cevabını verdi. Bu açıklamayla kendisini “cumhurbaşkanı adayı” olacak isimler potasından çıkarmış oldu. CHP’de cumhurbaşkanlığı adaylığı için Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu kaldı. Önümüzdeki süreçte bu ikiliden hangisinin aday olacağını kendilerinin performansı kadar Saray’ın yaptığı çalışmalar belirleyecek.

SARAY’IN ZOR ‘SEÇİMİ’

İmamoğlu’na verilmesi planlanan hapis cezasının süresinin ne kadar olacağı çok önemli. İmamoğlu’nun seçime katılmasını önlemek isteyen Saray bunu yapmak ister ama diğer Mansur Yavaş’ın adaylığını nasıl önleyecek ve popülaritesinin önüne nasıl geçecek?

Saray’ın bu kez işi daha zor. Hangi adayı engellerse engellesin diğer isim seçimi kazanacak. Saray’ın buradaki tek güvencisi CHP içindeki muhalif grupların yapacağı hamlelerle bu adayların yıpratılması. Kılıçdaroğlu’na yakin isimleri İmamoğlu hakkında yıpratıcı paylaşımlar yapması bunun göstergesi.

Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde Erdoğan, rakip olarak Kılıçdaroğlu’nu istemiş ve bunun taşlarını döşemişti. İmamoğlu’na yönelik yargı tehdidi ve Kılıçdaroğlu’nun adaylık konusunda gözünü karartmış olması bu yolun açılmasını sağladı. Mansur Yavaş’ın adaylığı ise Meral Akşener ve altılı masanın diğer üyelerinin girişimde bulunmamasından dolayı gündeme gelmedi. Saray’ın, rakibini belirleme ve sonrasında adayın zayıf noktaları üzerinden sonuca gitme stratejisi yine devam edecek. Kılıçdaroğlu’nun Alevi kimliği ve HDP’nin (Şimdiki DEM Parti) desteği üzerinden muhafazakar Orta Anadolu şehirlerinde yapılan aleyhte propaganda işe yaramıştı.

MEHMET ŞİMŞEK SIZINTISI ZAYIFLIK ALAMETİ

Bu arada AKP’de uzun süredir olmayan bir şey yaşandı. Saray’daki gizli toplantılarında yaşananlar kulis bilgisi olarak dışarıya sızmaya başladı. AKP’nin tarihinde önemli toplantılardan bilgi sızması iktidara ilk geldiği dönem haricinde neredeyse hiç olmadı. Dışarı sızan bilgiler ise Fahrettin Altun ekibinin kontrolünden geçtikten sonra basına ulaşan notlar oluyordu genelde. Ancak Mehmet Şimşek’in istifa ettiği yönündeki haberler AKP’deki güç kayıbının yansımasından başka bir şey değil. AKP’de gelecekle ilgili planları olanlar ve bulunacakları yerin iyi olmayacağını görenler genelde bu bilgileri dışarı sızdırıyor. Bu da AKP’nin artık zayıf düştüğünün en bariz alametlerinden biri.

BAHÇELİ’NİN 17-25 ARALIK TEHDİDİ

Öte yandan Devlet Bahçeli, Sinan Ateş cinayeti sonrasında Saray’ı sürekli uyaran ve tehdit eden konumunu bir üst aşamaya taşıdı. Daha önce kolunun altındaki dosya ve Ferdi Tayfur şarkısıyla mesaj veren Bahçeli, bu kez Erdoğan’ın en hassas olduğu 17-25 yolsuzluk operasyonunu hatırlattı. 17-25 Aralık yolsuzluk dosyalarının ardından adeta ülkenin altını üstüne getiren Erdoğan’ın bu saatten sonra MHP’ye güvenmesi ve birlikte hareket etmesi iyiden iyiye zorlaştı. Bu ortaklık yavaş yavaş bitirilecek ve kritik noktalardaki MHP’li isimler bir yolla tasfiye edilecek.

İMAMOĞLU-KILIÇDAROĞLU GÖRÜŞMESİ

CHP’de de önemli gelişmeler yaşanıyor. Kongrede kaybeden ve açtığı büroyu ikinci bir genel merkez haline getiren Kemal Kılıçdaroğlu ile olan sorunlar giderilmeye çalışılıyor. İmamoğlu’nun Kılıçdaroğlu ile bir haftada iki kez bir araya gelmesi bunu gösteriyor. İmamoğlu, cumhurbaşkanlığı adaylığı için parti içinden kendisine engel çıksın istemiyor. Bir süredir gözlenen Kılıçdaroğlu’na yakın isimlerin Mansur Yavaş’ı öne çıkarma girişimleri, İmamoğlu’nun süreci hızlandırmasını sağladı.

Mehmet Şimşek’in ekonomi politikaları özellikle alt gelir grubundaki insanları çok ciddi zorluyor. Bu kışın vatandaş için çok zor geçecek. Halkın ekonomik çöküntüye nasıl tepki vereceği bilinmiyor. Bütün bunlar AKP’nin bilinç altına yerleşen Gezi eylemleri korkusunu yeniden gün yüzüne çıkmasını sağlıyor. Ekonomik çöküntüyle birlikte AKP’nin oylarındaki erime iyice hızlanacak ve yüzde 20’lik bir parti olacak. Baharda ise erken seçim yüksek sesle dillendirilmeye başlanacak. Hem iktidar hem de muhalefet cephesinde yaşananlar beklenen erken seçimin daha da erken olabileceğini gösteriyor. Çok alametler belirdi…

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com