Yerel yönetimler ve sosyal güvenlik kurumları dışındaki devlet birimlerini kapsayan merkezi yönetimin iç ve dış borç faiz ödemeleri ocak-mayıs döneminde yüzde 75,9’la diğer bütçe harcamalarındakinin yaklaşık iki katı bir artış kaydederek 835 milyar 765,1 milyon liraya ulaştı. Geçen yılın aynı dönemine göre 360,6 milyar lira daha fazla faiz ödemesi gerçekleşti.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre merkezi yönetim bütçesinde bu yıl ocak ayında 163 milyar, şubatta 139,7 milyar, martta 160,7 milyar, nisanda 260,3 milyar ve mayıs ayında 110,8 milyar lira faiz ödendi. Buna göre anılan dönemde merkezi yönetimin aylık ortalama faiz ödemesi 167,2 milyar liraya oldu. Bu da hafta sonları dahil 151 güne bölündüğünde günde ortalama 5 milyar 534,9 milyon, saatte ortalama 230,6 milyon, dakikada ortalama 3 milyon 844 bin ve saniyede yaklaşık 64 bin liraya denk geliyor.
Ocak-mayıs döneminde merkezi yönetimin faiz ödemeleri geçen yılın aynı dönemindekini neredeyse ikiye katlarken, personel giderleri, cari transferler, yatırım harcamaları ve diğer kalemler olmak üzere faiz dışındaki toplam bütçe gideri ise yüzde 39,1 oranındaki bir artışla 4 trilyon 503,7 milyar lira oldu. Böylece toplam bütçe gideri beş ayda yüzde 43,8 artışla 5 trilyon 339,5 milyar liraya ulaştı.
Geçen yılın ocak-mayıs döneminde yüzde 12,8 olan faiz ödemelerinin bütçe harcamaları içindeki payı, bu yıl aynı dönemde yüzde 15,7’ye fırladı. Bunun, son on beş yılın en yüksek düzeyi olduğu belirlendi. Ancak faizin payındaki bu yükselişte artan faiz oranları ve borçlanmalara bağlı olarak faiz ödemelerinin tutarında yaşanan artışın yanı sıra, faiz dışı bütçe harcamalarındaki ve dolayısıyla toplam bütçe giderlerindeki artışın görece hız kesmesinin de etkisi bulunuyor.
Bu yıl ilk beş ayda toplam bütçe gelirleri ise 4 trilyon 6,5 milyarı vergi tahsilatı olmak üzere 4 trilyon 689,2 milyar liraya ulaştı. Geçen yılın aynı dönemine göre vergi gelirleri yüzde 46,7, toplam bütçe geliri yüzde 44,7 arttı. Bütçe gelirlerindeki artış faizdekine göre çok daha düşük kaldı. Bunun sonucunda; 2024’ün ocak-mayıs döneminde yüzde 14,7 olan faiz ödemelerinin bütçe gelirine oranı bu yıl aynı dönemde yüzde 17,8’e yükseldi.
Dünya’dan Naki Bakır’ın haberine göre, faiz ödemelerinin vergi gelirlerine oranı ise yüzde 17,4’ten yüzde 20,9’a ulaştı. Buna göre ilk beş aylık dönemde devletin topladığı her 100 liralık verginin yaklaşık 21 lirasını faiz yuttu. Beş aylık faiz gideri dışarıda tutulduğunda merkezi yönetim bütçe dengesi 185,5 milyar liralık bir fazla ile sonuçlanırken, faiz ödemeleri ile birlikte 650,3 milyar liralık açık verildi.
Geçen yıl eylül ayında hazırlanan 2025-2027 dönemine ait Orta Vadeli Program’da (OVP) bu yılın tümünde toplam merkezi yönetim bütçe harcamalarının 14 trilyon 731 milyar, bunun içinde faiz giderinin 1 trilyon 950 milyar lira olacağı öngörülmüştü. Buna göre yılın tümünde faiz ödemelerinin bütçedeki payına ilişkin öngörülen oran yüzde 13,2 düzeyindeydi.
İlk beş ayda yıllık hedefe göre toplam bütçe harcamalarında yüzde 36,2, faiz ödemelerinde ise yüzde 42,9’luk gerçekleşme yaşandı. Buna göre ilk beş ay itibarıyla toplam bütçe harcamalarında gerçekleşen tutar yılın tümünde öngörülen tutara göre düşük kalırken, faiz giderleri yıllık hedefle uyumlu seyretti. Bu da faizin bütçedeki payının öngörülene göre daha hızlı bir yükselişle yüzde 16’ya yaklaşmasında etkili oldu. Toplam bütçe harcamalarında yılın tümünde beklenene göre daha düşük bir artış ivmesi yaşanmasında ise faiz dışı harcamalardaki gerçekleşmenin ilk beş ayda yüzde 35,2’de kalmasının etkisi bulunuyor.
Cumhuriyet tarihinin en ağır ekonomik krizinin yaşandığı 2001 yılında toplam bütçe giderlerinin yüzde 50’sine yaklaşan faiz giderinin payı, izleyen dönemde kademeli düşüşle 2008’e kadar olan dönemde yaklaşık dörtte bir düzeyinde seyretmişti. 2009’da yüzde 20’nin altına, 2010’da yüzde 16,4’e, 2015’te yüzde 10,5’e düşen faizin bütçedeki payı, sonraki yıllarda da sürekli gerileyerek 2017 itibarıyla yüzde 8,4’e kadar inmişti.
Kovid 19 pandemisinin küresel ticaret ve ekonomik ilişkileri olumsuz etkilediği 2020 yılında yeniden artarak yüzde 11,1’e, salgının büyüyerek devam ettiği 2021’de yüzde 11,3’e çıkan faizin payı, normalleşme sonrası 2023’te yüzde 10,2’ye gerilemişti. Aşırı yükselen faiz ve yüklü borçlanmalarla merkezi yönetim borç stokunda rekor büyümenin damgasını vurduğu 2024 yılında ise söz konusu oran yüzde 11,8’e yükseldi. Bu yılın ilk beş ayında faizin bütçedeki payının yüzde 15,7’ye ulaşması ise kayda değer bir sıçramaya işaret ediyor.