PTT’de mali kriz: Zarar sürekli büyüyor

Türkiye Varlık Fonu bünyesinde bulunan PTT’nin zararı her geçen yıl büyüyor. Kurumun 2022’de 259.2 milyon lira olan zararı 3.6 milyar liraya ulaştı.

  • ü
  • 07 Aralık 2025
  • ü
  • Ekonomi

1840 yılından bu yana faaliyette bulunan PTT’nin zaman içerisinde hukuki statüsünde çeşitli değişiklikler meydana geldi. PTT hisseleri 2017 ve 2018 yıllarında alınan kararlarla TVF’ye devredildi. PTT, Bankacılık Yasası’na tabi olmaksızın bu yasa kapsamında belirtilen faaliyet konuları ile ilgili olarak bankalarla yapacağı sözleşmeler doğrultusunda bankalara destek hizmeti, parasal posta hizmeti, ödeme hizmeti sunma gibi faaliyetler de yürütüyor.

GELİR ARTTI AMA…

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın hazırladığı rapora göre, PTT 2023 yılında posta gelirleri kapsamında 8.2 milyar TL gelir elde etti. 2024 yılında ise anılan kalemden 18.2 milyar TL gelir sağlandı. Bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 122 oranında artış yaşandı.

2018 yılında hizmete sunulan PTT Kargomat cihazlarının sayısı 2024 yıl sonu itibarıyla 405 oldu. Toplamda kargo hizmetlerinden 2024 yılında 11.3 milyar TL gelir elde edildi. Bir önceki yıla göre yüzde 95 oranında artış oldu. Diğer taraftan, 2024 yılında toplam PTTBank işlemlerinden elde edilen gelirler 2023 yılına göre yüzde 27 artarak 2.9 milyar TL seviyesine çıktı.

ZARAR GİDEREK ARTIYOR

Cumhuriyet’in haberine göre, bu gelirlere karşın kurumun mali yapısındaki bozulma devam ediyor. Bakanlığın raporunda yer alan verilere göre, kurum 2022 yılında 259.2 milyon lira zarar etmişti. Dönem zararı 2023 yılında 2.4 milyar liraya fırladı. Zarardaki artış geçen yıl da durdurulamadı.

PTT 2024 yılını da 3.6 milyar lira zararla kapattı. 2024 yıl sonunda brüt satışlarda 2023 yılına göre yüzde 70.5’lik artış yaşandı. Faaliyet giderlerinde ise 2023 yılına göre yüzde 39.4 oranında artış meydana geldi.

PERSONEL SAYISI AZALIYOR

Diğer yandan kurumun toplam personel sayısı da azalıyor. Kurumda 2022 yılında 23 bin 508 personel vardı. 2023’te 21 bin 890 kişiye indi. Geçen yıl da 21 bin 5 kişiye düştü. PTT’de örgütlü bulunan KESK’e bağlı Haber-Sen, PTT’de kötü gidişatın sebebinin sendikal ayrımcılık ve liyakatsiz atamalar olduğuna dikkat çekti.

PTT’nin, her geçen gün daha da kötü yönetilen bir kamu kurumu haline geldiğini belirten Haber-Sen, “Bu kötü gidişatın temel nedenlerinden biri, liyakat ilkesine aykırı yapılan görevlendirmelerdir. Özellikle yönetim kademelerinde görev alan birçok kişinin, siyasi bağlantılar ve belli bir sendikaya olan yakınlıkları nedeniyle atanmış olmaları, kurumsal yapıyı zayıflatmakta, kamu hizmetinin niteliğini düşürmektedir” vurgusu yaptı.

‘İŞLEYİŞ FELCE UĞRADI’

Haber-Sen, genel müdürlük ve taşra teşkilatlarında, yetki ilişkilerinin bir sendika üzerinden kurulması ve bu sendikanın çıkarlarının korunması için koltukların dağıtılmasının, “kurumsal işleyişi felce uğrattığına” dikkat çekti.

Başmüdürlüklerde ve genel müdürlük kadrolarında görev alan idarecilerin, çoğunlukla belirli bir sendikanın üyesi olması ve bu durumun süreklilik kazanmasının dikkat çekici olduğuna işaret eden Haber-Sen, “Yandaş sendikanın taraftarlığını açık açık yapacak kadar pervasızlaşmakta sakınca görmeyen idareciler, ülkede hukuk sisteminin geldiği durumdan güç almaktadırlar.

Defalarca PTT Genel Müdürlüğü’nden, başmüdürlükler ve genel müdürlük düzeyindeki sendikal üyelik istatistikleri talep edilmesine rağmen, bu bilgiler tarafımıza iletilmemiştir. Aynı konu, TBMM aracılığıyla soru önergeleri ile gündeme getirilmiş, ancak bakanlık tarafından ya yanıltıcı cevaplar verilmiş ya da cevapsız bırakılmıştır” değerlendirmesini yaptı.

YÖNETİCİLER ‘VEKALETEN’

Uygulamalardan çeşitli örnekler veren Haber-Sen, şu görüşleri dile getirdi:

“Örneğin; bir kentte 5-6 şef kadrosu boşta dururken, memurlar yetkilendirilerek müdür yapılmakta, bu da kurumsal akla ve işleyişe aykırı bir uygulamadır. Bu uygulama, kamu kurumunun zarar etmesine, görevlerin kötüye kullanılmasına ve çalışanlar arasında adalet duygusunun zedelenmesine neden olmaktadır. Zaten mevcut idarecilerin neredeyse tamamına yakını, görevini vekâleten sürdürmektedir.

Vekâleten görevlendirmeler, hukuksal olarak mücbir hallerde kamu hizmetinin sürekliliğini sağlamak için geçici bir çözüm iken, PTT’nin sürekli ve kalıcı bir yönetim politikasına dönüşmüş durumdadır. Bu durum idarecilerin sorumluluk almaktan kaçmasına neden olmaktadır.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

Yukarıdan iletilen her emrin kanunsuz olup olmadığına bakılmaksızın yerine getirilmesi esasında yönetimin işine gelmektedir. Kurumda uzun yıllar görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavı yapılmamasının esas nedeni budur. Yerel düzeyde vekâleten görev verilen yöneticilerin neredeyse tamamının, belirli bir sendikaya üyeliği ya da doğrudan yöneticilik geçmişi olması da dikkat çeken başka bir problemdir.

Kurumumuza ilettiğimiz çok sayıda şikâyete ve bazı bölgeler için başmüfettiş talebinde bulunmamıza rağmen, gönderilen müfettişler genellikle taraflı ve eksik raporlar hazırlamaktadır. Sonuç olarak, liyakatten uzak, siyasi ve sendikal yandaşlık temelli görevlendirmeler, hem kurumsal yapıyı zayıflatmakta hem de kamu hizmetini aksatmaktadır.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER