Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 3 Şubat itibarıyla ocak enflasyon rakamları açıklandığında Türkiye’nin büyük ihtimalle yüzde 20’li rakamları göreceğini belirterek, “Biraz gecikmeyle de olsa enflasyon hedeflerinin en azından bandın üst kısmı tutturulmuş olacak. 2026’da dezenflasyon devam edecek.” dedi.
Şimşek, Turkuvaz Medya tarafından düzenlenen 5. Finansın Geleceği Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, uyguladıkları Makro Ekonomik İstikrar ve Reform Programı’nda enflasyonu tek haneye indirmeyi, öngörülebilirliği artırmayı, sürdürülebilir cari dengeye kavuşmayı ve tüm bu kazanımların kalıcı olmasını hedeflediklerini söyledi.
Bu kapsamda uyguladıkları yapısal dönüşüm programlarından bahseden Şimşek, üç evre olan programın birinci safhasının kontrol dönemi olduğunu ve birtakım risklerin yönetildiğini, ikinci safhada dengesizliklerin giderildiğini anlattı.
Şimşek, “Üçüncü evre yapısal dönüşümle birlikte kalıcı bir şekilde hedeflerin tutturulmasıydı. Birinci evreye baktığınız zaman kural bazlı piyasa ekonomisi önemli bir ölçüde oturdu. Enflasyonun kontrol altından çıkmaması önemliydi. Rezerv birikimi, koşullu yükümlülükler gibi birçok konu vardı. O konuların yönetimini ilk yılda yaptık.” diye konuştu.
İkinci evrede dezenflasyonla birlikte enflasyonun düştüğünü, Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasından çıkıldığını, cari dengenin yönetilebilir seviyeye getirildiğini belirten Şimşek, “Dolayısıyla ikinci evre de bu ay itibarıyla bitiyor. Son evreye giriyoruz. Programın hissedildiği, sonuçları itibarıyla vatandaşımızın, reel sektörün çok daha güçlü bir şekilde hissedeceği döneme giriyoruz.” diye konuştu.
Bakan Şimşek, enflasyondaki düşüşten bahsederek, zirai don ve kuraklık yaşandığını, gıda fiyatlarının beklenilenin üzerinde arttığını, Türkiye’de meyve ve tahıl üretiminin düştüğünü anlattı.
Şimşek, “3 Şubat itibarıyla ocak enflasyon rakamları açıklandığında çok büyük ihtimalle Türkiye yüzde 20’li rakamları görecek. Biraz gecikmeyle de olsa enflasyon hedeflerinin en azından bandın üst kısmı tutturulmuş olacak. 2026’da dezenflasyon devam edecek. Sebebi çok basit çünkü para politikası, maliye politikası, gelirler politikası destekleyici olmaya devam edecek.” dedi.
Gelecek yıla ilişkin yönetilen ve yönlendirilen fiyatların ayarlamasını hedef enflasyona göre yapacaklarını vurgulayan Şimşek, “Yeniden değerleme oranı yüzde 25 ise vatandaşın lehine olanı yüzde 25 artıracağız ama diğer kamunun sunduğu veya belirlediği ücretleri yüzde 20’nin altında belirleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, deprem bölgesinde 350 bin konutun teslim edildiğini belirterek, deprem bölgesinde veya Türkiye’nin diğer bölgelerinde, sosyal konut projeleri ile kentsel dönüşüm projeleri kapsamında toplam 1,4 milyon konutun yapılmakta olduğunu, bu projelerin gelecek 2 yılda tamamlanmasını beklediklerini söyledi.
Gıda ve enerji arzında da önemli politikalar hayata geçirdiklerini dile getiren Şimşek, “Enflasyona bakarsanız, son 3 yılda yüzde 64-65 aralığından önce yüzde 44’e gittik. Arkasından da bu sene şu an itibarıyla yüzde 31. Gelecek sene hedef bant yüzde 13-19 arasında ama piyasa 20’li rakam bekliyor. Gelecek sene için tekrar söyleyeyim ilave birtakım şoklar olmazsa hedef bandın üst kısmını oldukça gerçekleştirilebilir olarak görüyoruz.” dedi.
Şimşek, konut fiyatları ile kira arasındaki ilişkinin yeniden kurulduğunu ve gelecek dönemde kira artışlarının normalleşeceğini kaydederek, geçmişte uygulanan yüzde 25 artış sınırının ve deprem bölgesindeki konut açığının etkisinin azaldığını, konut üretiminin artmaya devam ettiğini anlattı.
Eğitim enflasyonunda da geçmiş dönemdeki sınırlamaların etkisinin artık geçtiğini ifade eden Şimşek, genel enflasyonu yukarı çeken kira ve eğitim kalemlerinde aşağı yönlü trendin yaşandığını vurguladı.
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, rezervlerdeki ve ülkenin kredi notundaki artıştan, KKM’den çıkıştan, risk primindeki düşüşten, eurobond faizlerindeki gerilemeden bahsederek, “Özel sektör 100 dolar borç ödediğinde sadece 70 dolar bulabiliyordu ve yüksek faizlerle buluyordu. Şimdi 100 dolar borç ödediğinde 165 dolar bulabiliyor ve çok daha düşük faizle. Bütün bu gelişmeler sizin bilançolarınıza dolaylı veya doğrudan yansıyor.” diye konuştu.
Yatırım, istihdam, üretim ve ihracata yönelik destekleri anlatan Şimşek, HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ile Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi (YTAK) programına ilişkin detayları paylaştı.
Şimşek, tüm çalışanlarda asgari ücrete denk gelen ücretin vergisini kaldırdıklarını kaydederek, emek yoğun sektörlere ekstra destek sunduklarını bildirdi.
İhracatçılara, çiftçilere, esnafa sundukları desteklere ilişkin örnekler paylaşan Şimşek, bu grupların hepsine önemli finansman desteği sunduklarının altını çizdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, mali disiplini etkili şekilde uyguladıklarını, vergi harcamalarını azalttıklarını, etkili olmayan istisnaları kaldırdıklarını, kayıt dışı ekonomiyle mücadelede sonuç aldıklarını belirterek, “Bütçedeki iyileşme öngördüğümüzden daha iyi gidiyor ve büyük ihtimalle yılı hedefe yakın, yani yüzde 3,1 civarında bir rakamla tamamlayacağız.” diye konuştu.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Bütçe açığı azaldıkça piyasadan daha az borçlanacaklarını, böylece özel sektöre daha çok kaynak bırakacaklarını vurgulayan Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mali disiplin sayesinde daha çok kaynağı özel sektöre kredi olarak gitsin diye piyasalara bırakacağız. Yani ‘mali disiplinlerden bize ne’ demeyin, aslında bu çok önemli bir husus. Reel sektöre daha çok alan bırakmak için kamuyu disipline ediyoruz. 2025’te bütçe hedeflerini tutturmuş olacağız. Enflasyonda bir ay gecikmeyle bandın üst kısmında olacağız ama bütçede hedefleri tutturacağız. Aralık sonunda zaten sonuçları açıklayacağız.”
Bakan Şimşek, yeşil dönüşümü hızlandırdıklarını, hizmet ihracatında güçlü bir performans sergilediklerini, yurt içi petrol ve doğal gaz üretiminin artmaya devam ettiğini belirterek, şu açıklamalarda bulundu:
“Bunların sayesinde altın hariç gerçekten cari açık diye bir sorun kalmadı. Bunu söylerken abartıyor gibi görünebilirim ama yani cari açığın zaten Türkiye’de sürdürülebilir seviyesi yüzde 2-2,5. Geçen sene altın ithalatı hariç zaten cari fazla verdik. Burada bir yapısal dönüşüm var. Bu sene yüzde 2 cari açık öngördük. Muhtemelen yılı yüzde 1,5 civarında kapatacağız. Dolayısıyla cari açık hedefini de tutturduk.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
