Ekonomist Mahfi Eğilmez, son yazısında, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesinin ardından gözaltına alınıp tutuklanmasıyla başlayan süreci ve bunun ekonomiye etkilerini kaleme aldı.
Eğilmez, “Beklenen gelişmelerdi bunlar çünkü siyasal iktidar bunların olacağını haftalar öncesinden çeşitli kanallarla duyurmuş, kamuoyunun nabzını ölçmüştü” ifadelerini kullandı. Ancak kamuoyunun bu adımlara gösterdiği tepkinin, “siyasal iktidarın beklediğinin çok üzerinde” olduğunu vurguladı.
Ekonomik göstergelerdeki bozulmalara dikkat çeken Eğilmez, “BIST TÜM Endeksinin değeri 1,9 trilyon lira düştü. Piyasa değeri en fazla düşen şirketler sıralamasında bankalar önde geliyor” dedi. “Piyasadan yabancı çıkışları oldu, yerli yatırımcılarda da dövize geçişler hızlandı” diyen Eğilmez, Hazine’nin borçlanma maliyetinin 7,51 puan artmasına da dikkat çekti: “Gösterge Faizinin oranı yüzde 37,09’dan yüzde 44,60’a yükseldi.”
Türkiye’nin risk priminin 250 baz puandan 383’e çıkmasını “dış borçlanma maliyetimizi ciddi şekilde artırmış oldu” sözleriyle değerlendiren Eğilmez, Merkez Bankası’nın müdahalelerine de değindi:
“Kurun fırlayıp gitmesini önlemek için piyasaya milyarlarca dolar tutarında döviz satışı yaptı. Bu adımlar TCMB’nin ciddi rezerv erimesi yaşamasına neden oldu.”
Eğilmez, Merkez Bankası’nın olağanüstü toplantıyla gecelik borç verme faizini yüzde 46’ya çıkardığını, haftalık repo ihalelerine ara verdiğini ve likidite senedi ihraç etmeye hazırlandığını hatırlattı. “Bu durumda gecelik borç verme faizi TCMB’nin bu dönemdeki politika faizi konumuna geçmiş oluyor ki bu durum TCMB’nin faizi yüzde 46’ya yükselttiği anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.
Yurtdışından gelen tepkilere de değinen Eğilmez, “Türkiye’deki siyasal gelişmelere ve yatırım ortamında oluşan olumsuzluklara yönelik ağır eleştiriler geldi” dedi. Bu gidişatın kredi derecelendirme kuruluşlarının kararlarını da olumsuz etkileyebileceği görüşünü dile getirdi.
Geçmiş deneyimlerinden hareketle bugünkü tabloyu da değerlendiren Eğilmez, “1968 olayları başladığında üniversitedeydim. Protestolar bir kez üniversitelere girdi mi kolay kolay bitmiyor” dedi. Bugünkü sürecin de geçici olmadığını belirten Eğilmez, “Bu durum kanımca uzunca bir süre artık Türkiye’nin olağan görünümü olacaktır” ifadelerini kullandı.
Çözüm önerilerini de sıralayan Eğilmez, “Buradan çıkışın yolu yargının bağımsızlığının sağlanması, ahbap çavuş demokrasisinden gerçek demokrasiye geçilmesi, liyakate göre atamalar yapılması gibi ekonomiyle doğrudan ilgili görünmeyen ama aslında tam olarak ilgili olan düzenlemelerin yapılmasından geçiyor” dedi. Yazısını, “Hatasını kabul etmeyen ve hatayı hep başkasında arayanlar çözüm üretemez” sözleriyle tamamladı.