Sosyal medyada kredi kartı borcu kapatma vaadiyle tuzağa düşürülen vatandaşlar borçlarından kurtulmayı umarken suçlu konumuna düşüyor. Uzmanlar, internet üzerinden kredi kartı bilgilerini paylaşmanın büyük hukuki ve mali riskler doğurduğuna dikkat çekiyor.
Kredi kartı borçlarındaki artış, dolandırıcıların yeni bir hedef belirlemesine neden oldu. Son dönemde sosyal medya platformlarında anonim hesaplar üzerinden yayılan “borcunuzu kapatalım” vaatleri, çaresiz durumdaki binlerce vatandaşı tuzağa çekiyor. Ancak bu yöntemle yapılan ödeme aslında suç gelirlerinin aklanması amacıyla kullanılıyor ve kart sahibini yasal olarak suçlu konumuna düşürüyor.
Kredi kartı kullanım oranlarındaki yükseliş ve hanehalkı borçlanmasının artması, dolandırıcıların odağını değiştirdi. Sosyal medya üzerinden yürütülen bu yeni dolandırıcılık yönteminde, borç kapatma vaadiyle kredi kartı sahiplerine ulaşılıyor. Kurbanlara, kart borçlarının belirli bir komisyon karşılığında tamamen kapatılacağı söyleniyor.
Mağdurlar ise genellikle maddi zorluk içindeki vatandaşlardan oluşuyor. Kart borçlarını ödeyemeyen, icra tehdidiyle karşı karşıya kalan veya yasal takibe düşmek üzere olan bireyler, bu tekliflere “son umut” olarak bakıyor.
Ancak kart borçlarının ödenmesi için kullanılan paranın kaynağı yasa dışı. Dolandırıcılar, kara para aklama faaliyetlerinde kart sahiplerini “aracı” olarak kullanıyor. Böylece kart borcu, suç gelirleriyle ödeniyor ve kişi hem bu paranın sistemde dolaşıma girmesine yardımcı oluyor hem de savunmasız konumdayken kendisini bir suçun parçası haline getiriyor.
Adalet Bakanlığı’nın 2024 yılı verileri de bu yeni dolandırıcılık eğilimini doğrular nitelikte. Türkiye genelinde hırsızlık suçlarında yüzde 2 oranında azalma kaydedilirken, nitelikli dolandırıcılık oranı yüzde 41 artış gösterdi. Bu artışın büyük kısmı internet ve sosyal medya aracılığıyla işlenen suçlardan kaynaklanıyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Avukat Mustafa Zafer, vatandaşların kredi kartı bilgilerini internet üzerinden paylaşmasının ciddi hukuki sonuçlar doğurabileceğini vurguladı. Zafer, “Kişi dolandırıldığını sanarken, suç gelirlerini aklama suçu nedeniyle 4 ila 10 yıl arası hapis cezası alabilir. Ayrıca, hesabına gelen paranın iki katı tutarında adli para cezası da uygulanabilir” dedi.
Zafer, bu tür durumlarda dolandırıcılar yakalansa bile, kart sahibinin sorumluluktan tamamen kurtulamayacağını belirtti: “Bu suç örgütlerinin amacı sizin bilginizi kullanmak. Ancak yargı nezdinde ‘bilmemek’ her zaman kurtarıcı olmayabilir. Bu nedenle dikkatli olmak hayati önem taşıyor.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
