İZTO Başkanı Mahmut Özgener’in isyanı: Enflasyonun düşürülmesi için asıl bedeli iş dünyası ödüyor

İZTO Başkanı Mahmut Özgener, enflasyonun düşürülmesi için katlanılan maliyetlerin büyüdüğünü söyleyerek, özellikle de üretim odaklı iş dünyasının, enflasyonun düşürülmesi için ciddi bir bedel ödediğini söyledi.

  • ü
  • 03 Kasım 2025
  • ü
  • Ekonomi

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener

İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkanı Mahmut Özgener, Ekim ayı Meclis toplantısına güncel ekonomik gelişmelere dair önemli açıklamalar yaptı.

Dünya Gazetesi’nin haberine göre, Özgener, 2,5 yıldır süren ekonomik program ile pek çok kazanım elde edildiğini ifade ederek, “Enflasyonun düşürülmesini odağına alan bu programa sahip çıkmamız gerektiğini, çünkü enflasyon bir ülkenin ekonomisinin verimliliği için en önemli tehlike ve toplumsal barışı etkileyebilecek bir gelir adaleti problemi olduğunu her defasında dile getirdik” dedi.

İŞ DÜNYASI CİDDİ BİR BEDEL ÖDÜYOR

Toplumun her kesiminin enflasyonun düşmesini istediğine işaret eden Özgener, “Fakat gelinen aşamada, enflasyonun düşürülmesi için katlanılan maliyetlerin de büyüdüğünü görüyoruz. Özellikle de üretim odaklı iş dünyasının, enflasyonun düşürülmesi için ciddi bir bedel ödüyor” uyarısı yaptı.

Özgener, KOBİ’lerin düşük faiz ve kolay finansmana erişimle ayakta kalabileceğini belirtirken, üretim yapan sektörlerde performans farklarının ciddi olduğunu vurguladı. “Ulaşım araçları ve otomotiv gibi sektörler sanayi üretimini desteklerken, ihracata dayalı emek yoğun sektörlerden iyi sinyaller alamıyoruz. Sanayi üretiminin tüketim artışının gerisinde kalması endişe verici. Arz tarafındaki kısıtlar fiyatlar üzerinde baskı oluşturuyor; kapasite düşüşleri maliyetleri artırarak enflasyonist süreci besleyebilir. Bu nedenle tedarik zincirindeki maliyetleri ve arz kısıtlarının etkilerini yakından izlemek gerekiyor” dedi.

PARA POLİTİKASI SINIRLI ETKİYE SAHİP

Özgener, para politikasının tek başına fiyat istikrarı sağlamada yeterli olmadığını belirterek, sürdürülebilir büyüme ve ekonomik programın başarısı için yapısal adımların şart olduğunu vurguladı. Özgener sözlerini şöyle sürdürdü:

“Teknolojik dönüşümün hızlandırılması, iş gücü verimliliğinin artırılması, kredi politikalarında seçici olunması, verimsiz şirketlerin sistemden çıkarılması ve büyümenin yalnızca tüketime dayalı olmaması gerekiyor. Yatırım ortamının iyileştirilmesi, güvenin güçlendirilmesi ve belirsizliğin azaltılması şart. Enflasyonla mücadele süreci ise üretim kapasitesine zarar vermeden, iş gücü ve yatırımları koruyacak şekilde yürütülmeli. Sadece Merkez Bankası politikalarına dayalı yaklaşım, maliyetleri sektörler ve gelir grupları arasında adaletsiz dağıtıyor.”

Merkez Bankası’nın, 23 Ekim tarihli toplantısında politika faizini yüzde 40,5’ten yüzde 39,5’e indirdiğini, enflasyonun temel eğiliminde artış olduğunu ve dezenflasyon sürecinin yavaşladığını söyleyen Özgener, “Karar metninde, enflasyondaki düşüş sürecine yönelik risklerin belirginleştiği açıkça ifade edildi. Merkez Bankasının iletişim tonundaki ihtiyat, para politikasının tek başına fiyat istikrarını sağlamada sınırlı bir etkiye sahip olduğuna dair önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Sonuç olarak, ekonomik belirsizliklerin kalıcı biçimde azalması ve dezenflasyon sürecinin başarıya ulaşması için, para politikasını tamamlayan bütüncül ve eşgüdümlü politika adımlarına her alanda ihtiyaç duyulduğunu değerlendiriyoruz” dedi.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER