Emeklilik sistemindeki karmaşık yapı nedeniyle bireylerin doğru zamanda, doğru statüden başvuru yapmaları büyük önem taşıyor. Emeklilik için yalnızca prim gün sayısını doldurmak yeterli değil, aynı zamanda başvuru sürecindeki ince detaylar da geleceğinizi doğrudan etkileyebiliyor.
Türkiye’de Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 2006 yılında tek çatı altında birleşmiş olsa da uygulamada hala eski sistemin izleri sürüyor. 4/a (SSK), 4/b (Bağ-Kur) ve 4/c (Emekli Sandığı) ayrımı emeklilik hesaplamalarında geçerliliğini koruyor. Bu nedenle, emekli olacağınız statüyü belirleyen en önemli unsur, son 2520 gün içinde hangi statüde prim ödediğiniz oluyor.
SGK uzmanı Özgür Erdursun’un Dünya’daki yazısına göre, ilk sigortalı olunan tarih emeklilik koşullarını belirlerken son 2520 gün, hangi sigorta kolundan emekli olunacağını tayin ediyor. Bu detay çoğu kişinin gözünden kaçarken, yanlış statüden başvuru yapmak büyük kayıplara neden olabiliyor.
8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı olanlar Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) kapsamına giriyor. Ancak bu tarihten önce sigortalı olmuş olmak, EYT haklarından faydalanmak için yeterli değil. EYT’den yararlanmak isteyenlerin, SSK’lılarda 5000-5975 gün, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı’nda ise kadınlarda 7200, erkeklerde 9000 prim gününü doldurmuş olmaları gerekiyor. Aksi halde, bu kişiler eski yaş şartlarına tabi şekilde emekli olacakları için EYT’nin sunduğu avantajlardan yararlanamıyor.
Ayrıca SSK’da 3600 gün, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı’nda ise 5400 günle kısmi emeklilik hakkı olanlar da EYT düzenlemesinden etkilenmiyor.
Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının emeklilikte yaptığı borçlanmalar da dikkatle ele alınması gereken bir diğer başlık. Özgür Erdursun’un aktardığına göre, yurtdışı borçlanmasıyla prim eksiğini tamamlayan kişiler, emeklilik başvurusu esnasında yurtdışında çalışmıyor, sosyal yardım veya işsizlik maaşı almıyor olmalı. Aksi takdirde bu durum, tespit edildiğinde geriye dönük maaşların faiziyle birlikte iadesi anlamına geliyor.
Bunun yanında, limited şirket ortakları ya da anonim şirketlerde yönetim kurulu üyesi olanların sigortalılık durumları emeklilik başvurusunda ciddi sorunlara yol açabiliyor. Ortak olan ancak yönetim kurulu üyesi olmayanlar için bir sorun yaşanmazken, diğer grupların sigorta statüleri SGK tarafından kabul edilmeyebiliyor.
Emeklilik başvurusunda bulunmadan önce, hizmet dökümünüzde çakışan günleri, başkasının primlerinin adınıza yazılıp yazılmadığını ve doğru statüden başvuru yapıp yapmadığınızı titizlikle kontrol etmeniz gerekiyor. Aksi halde emeklilik hayaliniz kötü sürprizlerle sekteye uğrayabilir.
SGK uzmanı Özgür Erdursun, tüm bu karmaşık süreçte en doğru adımın, emeklilik gününüz gelmeden eksik günleri tamamlamak ve hangi statüden emekli olunabileceğini netleştirerek başvuruda bulunmak olduğunu vurguluyor.