Yeraltı sığınakları tartışmaları yine gündemde: Teknoloji milyarderleri kıyamete mi hazırlanıyor?

Yapay zekanın geleceği üzerine tartışmalar sürerken, teknoloji dünyasının önde gelen isimlerinin yeraltı sığınakları inşa ettiği iddiaları yeniden gündemde.

  • ü
  • 26 Ekim 2025
  • ü
  • Dünya

Bilgisayarların zekâda insanı geçmesinin doğuracağı olası sonuçlar, giderek büyüyen bir endişe konusu. Meta CEO’su Mark Zuckerberg’in, Hawaii’nin Kauai Adası’ndaki 1.400 dönümlük arazisinde kendi enerji ve gıda kaynaklarına sahip bir sığınak inşa ettirdiği iddia ediliyor. Wired dergisinin haberine göre projede görev alan işçilere gizlilik sözleşmesi imzalatıldığı ve altı metrelik bir duvarla alanın görünmesinin engellendiği belirtiliyor.

Zuckerberg geçen yıl bu iddialara “hayır” diyerek karşı çıkmış, yeraltındaki alanın yalnızca “küçük bir bodrum” olduğunu söylemişti. Ancak Palo Alto’daki mülklerinde de benzer yeraltı yapılarının bulunması, tartışmaları durdurmadı.

BBC Türkçe’de yer alan habere göre, benzer söylentiler diğer teknoloji devleri için de geçerli. LinkedIn’in kurucusu Reid Hoffman, bir “kıyamet sigortasından” söz ederek süper zenginlerin önemli bir kısmının böyle planlara sahip olduğunu ima etmişti. OpenAI kurucularından Ilya Sutskever’in, güçlü yapay zekâ (AGI) geliştirilmeden önce şirketin bilim insanları için yeraltı sığınağı kazılması gerektiğini söylediği de ileri sürülüyor.

Bu durum, teknolojinin ön saflarında çalışan bazı isimlerin, yarattıkları şeyden aynı zamanda korktuklarını da gösteriyor.

“DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDEN DAHA ERKEN”

Yapay genel zekânın (AGI) gelişiyle ilgili görüşler ise farklılık gösteriyor. Sam Altman, 2024 sonunda bunun “çoğu kişinin sandığından çok daha erken” gerçekleşeceğini belirtirken, DeepMind kurucusu Demis Hassabis beş ila on yıl, Anthropic kurucusu Dario Amodei ise 2026 gibi erken bir tarih öngörüyor. Ancak bazı bilim insanları bu tahminleri “iyimser” buluyor.

Prof. Dame Wendy Hall, “Yapay zekâ hâlâ insan zekasının yanına yaklaşabilmiş değil” derken, Cognizant CTO’su Babak Hodjat da bu seviyeye ulaşmak için çok sayıda temel atılıma ihtiyaç olduğunu vurguluyor.

KORKU VE UMUT ARASINDA

Destekçilerine göre yapay zekâ insanlığın en büyük sorunlarını çözebilir; ölümcül hastalıkları ortadan kaldırabilir, temiz enerji bulabilir ve iklim krizini hafifletebilir. Elon Musk ise “evrensel yüksek gelir” çağının kapıda olduğunu iddia ediyor. Ancak aynı teknoloji, insanlığı tehdit edebilecek bir güce de dönüşebilir.

Tim Berners-Lee, “Eğer makineler bizden daha akıllı hale gelirse, onları kontrol edebilmeli ve gerekirse kapatabilmeliyiz” uyarısında bulunuyor.

ABD ve İngiltere gibi ülkeler, yapay zekâ güvenliği için çeşitli düzenlemeler getirse de, süper zenginlerin bireysel “kıyamet sigortaları” dikkat çekiyor. Hoffman, “Yeni Zelanda’da ev almak artık bir tür göz kırpma — bir sığınak planının parçası” diyor.

İNSAN BEYNİ HALA RAKİPSİZ

Yapay zekâ bugün birçok alanda insan beynini geride bırakmış gibi görünse de, hâlâ bilinçten yoksun. Hodjat, “LLM’ler (büyük dil modelleri) bir şeyleri öğreniyormuş gibi davranabilir ama ne bildiklerini bilmezler” diyor.

İnsan beyninin 86 milyar nöron ve 600 trilyon sinapsla hâlâ rakipsiz olduğunu hatırlatan uzmanlar, yapay zekânın “hissetme” yetisinden uzak olduğunu vurguluyor.

Cambridge Üniversitesi’nden Neil Lawrence, “Yapay genel zekâ tartışması, büyük ölçüde dikkat dağıtıcı” diyor ve ekliyor:

“Bu teknoloji insanlarla makineler arasında yeni bir diyalog kuruyor. Belki de asıl mesele, bunu nasıl daha insanca kullanacağımız.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER