Suriye kumarında önce kazanan Rusya, ceketini bile almadan neden masayı terk etti?

Suriye’de Esad rejiminin çöküşü, Kremlin’in küresel liderlik iddiasının çöküşü anlamına geliyor. Putin şimdi kara kara Suriye’de 10 yıldır harcadığı milyarlarca doların hesabını kime keseceğini düşünüyor.

Rusya Başkanı Vladimir Putin ve eski Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, 2020 yılında Suriye'de bir kilisede mum yakıyor. (FOTOĞRAF: ALEXEY DRUZHININ / SPUTNIK / AFP)

Beşar Esad rejimi 8 Aralık gecesi düştü. Muhalefet başkent Şam’ı tek el ateş bile etmeden ele geçirdi. 12 yılı aşkın süredir devam eden kanlı iç savaşın ardından Esad bir Rus uçağı ile ardında bile bakmadan Moskova’ya uçtu. Kremlin, beklendiği gibi Esad ailesine sığınma hakkı verdi. Muhaliflerin 10 günde önce Halep’e girmesi, arından da neredeyse bir solukta Şam’a ulaşması, bölgeyi yakından takip eden gözlemcileri bile şaşkına çevirdi. O günden beri herkes ‘Nasıl oldu da 12 yıldır direnen Esad rejimi böyle yıkılıverdi?’ sorusunun cevabını arıyor. Çok karmaşık gibi görünen bir denklemin, iki işlemde çözülüvermesi gibi bir durum… Şam’daki eski rejimin ayakta kalabilmesi de çok bilinmeyenli bir denklemdi adeta, ama denklemin en önemli figürleri İran ve Rusya’nın desteğini çekmesi, daha doğru bir ifade ile çekmek zorunda kalması, Esad’ın yıkılıvermesine yol açtı.

ÖNCE İRAN, ARDINDAN RUSYA

Denklemin ayaklarından İran, İsrail’in Ortadoğu’daki ezici üstünlüğünün altında ezilip, ciddi oranda güç, eleman, finansal ve prestij kaybına uğrarken, Rusya’nın durumu da çok farklı değil. Esad’ın en zor zamanlarında can simi olan Putin, Ukrayna’ya o kadar odaklanmış durumda ki, Suriye’nin kaybına kayıtsız kalmaktan başka çaresi yoktu. Esad rejiminin düşüşü, sonradan hazana dönüşen ‘Arap Baharı’nı başladıktan 10 yıldan fazla bir süre sonra sona erdirdi. Esad, Ben Ali, Mübarek ve Kaddafi ile birlikte kaybetmiş olsaydı, bu kendi rejiminin bir zayıflığı olurdu. Ancak Rusya, İran ile birlikte Esad’ın iktidarı elinde tutmasına uzun süre yardım etmesinden sonra düştü. Böylesine gecikmiş bir düşüş, Esad’ın zayıflığından öte Rusya ve İran’ın bir zayıflığı olarak algılanmalı.

Putin ve Beşar fotoğrafları Suriye caddelerinde (FOTOĞRAF: LOUAI BESHARA / AFP)

AFGANİSTAN SENARYOSUNUN TEKRARI

Putin, 2015’te Şam, muhaliflerin eline düşmek üzereyken Suriye’ye asker gönderdiğinde, SSCB’nin bataklığa saplandığı, binlerce insan kaybettiği ve sonunda savaşı da kaybettiği Sovyet Afganistanı hüsranının tekrarı olup olmayacağı yönünde tartışmalar çıkmıştı. Ancak Rusya’nın müdahalesi ile Suriye, Amerikan işgali altındaki Afganistan’a benzedi. Önce nispeten hızlı bir askeri başarı ve himayesindeki rejimin belirgin şekilde güçlenmesi, ardından Suriye ordusunun hızla çökmesi ve sonrasında Afganistan’daki Taliban’ın başarısına benzer bir şekilde Heyett Tahrir Şam (HTŞ) örgütünün ülkede yönetimi ele geçirmesi. Rusya, Esad için yıllarca fethettiği ve elinde tuttuğu onlarca şeyi birkaç gün içinde kaybetti. ABD en azından Afganistan’dan çekileceğini önceden duyurmuştu, ama Suriye’de bir anda yaşanan çöküş Kremlin için son derece tatsız bir durum.

SURİYE GAZIYLA UKRAYNA’YA GİRDİ

Aslında hikâye Rusya için hüsranla başlamamıştı. Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesinden sonra Suriye’ye müdahalesi, Kremlin destekçileri tarafından ‘jeopolitik bir zafer’ olarak lanse ediliyordu. Rusya, artık eski gücüne yeniden kavuşuyor, sıcak denizlere inme hayaline ulaşıyor, batının karşısında cephe alarak, dünya sahnesinde yeniden masaya döndüğünü ilan ediyordu. Rus müdahalesinin Suriye’de ‘başarı’ya ulaşmasından ve batının bu duruma sessiz kalmasından sonra, Kremlin’in Ukrayna’ya müdahale konusunda daha cesur davrandığı yorumları da yapılmıştı. Buna göre ABD başta olmak üzere batı dünyasının, Moskova’nın Suriye’deki tutumu karşısında sessiz kalması, Kremlin’i Ukrayna’ya girmesi konusunda daha cesaretlendirmişti.

Putin ve Beşar, Şam’da (FOTOĞRAF: ALEXEY DRUZHININ / SPUTNIK / AFP)

MOSKOVA’NIN KISITLI GÜCÜ

Ancak Putin’in Ukrayna’daki işgale takıntılı bir şekilde odaklanması, geçen 2 yılın ardından orada beklediği sonuçları alamaması, elindeki insan gücü, silah ve maddi imkanları oraya seferber etmesi nedeniyle artık Suriye’ye gönderecek kaynak bulmakta zorlanmaya başladı. Kremlin’in bu zorunlu tercihi Esad’ı tamamen açıkta bıraktı. Yaşananlar Moskova’nın birden fazla cephede nüfuzunu korumakta zorlandığını açıkça ortaya koydu. Önümüzdeki günlerde Rusya’nın benzer destekler verdiği Libya başta olmak üzere bazı diğer Afrika ülkelerinde de benzer gelişmelerin yaşanması olası.

MÜTTEFİKLER DE HARCANABİLİR

Esad’ın, Rusya’nın en önemli müttefiklerinden birisi olmasına rağmen devrilmesi, Moskova’nın müttefiklerini gerektiğinde harcayabileceğini de gösterdi. Rusya, Esad için sadece iyi gün değil, kötü hem de en kötü günde de dostluğunu göstermişti. Elbette bu desteği Esad’ın kara kaşına, kara gözüne vermiyordu, stratejik çıkarları vardı. Ancak mesela Ermenistan’ın da zor yoldan öğrendiği gibi, Esad da, Putin’in her zaman kendi çıkarlarını düşünen birisi olduğunu anladı. 30 yıl boyunca Azerbaycan’a karşı Ermenistan’ı güçlü bir şekilde destekleyen Rusya, Ukrayna bataklığındaki zararların da etkisiyle, Erivan’a desteğini kademeli olarak azalttı, sonunda bitirdi. Böylece Bakü, 40 günlük bir savaşın ardından 30 yılı aşkın bir süredir işgal edilmiş topraklarını ele geçirdi. Aynı Ermenistan gibi Suriye’de Esad da, Putin’in elini çekmesinden sonra yenildi. Bu ve benzeri gelişmeler, Kremlin’in müttefiklerini gerektiğinde harcayabildiğini gösterdi. Bundan sonra kimse Putin’in ‘Endişe etmeyin ben güvenliğinizi garanti altına alırım’ vaatlerini ciddiye almayacaktır. Özellikle Rus iklimi altındaki bazı Orta Asya ülkelerinin dümenlerini yavaştan Çin eksenine kırması, şaşırtıcı olmaz.

İRAN MOSKOVA’YA DAHA ÇOK YAKLAŞABİLİR

Rusya’nın Orta Doğu’daki güvenilirliği de paramparça oldu. Suriye bir zamanlar Moskova ve Tahran’ı yakınlaştırmaya yardımcı olmuştu. Hatta bu ilişkinin de yardımıyla Moskova, artık boşalan silah depolarını İran yapımı füze ve mühimmatla doldurmaya başladı ancak özellikle Suriye’deki kırılmanın ardından bu iki ülkenin ilişkilerinin nasıl seyredeceği de bir muamma. Muhtemelen iki ülke Batı korkusuyla daha da birbirlerine yaklaşacaklar, ‘aman birimiz yıkılırsak, sıra öbürümüze gelir’ diyecekler.

SÜPER GÜÇ EFSANESİ YARA ALDI

Önce Kırım işgali, ardından Suriye’de kurulan askeri üsler derken Rusya, yeniden ‘süper güç’ olduğu iddiasını dillendirmeye başlamıştı. Suriye üzerinde Moskova’nın izni olmadan kuş uçamaz hale gelmiş, bu durum başta Rusya içinde olmak üzere bazı çevrelerde Rusya’nın eski gücüne ulaşmaya başladığı algısına yol açmıştı. Ancak, önce Ukrayna bataklığı, ardından Esad rejiminin çökmesi ile ‘süper güç efsanesi’ de çürütüldü. Şimdi Rusya’nın Akdeniz kıyısındaki üslerinin geleceği belirsiz. Rus gemileri, ya Boğazlar’dan geçip, Ukrayna savaşına destek vermek için Karadeniz’e dönecekler, ya da NATO tarafından çevrelenmiş olan Baltık denizindeki üslere gidip, Putin’den yeni emirler bekleyecekler. Suriye’yi uzaktan izleyen batılı uydulardan elde edilen görüntülere göre, Rusya Suriye’deki hava üssünü de boşaltmaya başlamış bile.

İdlib, 2018 (FOTOĞRAF: GEORGE OURFALIAN / AFP)

İÇERDEKİ İMAJ ZEDELENDİ

Putin, Kırım’daki işgalin ‘tereyağından kıl çeker gibi’ tamamlanmasından sonra Suriye masasında oturduğu kumarın, ülke içinde Rus ordusuna olan gururu ve inancı artıracağını bekliyordu. Başlangıçta işler beklendiği gibi gitse de, Ukrayna bataklığındaki bocalama, Rus ordusu, ekonomisi ve Kremlin elitlerini derinden yaraladı. İstikrar için kaba kuvvet ve orduyu kullanmaktan çekinmeyen Kremlin, bu yöntemin başarısızlıkla sonuçlandığını acı bir şekilde öğrendi. Kaba kuvvetin tek başına gerçek istikrarı garanti etmediğini geç de olsa anladı. Tercih ettiği yöntemlerin sürdürülebilir olmadığı, bu tercihleri destekleyecek bir ekonomik veya politik desteğin sınırlı olduğunu deneyerek öğrendi.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

SURİYE’DE HARCANAN MİLYARLAR

Suriye’de Esad rejiminin çöküşü, Kremlin’in her şey pahasına kovaladığı küresel liderlik iddiasının çöküşü anlamına geliyor. Tüm dünyayı karşısına alarak girişilen işgâl ve devam eden Ukrayna saplantısı, Moskova’ya hem ülke içinde hem de ülke dışında büyük darbe vurdu. Esad’ın Rusya açısından ‘utanç verici şekilde basit bir şekilde’ devrilmesi, ikinci bir tokattı adeta. Kremlin şimdi kara kara Suriye’de 10 yıldır harcadığı milyarlarca doların hesabını kime keseceğini düşünüyor.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com