Arnavutluk açıklarındaki Sazan Adası (FOTOĞRAF: ADNAN BECI / AFP)
Arnavutluk açıklarındaki küçük bir ada olan Sazan’da manzara dinozorların yaşadığı dönemini andırıyor. Adanın merkezindeki tepede dev eğrelti otları, lavantalar ve defneler yetişiyor. Tepeden bakınca, uzun yıllardan beri el değmemiş doğasıyla manzara baş döndürücü bir güzelliğe sahip. Arnavutlar Sazan’a şimdilerde ‘Trump Adası’ diyorlar. Çünkü ABD Başkanı Donald Trump’ın kızı Ivanka Trump ile eşi emlakçı Jared Kushner 5.4 kilometrekarelik adanın yeni sahibi. Şimdiye kadar hep inşaattan uzak kalan ada, ultra lüks turizmin merkezi olma yolunda ilerliyor zira Kushner’in şirketi ada üzerinde 1.4 milyar dolarlık ultra lüks bir gayrimenkul projesine başlamayı planlıyor. Damada yapılan tahsisin kimsenin haberi olmadan gerçekleşmesinden dolayı ise Arnavutluk halkında tepki var.
ABD Başkanı Donald Trumpın damadı ve danışmanı Jared Kushner ve kızı Ivanka Trump, çocukları Theodore ve Joseph ile, Bedministerda yaptıkları haftasonu tatili dönüşünde görüntülendi. (© Jim Loscalzo/CNP via ZUMA Wire – Depo Photos)
Uzun yıllardan hiçbir insanın yaşamadığı ada Soğuk Savaş zamanında Sovyetler’in denizaltılarını misafir ederken, Ruslar birkaç tane de kimyasal ve biyolojik silah deposu kurmuştu. Sovyetler’ın dağılması ve Arnavutluk’un komünist sistemden uzaklaşmasından sonra Sazan Adası insan yerleşimine kapatıldı. Damat Kushner, yaklaşık 30 yıldır üzerinde neredeyse kimsenin yaşamadığı adayı şimdi Akdeniz’in en lüks tatil merkezine dönüştürmeyi planlıyor.
Ivanka Trump ve eşi Jared Kushner, Arnavutluk’un en büyük adasını ve Arnavutluk’un eski komünist yöneticileri tarafından inşa edilen eski Soğuk Savaş askeri üssünü dönüştürmek istiyor. (Fotoğraf: ADNAN BECI / AFP)
Sazan, Adriyatik Denizi ile İyon Denizi arasında, İtalya’yı Arnavutluk’tan ayıran Otranto Boğazı’nda, Avlonya Körfezi’nin girişinde stratejik bir konumda yer alıyor. Ancak Sazan’ın iklimi Akdeniz değil, subtropikal. Devasa bitkilerle kaplanmasının sebebi de bu iklim farklılığı. Kushner, göz alabildiğine yeşilliklerle kaplı adayı görür görmez çok etkilenmiş. Akdeniz’in ortasında böyle sıra dışı bir yerin varlığına ve geliştirilmemiş olmasına çok şaşıran Kushner, Arnavutluk hükümetiyle irtibata geçmiş. Tiran yönetimi, Kushner’ın projesi için 30 Aralık 2024’te onay vermiş.
Sazan’ın bu şekilde korunmuş olmasının arkasında bir bakıma ‘komünizm’ var. Arnavutluk, 1946’dan 1991’e kadar süren komünist döneminde Avrupa’nın Kuzey Koresi olarak biliniyordu. Bu zaman diliminde Sazan, aşırı izolasyonun sembolü haline gelmişti. Ülkenin bir süper gücün eline geçmesinden korkan diktatör Enver Hoca, NATO veya Varşova Paktı üyelerinden gelebilecek bir saldırıya karşı adaya gözcü askerler yerleştirdi. Adada aileleri ile kalan 100 kadar asker, 24 saat ufku tarayarak, Adriyatik’in derinliklerinden çıkacak denizaltını dinleyerek muhtemel bir saldırıyı bekledi. Ama bu saldırı hiç gelmedi ve ada bu askeri izolasyon sayesinde hiç kirlenmeden kalabildi.
Arnavutluk’un Vlore kenti yakınlarındaki Sazan Adası. (Fotoğraf: ADNAN BECI / AFP)
Damat Kushner, Enver Hoca döneminden kalan ve sayıları 3 bini aşan sığınakların birçoğunu da emlak projesine entegre etmeyi planlıyor. Uzun süre askeri üs olarak kullanılan ve bugün paslı binalarla kaplanmış liman ise kısa süre içinde değeri milyonlarca doları bulan lüks yatların bağlandığı bir marina haline gelecek.
Arnavutluk, son yıllarda Balkanlar’ın ‘ekonomik kaplanı’ olarak anılıyor. Avrupa politikasının ‘spor ayakkabılı başbakan’ diye tanımladığı Edi Rama, Kushner’in projesine büyük destek veriyor. Çölün suya ihtiyacı olduğu gibi ülkesinin de lüks turizme ihtiyacı olduğunun altını çizen Rama, ülkesine gelecek yatırımcılara her türlü kolaylığı göstermeye hazır olduğunun altını çiziyor. Halen yılda 12 milyon turist gelen ülke, ekonomisini bu alanda geliştirmek için önemli atılımlar peşinde.
Sağ muhalefet partileri, uzun süredir başbakanlık görevini yürüten Edi Rama’yı yolsuzlukla suçlayarak hükümetin istifasını talep etti. (Fotoğraf: Adnan Beci / AFP)
Ekonomik anlamda katkısı olacak projeye halk ise tepki gösteriyor. Bunun temel gerekçesi hükümetin Sazan’ın Kushner’e satışı ile ilgili görüşmeleri gizli tutması. Yerel halk ve milletvekilleri, gazetelerde yayınlanana kadar 1,4 milyar dolarlık anlaşmadan hiçbir şekilde haberdar değildi. Muhalefet Rama’nın hem adayı satmasına hem de Kushner’in şirketiyle anlaşmayı gizli yapmasına sert tepki gösteriyor. Eleştiri alan bir başka nokta da, elektrik, su ve kanalizasyon gibi tüm altyapıyı Arnavutluk devletinin yapacak olması. Buna karşılık Kushner’in şirketine sağlanan vergi istisnaları. Projeye çevreciler de tepkili. Adanın atıklarının ve gelecek yatların denizi kirleteceğini, adanın bugüne kadar korunmuş doğal ortamının katledileceğini savunuyorlar. Tepkilerin en çok yoğunlaştığı konu ise bugüne kadar halka kapalı olan adanın bundan sonra da soylulaştırma nedeniyle yine halka kapalı hale gelmesi. Sıradan vatandaşlar adanın temiz sahillerinden veya tabiatından faydalanamayacak.
Muhalefet ve çevreciler tepki gösterse de, imzalar atılmış durumda. Daha önce adı Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan ile yaptığı sıradışı iş anlaşmaları nedeniyle hep tartışmalara karışan damat Kushner, Sazan için hazırlattığı projeleri görücüye çıkardı. Tanınmış otel zincirleri ile görüşmelere başladı. Kurulacak tatil köylerinin tanıtımlarını zengin iş insanlarının ofislerinde yapılıyor. Sıra dışı iklimi, popüler tatil destinasyonu İtalya’ya yakınlığı ve kurulacak marinası ile süper zenginlerin dikkatini çeken Sazan Adası, bir zamanlar Majorka ve Kanarya Adaları’nın hitap ettiği jet sosyetenin yeni gözdesi olmaya aday.