(Soldan sağa) Hyundai Motor Group yönetim kurulu başkanı Chung Eui-sun, ABD Başkanı Donald Trump, Louisiana Valisi Jeff Landry ve Hyundai Motor Company CEO'su Jaehoon (Jay) Chang'ın izlediği konuşmasını 24 Mart 2025 tarihinde Washington, DC'deki Beyaz Saray'ın Roosevelt Odası'nda yapıyor. (Fotoğraf: Brendan SMIALOWSKI / AFP)
ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) birimleri, birkaç gün önce Georgia’daki Hyundai ve LG fabrikalarını basarak 300’ü Güney Koreli, 450 kişiyi gözaltına almıştı. Güney Kore hükümeti, gözaltına alınanların salıverilmesi için uğraşsa da şu ana kadar bir ilerleme kaydedilemedi.
Öte yandan baskınlar otomotiv devi Hyundai ile elektronik devi LG’nin ülkedeki milyarlarca dolarlık yatırım planını da riske attı.
Operasyonun Güney Kore’nin yeni cumhurbaşkanı Lee Jae-myung ile ABD Başkanı Donald Trump’ın işbirliği zirvesinden sadece iki hafta sonra gerçekleşmesi ise dikkat çekti.
Şirketler baskından önce ABD ile 350 milyar dolarlık bir ticaret anlaşması ve 150 milyar dolarlık doğrudan yatırımdan bahsediyorlardı. Ancak son gelişmelerin ardından LG Energy ve Hyundai Georgia’daki EV batarya tesisinin açılışını erteleme kararı aldı. Ayrıca Hyundai çalışanlarının tüm ABD seyahatlerini yasakladı.
Samsung Electronics de mayıs ayında, çalışanlarına ABD’ye yapılacak iş seyahatlerinde iki haftayı geçmeme zorunluluğu getirmişti.
Baskın sadece Güney Koreli şirketleri değil, işgücü açığını kapatmak için taşeronlara güvenen yabancı firmalar için de beklenmedik riskleri gözler önüne serdi.
Süreç üretim hedeflerine ulaşmak için pil teslimatlarına güvenen otomobil üreticileri için de risk yarattı.
Yuanta Menkul Kıymetler analisti Anna Lee, bir raporda, kurulum ve deneme üretimi sürecinde kilit yeteneklerin şirketten ayrılması nedeniyle 2026 yılından itibaren elektrikli araç pillerinin seri üretiminin imkansız hale geldiğini belirtti. Lee, çalışanlar için başka vize seçeneklerinin bulunmaması nedeniyle diplomatik çözümler nedeniyle en az bir yıllık bir gecikme beklediklerini belirtti.