Zadie Smith, Ian McEwan, Elif Şafak ve Hanif Kureishi’nin de aralarında bulunduğu 380 yazar ve sanatçı, yayımladıkları açık mektupla Gazze’de yaşananları “soykırım” olarak tanımladı. Mektupta, İsrail’in saldırılarının uluslararası hukuku ihlal ettiği vurgulanırken, derhal ateşkes ve sınırsız insani yardım çağrısı yapıldı.
Aralarında Zadie Smith, Ian McEwan, Hanif Kureishi, Elif Şafak ve Russell T Davies’in de aralarında bulunduğu yazarlar Gazze çağrısı yaptı. (Fotoğraflar: AFP)
Dünyaca ünlü yazarlar Zadie Smith, Ian McEwan, Hanif Kureishi, Elif Şafak ve Russell T Davies’in de aralarında bulunduğu 380 yazar ve sanatçı, Gazze’de yaşananları “soykırım” olarak nitelendiren ortak bir mektuba imza attı. İngiliz The Guardian gazetesinin haberine göre, kamuoyuna sunulan mektupta İsrail’e acil ateşkes çağrısı yapılırken, Gazze’ye sınırsız insani yardım girişine izin verilmesi istendi.
Aralarında William Dalrymple, Jeanette Winterson, Irvine Welsh, Brian Eno, Frank Cottrell-Boyce, Kate Mosse ve George Monbiot gibi isimlerin de bulunduğu imzacı grup, İsrail hükümetinin Gazze’deki askeri operasyonlarının artık insan hakları örgütleri ve uluslararası hukuk uzmanları tarafından “soykırım” olarak tanımlandığını vurguladı.
Mektupta, İsrail hükümet yetkilileri Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir’in kamuoyuna açık beyanlarının da “soykırımı açıkça teşvik eden” nitelikte olduğu ifade edildi. Amnesty International, Human Rights Watch ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi gibi kuruluşların da bu yönde tespitlerde bulunduğu hatırlatıldı.
Gazze’ye koşulsuz şekilde gıda ve sağlık yardımı sağlanması çağrısında bulunan yazarlar, aynı zamanda tüm İsrailli rehinelerin ve İsrail hapishanelerinde tutulan binlerce Filistinli mahkumun serbest bırakılmasını talep etti. Mektupta, İsrail hükümetinin ateşkese yanaşmaması durumunda uluslararası yaptırımların gündeme alınması gerektiği belirtildi.
Mektubun başında, Ekim 2023’te İsrail’in hava saldırısında hayatını kaybeden Filistinli şair Hiba Ebu Nada’nın “Dün Bir Yıldız Dedi Ki” adlı şiirine de yer verildi. Ebu Nada’nın dizeleri, Gazzeliler için hayal edilen kozmik bir sığınağı betimleyerek mektubun duygusal tonunu derinleştirdi.
İmzacılar, Gazze halkının “soyut bir savaşın soyut mağdurları olmadığını” vurgularken, “soykırım” kelimesinin bir slogan değil; hukuki, siyasi ve ahlaki bir sorumluluk olduğunu hatırlattı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin açıklamasına da yer verilen mektupta, “Devletler terimleri tartışadursun, İsrail Gazze’de hayatı acımasızca yok etmeye devam ediyor” denildi.
Mektupta ayrıca, 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırıların da savaş ve insanlığa karşı suçlar olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilerek, “Bugün Gazze’de olan biteni ‘soykırım’ diye adlandırmak da aynı derecede hakikidir” ifadesine yer verildi.
Yazarlar, antisemitizme, anti-İsrail ve anti-Filistin her türlü nefrete karşı durduklarını vurgularken, tüm Filistinli, İsrailli ve Yahudi halkların barış içinde yaşama hakkına sahip olduğunu dile getirdi. “Bu soykırım hepimizi ilgilendiriyor” denilen mektup şu sözlerle son buldu:
“Soykırım suçlarına tanıklık ediyor ve sessizliğimizle onlara onay vermeyi reddediyoruz.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
