Almanya’da yaklaşan federal seçimler öncesinde, Deutsche Bank analistleri en olası koalisyon senaryosunu CDU/CSU ile Şansölye Olaf Scholz’un Sosyal Demokrat Partisi (SPD) arasında şekillenecek bir ittifak olarak değerlendiriyor. Analistler, güçlü bir muhafazakâr hükümetin iş dünyası tarafından olumlu karşılanabileceğini belirtirken, yeni yönetimin mali politikada büyük reformlara gitmesinin pek olası görünmediğine dikkat çekiyor.
Deutsche Bank analistlerine göre, merkez partilerin anayasal çoğunluğu kazanamamasının ardından Almanya’da mali rejiminde ciddi değişim pek olası görünmüyor.
Yeşiller Partisi’nin desteğiyle CDU/CSU ve Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) parlamentoda koltukların yüzde 66’sından biraz azına sahip olduğuna işaret eden analistler, borç freni olarak bilinen ülkenin mali kuralları da dahil olmak üzere anayasal değişikliklerin aşırı solcu Die Linke veya aşırı sağcı AfD’nin desteğine bağlı olacağına dikkat çektiler.
Analistler, bu durumun Almanya’nın mali çerçevesinde belirleyici bir değişim olasılığını azalttığı için yatırımcılar tarafından olumsuz olarak görülebileceğini de ekliyor.
Commerzbank Research’tan Rainer Guntermann da yeni hükümetin önündeki en büyük engelin ancak Yeşiller’in desteği ile üçte iki çoğunluğa sahip olmaması olduğunu ve bunun da borç freninde reform yapılmasını zorlaştırdığını söyledi.
Guntermann, “Ve savunma için özel bir bütçe, orduya daha fazla para ayrılmasına karşı olan Sol’a büyük tavizler verilmeden muhtemelen mümkün olmayacaktır” dedi
Guntermann ayrıca, Almanya’nın borç frenini reforme etme çabalarındaki zorlukların ortasında Alman Bundlarının (devlet tahvili) destek bulmasını bekliyor, ancak risk duyarlılığının dengelenmesiyle getirilerin bu sabah konsolide olması muhtemel.
Alman Sanayi Federasyonu (BDI) yaptığı açıklamada, Almanya’nın yeni yönetiminin ülkenin rekabet gücünü yeniden tesis etmek için ekonomik bir dönüşüme öncülük etmesi ve inovasyonu teşvik etmesi gerektiğini söyledi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Federasyon, politika yapıcıların azalan sanayi üretimini ve Almanya’nın bir iş merkezi olarak zayıflayan konumunu dengelemek için ekonomik büyümeye öncelik vermeleri gerektiğini söyledi.
BDI yeni hükümetin odaklanması gereken dört temel önceliğin ana hatlarını çiziyor: rekabet gücünün arttırılması, inovasyonun teşvik edilmesi, devletin modernleştirilmesi ve Almanya’nın küresel konumunun güçlendirilmesi.
BDI, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin başlamasından bu yana artan enerji fiyatlarının düşürülmesini, şirket vergilerinin azaltılmasını ve bürokrasinin azaltılmasını öneriyor.