Birleşik Krallık’ın kamu yayıncısı BBC, bugün yayımladığı haberde, İngiliz iç istihbarat servisi MI5’ın, aşırı sağcı bir muhbirini korumak uğruna mahkemeye yalan beyanda bulunduğunu ortaya çıkardı. MI5 direktörünün BBC genel müdürünü arayıp haberin asılsız olduğunu iddia etmesine karşın araştırma yayımlandı. Bunun üzerine MI5, BBC’den ve mahkemelerden özür dileyip hata yaptığını kabul etti.
Journo’nun aktardığına göre; BBC muhabiri Daniel De Simone, bir ses kaydını da içeren bu araştırmasıyla ülkede kamu yararına bir tartışma başlattı. Demokrasilerde olması gerektiği gibi, İngiltere’de yayının ardından bir gözaltı, tutuklama, erişim engellemesi veya RTÜK tehdidi yaşanmadı.
Gazetecilerin de takdir ettiği bugünkü BBC manşetinin tam metnini şöyle:
BBC, kız arkadaşına palayla saldıran kadın düşmanı bir neo-Nazi devlet ajanını savunan MI5’ın bu sırada üç mahkemeye yalan söylediğini ortaya çıkardı.
Kurum, muhbirlerin kimliklerini doğrulamama ya da inkar etmeme politikasına bağlı kalacağını hâkimlere söyledi.
Oysa MI5, kamuoyunda sadece “Ajan X” olarak bilinen bir adam hakkında haber yapmamam için beni ikna etmeye çalışırken, kurumun bir yetkilisinin benimle yaptığı telefon görüşmelerinde adamın muhbir olduğu ifşa edilmişti.
Kurum, görüşmelerden birinin ses kaydı da dâhil olmak üzere bunun doğru olmadığını kanıtlayan delilleri ben mahkemeye sunana kadar agresif bir şekilde pozisyonunu korudu.
BBC bugün şunları kanıtlayabilecek durumda:
MI5 ilk olarak, hükûmetin Ajan X’in yanlış davranışlarını BBC’nin haber yapmasını engellemeye çalıştığı bir davada yalan söyledi ve yabancı uyruklu bu kişinin adını vermemizi yasaklamayı başardı.
Kurum daha sonra bu yalanı, muhbirin palalı saldırısına uğrayan Beth takma adlı kadının açtığı bir başka davada da tekrarladı.
Beth’in uzman mahkemenin kararına itiraz ettiği adlî incelemede bu yalan üçüncü kez dile getirildi.
Kız arkadaşına palayla saldırmaktan yargılanan “X” kod adlı ırkçı militanın İngiliz istihbarat servisi MI5 için muhbirlik yaptığını BBC ilk kez 2022’de ortaya çıkarmıştı. Kadına karşı şiddet davası yargıya yansırken MI5, muhbirinin kimliğinin gizli kalması için dava sürecine müdâhil olmuştu. Ajanın Birleşik Krallık vatandaşı olmadığı bildirilse de uyruğu açıklanmadı.
Üst düzey bir yetkili bana X’in bir ajan olduğunu söylemeye yasal olarak yetkili olduğunu söyledi. Yani MI5 ajanların kimliklerini doğrulamama veya reddetmeme politikasına bağlı kalmamıştı.
Ancak MI5 direktörü, BBC genel müdürünü arayarak kurumun Ajan X hakkındaki ilk haberine şüpheyle yaklaştı ve bu haberi “yanlış” olarak nitelendirdi.
Sonunda, daha önce benzeri görülmemiş bir itirafta bulunan istihbarat kurumu, BBC ve her üç mahkemeden de “kayıtsız şartsız özür” dileyerek yaşananları “ciddi bir hata” olarak nitelendirdi ve “MI5 tüm sorumluluğu üstleniyor” dedi.
Şimdi, X’in rolünü ifşa etmek için yasal olarak yetkilendirildiğini söylediği göz önüne alındığında, MI5 Direktörü Sir Ken McCallum’un üzerinde, bildiklerinin tamamını açıklaması yönünde bir baskı olacaktır.
Bu durum aynı zamanda MI5’ın mahkemeye sunduğu kanıtların güvenilirliği ve temel gizlilik politikalarından birinin sürdürülebilirliği konusunda da endişelere yol açıyor.
Bu haberin yayımlanmasından sonra yaptığı açıklamada Sir Ken, “Ajanların bizi korumaya devam edebilmeleri için onları ve kimliklerini kendilerine zarar verebilecek herkesten korumalıyız” dedi. Sir Ken, “Ajanların kullanılması, mevzuatla yönetilen ve sıkı bir şekilde denetlenen zor bir insan işidir” diye ekledi.
Beth’in davası şimdi, MI5’ın kendisini X’in taciz ve tehditlerinden koruyamayarak insan haklarını ihlal edip etmediğini araştıran uzman mahkemede yeniden görülecek. Mahkeme, kadının katılamayacağı kapalı oturumlarda delillerin dinlenmesinin yerinde olup olmadığını yeniden değerlendirecek.
Beth’in avukatlığını yapan İngiltere Kadın Adalet Merkezi’nden Kate Ellis BBC’ye şunları söyledi: “Bence bu durum MI5’ın şeffaflığı ve mahkemelere sunduğu kanıtlara güvenip güvenemeyeceğimiz konusunda hakiki endişeler doğuruyor.”
MI5’ın yalanını kanıtlamak, BBC’nin Yüksek Mahkeme’ye başvurarak “Tanık A” olarak bilinen MI5’da görevli bir müdür yardımcısının kurumsal tanık ifadesindeki yanlış kanıtları bildirmesinin ardından mümkün oldu.
Tanık A, açıklamasında, kurumun uzun süredir devam eden ajanların kimliğini ne doğrulama ne de reddetme yaklaşımını sürdürdüğünü belirtirken MI5 görevlisinin benimle yaptığı görüşmelere ilişkin yanlış bir açıklama yaptı.
Çarşamba günü Londra’daki Kraliyet Adalet Divanı’nda yapılan kısa duruşmada Yargıç Chamberlain ilgili MI5 kanıtlarının “yanlış/sahte” olduğunu bildirdi.
İçişleri Bakanı Yvette Cooper, MI5’ın mahkemelere nasıl yanlış kanıt sağladığını araştırmak üzere hükûmetin eski hukuk servisi başkanı Sir Jonathan Jones KC’yi “bağımsız dış denetçi” olarak atadı. Kendisinden ayrıca mahkemelere MI5 tarafından gelecekte doğru bilgi verilmesini sağlamak için gereken değişiklikleri tavsiye etmesi istendi.
X’in, kız arkadaşını nasıl terörize ettiğini 2022’de haberleştirmemizin ardından, o dönem gölge içişleri bakanı olan Bayan Cooper, “aile içi istismar gibi korkunç ve tehlikeli bir suçla” ilgili endişelerin MI5 tarafından ele alınış biçimini incelemek üzere vâkânın “bağımsız bir şekilde değerlendirilmesi” çağrısında bulunmuştu.
MI5, sahte kanıtlarla ilgili olarak disiplin cezasıyla sonuçlanabilecek bir iç soruşturma yürüttüğünü açıkladı.
Çarşamba günkü duruşmanın ardından, MI5 Direktörü Sir Ken McCallum’un 2021’in sonlarında BBC Genel Müdürü Tim Davie’yi arayarak BBC’nin Ajan X hakkında planladığı ilk haber hakkında şüphelerini dile getirdiğini artık bildirebiliriz. 2022’deki Yüksek Mahkeme delilleri arasına katılan Sir Ken’in kendi görüşme notları, planlanan haberimin “yanlış olduğu kadar pervasızca” olduğunu telefonda söylediğini gösteriyor.
BBC o dönemde de haberin arkasında durmuştu. Hükûmet bizi mahkemeye verdikten sonra bir yargıç, haberin çeşitli unsurlarının “doğru olup olmadığını” değerlendirdi. Uygun adımları attığımın ve haberin güvenilir bir kanıt temeline sahip olduğunun “kolayca” anlaşıldığına karar verildi.
Çarşamba günü mahkemede hükûmeti temsil eden Sir James Eadie KC, MI5’ın iç disiplin sürecinin “konunun ne kadar ciddiye alındığını gösterdiğini” söyledi. Nisan ayında mahkemeye disiplin süreci konusunda en güncel bilgileri sunacaklarını da ekledi. Sir James ise disiplin sürecinin ilgili kişiler için öneminin “oldukça açık” olduğunu belirtti.
Bu arada BBC, MI5 tarafından herhangi bir resmî açıklama yapılmamasını sorguluyor. BBC bugün yaptığı yasal başvurularda mahkemeyi bu “ciddi ihlalin gerektiği gibi soruşturulmasını” ve soruşturma sonuçlarının kamuya açıklanmasını sağlamak üzere ilave adımlar atmaya davet etti.
MI5’in yalan ifadelerinin ortaya çıkması, hâkimlerin bu kurumun kanıtlarına büyük ağırlık ve itibar tanımak zorunda olduğu diğer mahkeme süreçlerinde de güvenilirliğine zarar verecek.
Bu davalar sık sık Beth gibi kadınlar, yakınları saldırılarda öldürülenler ve Birleşik Krallık vatandaşlıkları ellerinden alınan kişiler de dâhil olmak üzere en çok etkilenenlere bile kapalı olan gizli duruşmalarla görülüyor.
İstihbarat kurumu, mahkemeye çarşamba günü yaptığı başvurularda, “MI5’in taşıdığı özel sorumlulukların bilincinde” olduğunu ve mahkemelerin “sunulan kanıtlara tamamen güvenebilmesi gerektiğini” ifade ederek sorunu kabullendi.
MI5, kimlik gizleme politikasının ulusal güvenliği korumak ve ajanları güvende tutmak için gerekli olduğunu savunuyor. Ancak BBC’nin ifşaatı, bu politikanın kullanılma biçimine ilişkin endişeleri artırabilir. Zira ajanların görevlerini kötüye kullandıklarında ya da suç işlediklerinde dahi sorumlu tutulmaları bu şekilde engellenebiliyor.
Üst düzey MI5 yetkilisi bana ilgili kişinin muhbir olduğunun kamuoyuna açıklanmasına hukuken izin verildiğini söyledi. Bu, kararın hukuk müşavirleri ve MI5’daki diğer üst düzey isimler tarafından imzalandığı anlamına geliyor. Gizlilik politikası bir vakada rafa kaldırılırsa İçişleri Bakanlığı ve Kabine Ofisi’nin de bilgilendirilmesi gerekiyor.
Çarşamba günkü duruşmanın ardından bir hükûmet sözcüsü şu açıklamayı yaptı: “Bakanlara ve devlet memurlarına kurumların özel açıklamaları konusunda rutin olarak danışılmaz ve bu olayda da danışılmadı.”
Bu arada İçişleri Bakanı Yvette Cooper, Parlamento’ya yaptığı yazılı açıklamada, “mahkemeye yanlış bilgi vermenin açıkça çok ciddi bir mesele olduğunu” ancak hükûmetin “bireylerin Birleşik Krallık istihbarat teşkilatları adına faaliyet gösterip göstermediğine ilişkin iddiaları ne doğrulama ne de yalanlama ilkesini sürdürdüğünü ve desteklediğini” söyledi.
MI5 direktör yardımcısı Tanık A, mahkemeye verdiği yeni ifadesinde, yanlış ifade verdiği için “içtenlikle” özür dilediğini belirtti. Yanlış bilginin o sırada “dürüstçe” sahip olduğu ve kendisine “verilen bilgileri doğru bir şekilde yansıtan inancı yansıttığını” ekledi.
Not: Daniel De Simone’nin bu haberi, ilk kez BBC’nin web sitesinde 12 Şubat 2025’te yayımlandı. Türkçe çevirisi ve ara başlıklar Journo’ya aittir.