DEM Parti grubuna giderek el sıkan, ardından Abdullah Öcalan'ın 'umut hakkı'ndan bahsederek Meclis'te konuşma yapması çağrısında bulunan MHP lideri Devlet Bahçeli, sonraki süreç için AKP'nin adım atmasını beklediğini söylemiş. Ufuk Uras'ın aktardığına göre Bahçeli, "Bizim 50 vekilimiz var, çoğunluk AK Parti’de, onların adım atması gerekiyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi Saray'da ağırladı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ekim ayı başında Meclis’te yaptığı konuşmada Abdullah Öcalan’ın DEM Parti grubunda konuşması ve umut hakkından da yaralanması çağrısında bulunmuştu. Bahçeli, sonraki konuşmalarında da ‘yeni çözüm süreci’ tartışmalarını başlatan bu sözlerinin arkasında durduğunu söylemişti. Bahçeli’nin sözlerine destek veren ÖDP’nin kurucularından Ufuk Uras, geçtiğimiz günlerde Bahçeli’yle görüşmüştü.
T24 yazarı Tolga Şardan’a açıklamalarda bulunan Ufuk Uras, görüşmeyle ilgili şunları söyledi: “Ben ‘Bu konuda her türlü katkı sunmaya hazırız’ derken, o da kendi serüvenini anlattı. ‘1 Ekim’de Sayın Erdoğan bu meseleyi, yani ‘Türk-Kürt kardeşliği meselesi nasıl formüle edilirse, küresel güçlere bırakmayalım, kendimiz ele alalım’ dedi ama nasıl formüle edelim konusunu kendime sordum’ dedi. Bahçeli, ‘İlk adım olarak DEM grubunda el sıktım, bir vefat varmış, taziye dileklerinde bulundum’ dedi. ‘Ama bizim 50 milletvekilimiz var, AK Parti çoğunlukta, bundan sonrası onların adım atması gerekiyor’ dedi, özeti bu.”
Ufuk Uras, “Hem AKP içinden hem de içinde siyaset yaptığınız sosyalist gruplardan sizin hareketiniz ile ilgili eleştiriler oldu. Tepkileri öngördünüz mü?” sorusu üzerine de şunları söyledi:
“Hayır, ben daha çok hemen hemen her kesimden ve sokaktan inanılmaz destek gördüm. Türkiye’de barış olsun demek, ‘AKP sözcülüğü’ demek kadar AKP propagandası olamaz. Çünkü biz 40 yıldır barış mücadelesi içindeyiz. (…)
Ama AK Parti ile ilgili söylediğiniz meseleden ben bir başka sonuç çıkarıyorum. Bir bilgiye dayanmıyor ama Külliye’deki yapılanmayla AK Parti milletvekillerinin arasında belli ki yeterince bir organik temas da yok. Dolayısıyla, ben değil bırakınız, bu kişisel itirazları psikolojik olarak anlıyorum.
Burada bir devlet aklı varsa, ki var görünüyor; tarih boyunca işte bugün gazeteciler panelinde de gördüğünüz gibi “devlet akılsız olacağına, devlet aklı olması daha iyidir.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
