Opera temsilinde bir kadını taciz etmekten 1 yıl 8 ay hapse mahkum edilen Hacı Bayram Veli Üniversitesi Finansal Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Afşin Şahin hakkında daha önce benzer suçtan soruşturma yapıldığı ortaya çıktı.
Hacı Bayram Veli Üniversitesi Finansal Bilimler Fakültesi profesörü Afşin Şahin’in, 2022 yılında Tosca isimli operanın temsili sırasında S.B. isimli bir kadını taciz etmekten yargılandığı ortaya çıktı.
Ankara 72. Asliye Ceza Mahkemesi, “Yoğun bir iş hayatım var, dikkatsizce başka koltuğa oturdum” diyerek savunma yapan Şahin’i “sarkıntılık yapmak suretiyle cinsel taciz” suçundan 1 yıl 8 ay hapse mahkum etti.
Şahin hakkında daha önce de benzer suçtan soruşturma açılarak takipsizlik kararı verildiği öğrenildi. Öte yandan S.B.’yi tacizden cezası ertelenen Şahin, fakültedeki görevine devam ediyor.
T24’ün ulaştığı dosyaya göre, dava konusu olay 6 Mart 2023 tarihinde yaşandı. S.B. isimli kadın Ankara Devlet Opera ve Bale Salonu’ndaki Tosca isimli operanın temsilini izlemeye gitti. Satın aldığı bilete ait koltuğa oturan kadının yanına oyunun başlamasına çok kısa bir süre kala Afşin Şahin oturdu. Temsil başladıktan bir müddet sonra Afşin Şahin, S.B.’yi taciz etti. Bunun üzerine S.B. ayağa kalkarak “Manyak herif ne yapıyorsun?” diyerek bağırdı.
Panikleyen Şahin, koşar adım salondan çıktı. Peşinden hızla çıkan S.B., durumu dışarıdaki görevlilere aktardı. S.B’yi taciz eden kişiyi tespit eden görevliler, bu kişinin biletine tahsisli olan koltuk yerine başka bir koltuğa oturduğunu belirledi. Yaşadıklarının ardından S.B., kendisini taciz eden kişi hakkında şikayetçi oldu. Başlatılan soruşturma kapsamında S.B.’yi taciz eden kişinin Hacı Bayram Veli Üniversitesi Finansal Bilimler Fakültesi profesörü Afşin Şahin olduğu belirlendi. Ankara Başsavcılığı da Şahin hakkında Haziran 2023’te “sarkıntılık yapmak suretiyle cinsel taciz” iddiasıyla 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.
Dava Ankara 72. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada ifade veren Şahin, suçlamaları kabul etmedi ancak bilet aldığı koltuğa neden oturmadığını da açıklayamadı. Şahin ifadesinde “Bahsedilen gösteriyi izlemek için o salona gittim ancak bilet aldığım koltuğa oturmadım, bileti en ön sıradan almıştım fakat salona girdiğimde rastgele bir yere oturdum ancak müştekiyi hiç görmedim, karakolda görüntülerim gösterildi, o kişi benim ayrıca bahsedilen koltuğun ödemesi benim kredi kartımla yapılmıştır. Bunlara cevap verdim fakat yoğun bir iş hayatım var, dikkatsizce bir koltuğa oturdum. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
Yapılan yargılama sonucunda Mahkeme, Afşin Şahin’i “sarkıntılık yapmak suretiyle cinsel taciz” suçundan 1 yıl 8 ay hapse mahkum ederek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Mahkemenin gerekçeli kararında, daha önce Şahin ile tanışıklığı ve husumeti olmayan S.B.’nin gerçek dışı bir beyanda bulunması için somut bir sebebinin olmadığı belirtilerek, yine tanışıklığı olmayan tanıkların da mağdur S.B.’nin beyanını destekler nitelikte beyanda bulundukları belirtildi.
Kararda şöyle denildi:
“Her ne kadar akademisyen olduğunu bildiren sanığın böyle bir suçu işlemeyeceği yönünde savunma yapılmış ise de yine benzer şekilde akademisyen olan sanığın temsil izlemek için girdiği salonda tanıklar tarafından ayrı ayrı uyarılmasına rağmen iki defa yanlış koltuğa oturmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, sanığın bu gösteri için iki defa yanlış koltukta ve her defasında bir kadının yanına oturduğu, olay tarihinde orada olduğuna ilişkin dosya içerisindeki görüntü izleme tutanağı ve sanığın biletin sahibi olduğuna yönelik kredi kartı kayıtlarının örneği dikkate alındığında yine sanığın olay yerinde olduğuna yönelik olay anlatımına göre, eylemi sanığın gerçekleştirdiği hususunda bir şüphenin kalmadığı, böyle bir eylemin gerçekleşip gerçekleşmediği bakımından ise yukarıda açıklanan gerekçelerle mağdur ve tanıklar anlatımının yeterli vicdani kanı ve hukuki anlamda somut delil niteliğinde olduğu yine sanığın UYAP sisteminden yapılan incelemelerde benzer suçtan kapalı dosyasının varlığı dikkate alındığında eylemi gerçekleştirmeye eğilimli olduğu, olay meydana geldikten sonra ise hızla olay yerini terk ettiği anlaşılmakla atılı suçu işlediği sabit kabul edilmiştir.”