1970’LERİN ikinci yarısından 1990’ların ortalarına kadar İtalya futbolunda kullanılan bir taktik; İtalyan tarzı oyun…
Bu sistemin tanıtımı, o dönemde Torino ve Juventus’un teknik direktörü olan Luigi Radice ve Giovanni Trapattoni’ye atfedilmiştir.
Taktik, Trapattoni yönetimindeki Juventus’un, üç sezon UEFA müsabakalarını kazanarak Avrupa Üçlemesi’ne ulaşan tarihteki ilk kulüp olmasıyla en yüksek sportif seviyeye ulaşmıştır ve 1985’te, beş yıl önce yeniden yapılandırıldığından bu yana Kıtalararası Kupa’yı kazanan ilk Avrupa takımı olarak dünya şampiyonu olmuştur.
Ayrıca Enzo Bearzot yönetimindeki İtalya millî takımı, 1938’en bu yana ilk kez FIFA Dünya Kupası’nı kazanmıştır ve bu başarıda Blocco-Juve’nin önemi bir katkısı olmuştur.
TARİHÇE
Avrupa’da total futbolu herkes oynayamıyordu. Bu yüzden revaçta olan iki sistem vardı. Brezilya’nın 4-1-3-2’si ve Zona Mista (3-5-2)…
Zona Mista aslında çok uzun yıllar sonra Türk Futbol tarihini de değiştirecek olan bir sistemin ilham alındığı birkaç sistemden biridir (Fatih Terim’in oynattığı futbol mesela).
Zona Mista total futbolun panzehiriydi. Bu oyun 3-2-3-2 gibi duran, ama aslında asimetrik bir düzende sahaya yayılan Catenaccio’nun biraz farklılaşmış versiyonuydu. En büyük kullanıcısı Giovanni Trapattoni’ydi. Bu sistem ile 8 şampiyonluk 3 Şampiyon Kulüpler Kupası, 2 Uefa Kupası kazandı. Dahası İtalya’ya 1982 Dünya Kupasını getirdi. Dünya iki farklı sistemin savaşına tanıklık ediyordu.
Üzücü not : 1975-76 sezonunda Torino Superga faciasından tam 27 sene sonra şampiyon oldu ve bunu Zona Mista ile yaptı.
Latin dünyasında ise 1970’den beri şampiyon olamayan Brezilya bu alandaki liderliğini Arjantin’e kaptırmıştı. Çünkü, en başından beri oynadığı Avrupai futbol için uygun oyuncular yetiştirmeye başlamışlardı. 1978’de kazanılan şampiyonluk sonrası Menotti, Maradona’yı 1982’de kadroya aldı ama gruptan çıkamadılar (İtalya ve Brezilya vardı grupta) 82’de İtalya’nın (Zona Mista) kazandığı Dünya Kupası sonrası Arjantin köklü bir değişikliğe gitmesi gerektiğini fark etti.
