Kobanê Davası, bugünkü duruşmayla devam etti. Selahattin Demirtaş, SEGBİS'le bağlandığı duruşmadaki savunmasında, "Bu dava ile Kürtlere, Gezi ile Türklere bir hat çiziliyor" dedi.
Selahattin Demirtaş, Kobane Davası'nda savunmasına devam ediyor. (FOTOĞRAF: İLYAS AKENGİN / AFP)
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobanê Davası, bugünkü duruşmasıyla devam etti. Dava, IŞİD’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşılık 6-8 Ekim 2014 tarihinde gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek açılmıştı.
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, SEGBİS’le bağlandığı duruşmada esasa karşı savunmasına sekizinci gününde de devam etti. Gazete Duvar’ın aktardığına göre, Demirtaş savunmasında özetle şunları söyledi:
“Kobanê ve Gezi davası çok kritik. İkinci cumhuriyet bu dava vesilesiyle kuruluyor. Bu dava ile Kürtlere, Gezi ile Türklere bir hat çiziliyor. Türksen övün, değilsen itaat et. Bu dava o davadır. Kurulmak istenen devlet budur. Bu bir siyasi mücadeledir. O duruma getirirler mi, göreceğiz. Erdoğan neden razıdır? Çünkü Erdoğan 15 Temmuz’da gideceğini anladı. İstihbarat ve raporlar onu gösteriyor.
O dönem en sert muhalefet yapan Bahçeli’ydi. Darbe ile ortaya çıkan fırsatı gördü Bahçeli. Devlet Fethullahçılara bir tuzak kurmuş, darbeden haberi yok görüntüsü vermiştir. Ama önceden her şey hazırdır. Fettullahçılar da zannettiler ki hep birlikte darbe yapacaklar, Türkiye’nin her yerinde ordu tanklarla çıkacak. Bir baktılar kendileri tek çıkmış. Boğaz köprüsünün bir tarafını kapatmışlar, diğer tarafı kapatacaklar gelmemiş. CNN Türk’e bir grup gitmiş, diğer kanallara gidecek olanlar gitmemiş. Tuzağa düşürdüler.
1940’larda başlayan ırkçı hareket 2016’da muradına erer ve devleti yönetir. Gezi davası ile Türklere Kobane davası ile Kürtlere sokağa çıkmayın mesajı vermiştir. Sokak olmayınca faşizmin önünde engel kalmamıştır. Muhalefet aciz. Her fırsatı kaçırmıştır. Seçim zaferini altın tepsi ile sunmuştur.
Bahçeli-Erdoğan İttifakı darbe ile başlamadı. 7 Haziran’dan birkaç gün önce başladı ama aslen 7 Haziran gecesidir. Fethullah Gülen Cemaatine karşı da değil Kürtlerin siyasette yükselişine karşıdır. Koşulsuz şartsız da değildir bu ittifak. Ülkücü güç, Kürtlere karşı siyasal İslamla devletin gücü haline gelmişlerdir.
70 yıldır ilk defa yakaladıkları bu gücü nasıl bıraksınlar? Gerekirse AYM dinlenmeyecek, hiçbir şey dinlenmeyecek. Farkettiyseniz ne derse Erdoğan onaylıyor. Bu Cumhur İttifakı değildir, MHP’dir. Yargıtay’ı da onlar tutmuş durumdadır. Bakın, Yargıtay kararlarını MHP başkan yardımcılarının tweetlerinden okuyabilirsiniz. Önce onlar tweet atar, sonra Yargıtay karar verir.
İkinci Cumhuriyet’in ideolojik hattı bu dava üzerinden kurulmaya çalışıyor. Bu dava ile Kürtler üzerinden, Gezi Davası ile de sosyalistler üzerinden İkinci Cumhuriyetin ideolojik hattı kurulmaya çalışılıyor. Bu dava uzatılmaya çalışıyor ama aslında iki cümledir. Bu dava ‘Türksen övün, değilsen biat et’ davasıdır.
Bahçeli benim üzerimden Kürtleri terörist ilan ediyor. Sorosçu Kavala, terörist Demirtaş. Atadedeler örgütüne üye hakim doğrudan Bahçeli tarafından atandı bu davaya. Devlet şu an MHP’dir. Artık devleti MHP yönetiyor. Sadece Yargıtay’a bakarak bunu görebiliriz. Bir daireyi tutup bütün herkese ayar veriyorlar. Birçok adliyede MHP’li mafyalar terör estiriyor.
Türkiye’de ortalama bir demokratın Kürtlerle ileri seviye teması, ‘Benim de Kürt arkadaşım var. Bizim bakkal Kürttür’ şeklindedir. Hakimler Kürtlerin tarihini bilmiyor. Kürdistan hala sürgün yerdir. ‘Seni Hakkari’ye sürerim’ diyor. ‘Bodrum’a sürerim’ diyeni duydun mu? Kürdistan ötekidir. Sürgün yeridir. Türkiye aydınının en büyük trajedisi budur.
Artık gerekçeli kararınızı yazacaksınız. Biz size çok yardımcı olduk. Ama cezasını nasıl yazacaksınız? Yazamazsınız. ‘Dosyayı Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’a havalesine..’ deyin. ‘Gerekçeli karar yazdınız bari cezasını da yaz’ deyin ona…”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
