Bakan Hakan Fidan’dan çarpıcı itiraf: AB, gençlerimiz orada kalır diye vize vermiyor

Vize konusunu değerlendiren Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, AB'yi eleştirirken gençlerin Türkiye'de umudunun kalmadığını da itiraf etti: "AB, gençlerinizin gittiği zaman orada kalacağını düşünüyor."

  • ü
  • 19 Kasım 2025
  • ü
  • Politika

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, vize sorunu hakkında yaptığı açıklamada, temel nedenin Avrupa Birliği’nin (AB) “Türk gençleri ülkemizde kalır” endişesi olduğunu söyledi. Fidan, “Avrupalılar ‘Müslüman istemiyoruz’ diyemedikleri için örtülü uygulamalar getiriyor” iddiasında bulundu.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AKP Samsun Milletvekili Mehmet Muş’un başkanlığında Dışişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2026 yılı bütçelerini görüşmek üzere toplandı.

Vize konusuna değinen Bakan Fidan, Fidan, AB’nin tutumunu değerlendirirken gençlerin Türkiye’de umudunun kalmadığını da itiraf etti. Firan şunları söyledi:

“İki sebepten dolayı; gençlerinizin gittiği zaman orada kalacağını düşünüyor. Kendi içerisindeki göç meselesi inanılmaz derecede içerideki siyasi denklemi değiştiren bir husus olmuş… Şimdi Avrupalı ‘modern’ olduğu için ‘ben Müslüman istemiyorum’ diyemiyor… Onun için adı konmamış örtülü birtakım uygulamalar getirebiliyor. Biz bunları arazide bire bir üstüne giderek Avrupalı muhataplarla bir yere getirmeye çalışıyoruz. Ama burada tabii ki sürecin olması gereken aşaması vize serbestisi aşaması olmalıymış… Avrupa da bunun bilincinde ama kimlik politikasından dolayı belli konuları askıya almış durumda.”

‘BUNLARIN HEPSİNE TURİST DENİYOR’

“Türkiye’ye her yıl 60 milyondan fazla insan geliyor. Bunların hepsine turist deniyor. Bu gelen insanların birçoğu vize uygulamasıyla geliyor. Ama biz de vize verirken açıkçası bizden vize isteyen ülkeleri perspektifiyle yaklaşıyoruz. Yani diyelim adam hasta getirmek istiyorum diyor. Gelirken gerçekten hasta, hasta diye mi geliyor yoksa burada başka bir şekilde mi olacak? Çok fazla detaylı konular var. Bu vize meselesi önemli.” ifadelerini kullandı.

‘HANGİ ÜLKEYE GİTSEK KAPILAR YÜZÜMÜZE KAPANIYOR’

Avrupa Birliği’nden vize almaya ve pasaportun itibarsızlaşmasına yönelik sorulara ise Bakan Fidan, şunları söyledi:

“Genel ifadelerle ‘bütün kapılar yüzümüze kapanıyor’ gibi bir yaklaşım var. Şimdi bir bulutu dağıtalım. Şöyle bir şey var; bir tane kapı var vize ile ilgili o da AB kapısı. Gittiğiniz 27 ülkenin hepsi AB’ye üye. Bu ülkelerin kendilerinin inisiyatifi yok. Hepsi ortak veri tabanında, ortak kriterlerle, ortak kontrol mekanizmalarıyla ve kotalarla size bize veriyorlar. Dolayısıyla ‘biz hangi ülkeye gitsek yüzümüze kapılar kapanıyor pasaportumuz itibarsızlaştı’ ifadesi biraz buradan abartmaya doğru oluyor. Burada böyle bir şey yok. 27 ülke aslında bir tane ülke olmuş. Bir ülke size sınırlama getiriyor.

“AVRUPALILAR ‘MÜSLÜMAN İSTEMİYORUZ’ DİYEMİYORLAR”

İki sebepten dolayı gençlerinizin gittiği zaman orada kalacağını düşünüyor. Neden öyle düşünüyor? Kendi içerisindeki göç meselesi inanılmaz derecede içerideki siyasi denklemi değiştiren bir husus olmuş. Siyasi yapılar, hükümetler sırf bu meseleden dolayı değişiyor. Aşırı sağın yükselmesini göçmen hareketliliğine bağlanmışlar. Özellikle Müslüman göçmen hareketliliğiyle belli Müslüman ülkelerden göç almasına. Şimdi Avrupalı ‘modern’ olduğu için ‘ben Müslüman istemiyorum’ diyemiyor. Belli ülkelere açıktan zikredemiyor. Onun için adı konmamış örtülü bir takım uygulamalar getirebiliyor. Ama burada tabii ki sürecin bu kadar karşılıklı bağımlılık geliştirdikten sonra olması gereken aşaması vize serbestisi aşaması olmalıymış. Yani 230 milyar euroluk karşılıklı ticaretiniz var ve bu ticareti beraber yapıyorsunuz. Onun dışında inanılmaz bir sosyal hareketlilik var, öğrenci hareketliliği var, iş adamı hareketliliği var. Orada yaşayan Türkler var. Bu hareketliliği mümkün kılacak tek şey vize serbestisi. Avrupa da bunun bilincinde ama kimlik politikasından dolayı belli konuları askıya almış durumda.”

‘2007’DE BU İRADE DONDURULDU’

Avrupa Birliği üyeliğine ilişkin ise Bakan Fidan, “Avrupa Birliği fasılları aştığı zaman bizi fasıllardaki kriterler üzerinden değerlendirmesi kadar normal bir şey yok. Fasıl açar der ki; ‘senin şuran hatalı şunu düzelt, şuran hatalı bunu düzelt veya bunları beraber götürelim’. Fakat bu irade yok. Yani 2007’de bu irade donduruldu. Lütfen bunu anlayalım. Müslüman bir ülkeyi kendi içlerine almama konusunda bir irade ortaya koydular Avrupa’nın iki itici gücü; Fransa ve Almanya. Yani bizimle biten bir konu değil. Almak isteyen adamların öyle bir iradesi yok. Yani AB almak istediği zaman yürümeyecek bir süreç yok.” ifadelerine yer verdi.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

‘BU PARA NEDİR DİYE SORDUM’

Bakan Hakan Fidan, konuşmasına ilk olarak özel kalem bütçesinin yüksek olduğuna yönelik eleştirilere de yanıt verdi. Danışmanlarından bilgi aldığını ve konuya hassasiyet gösterdiğini belirten Fidan, ” ‘Bu para nedir’ diye sordum. Şimdi önerge ile de değiştireceğiz. ‘Yapılacak NATO zirvesinin parasını nereye koyalım’ demişler. Özel kaleme eklemişler. Antalya Diplomasi Forumunu da oraya koymuşlar. Bu paralar oraya ait para. Bunu orada görmek istemediğimi Protokol Genel Müdürlüğü’ne eklemelerini söyledim. O kadar parayla zaten bir işimiz yok. Parayla bir işimiz yok” dedi.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER