Özel’den Erdoğan’a 28 Şubat göndermesi: 2 bin 200 yıl beni öyle motive ediyor

CHP lideri Özgür Özel, "Allah Akın Gürlek'ten gani gani razı olsun. Ben bu davanın hukuki değil siyasi olduğunu dünkü iddianame kadar iyi anlatamazdım. Siyasi zeminde mücadelemizi sürdüreceğiz, hukuki zeminde sizi zaten perişan edeceğiz" dedi.

  • ü
  • 12 Kasım 2025
  • ü
  • Politika

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB hakkında yürütülen soruşturma kapsamında dün kamuoyuyla paylaşılan iddianamenin ardından CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret etti.

İmamoğlu’nu ziyaret eden Özel, Silivri önünde açıklamalarda bulundu.

Özel’in açıklamasından satır başları şöyle:

“Uzun süredir beklediğimiz, bir türlü yazılamayan yazılamadığı için parçalara ayrılmaya çalışılan ve bir kez Cumhurbaşkanı’na ‘ahtapot’ dedirttik diye bunun için de ahtapotu ispat etmeliyiz baskısının yapıldığı ve yazıldığı andan itibaren de hepinizin de gördüğü şekilde tel tel dökülen bir iddianamenin ertesi gününde buradayız.

Diğer taraftan bir diğer iddianame uzun süredir tensip zaptı bekliyordu. Dün tensip zaptı ile birlikte sevgili Ahmet Özer serbest kaldı. Bu çok uzun süredir aldığımız tek iyi haberdi. Bundan dolayı elbette mutluyuz ama onun dışında örneğin 4 yılla yargılanan Zeydan Karalar 12 yıl önce iddia edilen suç, suç iddiası Adana’da kendisi örgüte dahil değil ama onu dahi bırakmadılar. Dedikleri cezayı alsa içeride yattığı yetecek ama onu dahi tensip zaptıyla bırakmadılar. Beşiktaş iddianamesindeki herkes yeterince yatmıştır, deliller toplanmıştır.

Biz de bugün akşam yapacağımız mitingimizi bu yasaya, bu mateme, bu acıya uygun bir vakar içinde ve uygun bir atmosferde gerçekleştirmek üzere zaten arkadaşlarımıza talimatlarımızı vermiştik. Müziksiz, şehitlerimizin anılacağı, acının paylaşılacağı ve içinde bulunan bu zorlu durumdaki dayanışmanın bir kez daha gösterileceği bir sürecin içinde olacağız.

‘HATALARLA DOLU BİR İDDİANAME İLE KARŞI KARŞIYAYIZ’

19 Mart Sivil Darbesi’nin iddianamesi nihayet 237 gün sonra yazıldı ve 3 bin 900 sayfa hatalarla, çelişkilerle, hepinizin gördüğü iki ayrı kişinin apayrı suçlardan aynı ifadeyi kes-kopyala-yapıştırla verdiği ya da verdiği iddia edilen hatalarla dolu bir iddianameyle karşı karşıyayız. İddianameyle ilgili akşam mitingde de konuşacağız ama 969 kez hatırladığım kadarıyla, 691 kez öyleymiş, -muşlar, muşlar, 546 kez ‘duydum’, 499 kez ‘olabilir’, 235 kez ‘düşünüyorum’. 9 defa da ‘öyle hissettim’ ifadelerinin yer aldığı bir iddianameyle karşı karşıyayız.

‘EKREM BAŞKAN SEÇİM KAZANMAKLA SUÇLANIYOR’

Ekrem Başkanımız seçim kazanmaktan suçlanıyor. Cumhurbaşkanı adayı olmaya niyet etmekten suçlanıyor. Cumhuriyet Halk Partisi Kurultayı’ndan alıntılar yapıyorlar. İlerleyen günlerde çokça göreceğiz bunları. Örneğin Manisalı arkadaşların rahmetli Ferdi Zeyrek’in ve arkadaşlarımızın astığı ‘ÖZGÜR GELECEK’ pankartının kazanacaklarından emindiler. Çünkü kurultayda ‘şunu yaptılar, bunu yaptılar’ diye yazılmış. Ya da hep bir ağızdan koca tribünlerin ‘Güzel günler göreceğiz arkadaşlar’ bu seçimi kazanacaklarını sonra da ‘Türkiye’de iktidarı değiştireceklerini’ ve ‘bunun kendileri için güzel günler olacağını örgütün birbirini motive etmek için kullandığı şarkı’ diye ifade etmeye çalışan bir kara mizah durumundan karşı karşıyayız arkadaşlar.

Aynı suçtan mahkeme açmaya yönelik bir sürü saçma sapan çabayla karşı karşıyayız. Benim her zaman söylediğim bir hususu burada söyleyeyim. Bu iddianame aynen şunu ortaya koymuştur arkadaşlar. Bir cinayet iddiası var. Diyor ki bir gizli tanık ya da bir iftiracı; Ekrem Başkan cinayet işledi. Ortada silah yok. Boş mermi kovanları yok. İşin kötüsü öldürülen kişinin cesedi, cenazesi yok. Yani ben duydum. Öyle biliyorum. Rüşvet almışlardır. Kim vermiş? Nerede vermiş? Ne kadar vermiş? Haniymiş?

‘AKIN GÜRLEK DENEN KİŞİ’

Akın Gürlek denen kişi, ben hitabı iddianameden öğrendim. Öyle bizden ‘Özgür Özel denen kişi’ diye bahsediyor ya. Akın Gürlek denen kişi. Yani siz şimdi şey diye düşünebilirsiniz. ‘Allah Allah Genel Başkan kimseye böyle demez.’ Diyene diyoruz. Akın Gürlek isimli şahıs. Akın Gürlek denen kişi demişti ki 2 Eylül günü beyanla kimseyi tutmuyorum.

‘Beyan var ama bunu delillendiriyoruz’. Kadriye Kasapoğlu’nun içeride tutulmasına ilişkin ne delilin var senin? Biraz önce saydığım isimlerin hangisinde ne delil var? Aksine hiç kimsede delil yok. Öyle bir nokta ki somut bir delil ortaya konulabilmiş değil. Konulan yer var. İftiracıların iftiracı olmaya zorlandıkları noktada bir iki delilimsi şey var.

AK Parti döneminde vatandaşın hayır işleme özgürlüğü kalmadı. Geçmişteki paraları açıklayamayanlar şimdi çıkmışlar bize delikli kuruş bulamamışken iftira atmaya devam ediyorlar. Bugünkü ziyaretimi şahsınızın talebi üzerine yaptım. Birbirlerinin gözüne bakamayacaklar demiştiniz.

Hepsinin kuru iftira olduğu, ispatlanamadığı ortaya çıktı. Şu kadar insaf, vicdan varsa bu kirli dilden vazgeçilsin. Arkadaşlarımızın tamamının tutuksuz yargılanması gerekmektedir. Delilleri topladın, iddianameye yazdın. Bu vakitten sonra Ekrem Başkan’ın kaçma şüphesi mi var? Bırak kaçsın, kurtulursun. Yoksa indirecek seni o koltuktan. Kaçsa kurtulursun.

ERDOĞAN’A 28 ŞUBAT GÖNDERMESİ

28 Şubat bin yıl sürecek denildiğinde bu seni nasıl motive ettiyse bu 2 bin 200 yıl da beni öyle motive ediyor, seninle ona göre mücadele edeceğim.

Allah Akın Gürlek’ten gani gani razı olsun. Ben bu davanın hukuki değil siyasi olduğunu dünkü iddianame kadar iyi anlatamazdım. Siyasi zeminde mücadelemizi sürdüreceğiz, hukuki zeminde sizi zaten perişan edeceğiz.

Ekrem Başkan’ımın özel mesajıdır. Bu saçma sapan, duyuma dayalı iftira ve iddiaların hepsini teker teker çürütmek üzere gün sayıyorum diyor.

Erdoğan da suç üstü yakalandı. Ahtapot ve kolları olduğunu söylüyordu. Ben de ona ahtapotu ve kollarını göstermiştim, o günden beri söylemiyordu biliyorsunuz. Gizlilik var. Yargı ile yürütme arasında kuvvetler ayrılığı var, biliyorsunuz. Erdoğan’a gizli soruşturma hakkında ayrıntılı bilgi veren savcı ya da savcıya nasıl bir iddianame istediğini söyleyen yürütmenin başı. Bir hukuk devletinde buna ne denilebilir?

Hani ahtapotun kolları bütün Türkiye’ye uzanıyordu? Şey yazmışlar; İstanbul’un her tarafına uzanıyor. Baştan aşağı iddianame bir partiye, kişiye husumet duyulduğunu gösteren bir evraktan ibaret.

Erdoğan, Türk siyasetinin görüp görebileceği en küfürbaz figür. Burada Sayın Bahçeli ile Erdoğan’ın birbirine söylediği lafları söylesem yüzünüz kızarır. Kendisi seçimi kazandığı akşam Bay Kemal diye dalga geçiyordu. Ben seçim kazandığımda kimse bunu başkasının mağlubiyeti olarak görmeyin, komşularınızı üzmeyin, korna çalmayın; biz zafer kazanmadık, görev aldık demiştim. “

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER