KONTRGERİLLA – Devletin Görünmeyen Ordusu

Gizlidir, ama her dönemde hissedilir. Resmî değildir, ama devletin gölgesinde yaşar.
Türkiye tarihinde “kontrgerilla” dendiğinde, yalnızca bir yapıdan değil, bir zihniyetten de söz edilir.


Kontrgerilla Nedir?

Kontrgerilla (İng. Counter-Guerrilla; Alm. Gegenguerilla; Fra. Contre-guérilla), NATO’ya bağlı olarak 1950’lerden itibaren birçok ülkede kurulan gizli paramiliter yapılanmalardan biridir.
Bu yapı, olası Sovyet işgaline karşı direniş örgütü olarak tasarlanmış; ancak zamanla iç tehditlere, yani kendi yurttaşlarına yönelmiştir.

Türkiye’de kontrgerilla, resmî olarak Özel Harp Dairesi (ÖHD) adıyla anılmıştır.
1952’de Türkiye’nin NATO’ya girmesiyle kurulan bu yapı, “Seferberlik Tetkik Kurulu”ndan evrilmiş; 1960’lardan itibaren sivil ve asker unsurlarla büyümüştür.

Kamuoyunda “kontrgerilla” kavramı, genellikle faili meçhuller, darbeler, sağ-sol çatışmaları, sokak provokasyonları ve örtülü operasyonlarla anılır.


Dünden Bugüne Kontrgerilla

1950’ler, Soğuk Savaş’ın en sert yıllarıydı. ABD, Sovyet yayılmasına karşı “stay-behind” (geride kal) orduları kurdu.
Türkiye’deki karşılığı Seferberlik Tetkik Kurulu idi. Kurumun ilk başkanı, Kore Savaşı gazisi Tuğgeneral Daniş Karabelen’di.

1970’lerde “kontrgerilla” kelimesi ilk kez kamuoyunda duyulmaya başlandı.
12 Mart ve 12 Eylül darbeleri sırasında bu yapının, “komünizmle mücadele” bahanesiyle sivillere karşı yürütülen operasyonlarda etkin olduğu iddia edildi.
Uğur Mumcu, İlhan Selçuk, Doğan Öz ve Hulusi Sayın gibi isimler, kontrgerillayı araştıran yazılar kaleme aldılar.
Ancak hiçbir resmî soruşturma bu yapıyı açıkça ortaya koyamadı.

1990’larda Susurluk Skandalı’yla birlikte kontrgerilla, “devlet-mafya-siyaset üçgeni”nin merkezinde anılmaya başladı.
JİTEM, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım, Mehmet Ağar, Abdullah Çatlı gibi isimler bu dönemde bu ağın sivil yüzleri olarak gündeme geldi.


Popüler Kültürde Kontrgerilla

Kontrgerilla, Türk sinemasında ve edebiyatında genellikle karanlık bir gölge olarak belirir.
Yılmaz Güney’in Sürü filminde sistemin görünmez baskı aygıtı, Erden Kıral’ın Bereketli Topraklar Üzerinde filminde “devletin adı konmamış şiddeti” olarak ima edilir.
1980 sonrası televizyon dizilerinde ise kontrgerilla, çoğu zaman “derin devlet” söylemiyle iç içe geçmiştir.
Ahmet Altan’ın Tehlikeli Masallar romanında, Latife Tekin’in Berci Kristin Çöp Masalları’nda ve Şahsiyet dizisinde bu yapının izleri alegorik biçimde sürülür.

Müzikte de Ahmet Kaya, “Yorgun Demokrat” ve “Biraz da Sen Ağla” gibi şarkılarında bu dönemin travmatik atmosferine göndermeler yapmıştır.


Kontrgerilla gerçekten var mıydı, yoksa bir komplo muydu?
Resmî belgeler az, tanıklıklar çoktur. Ancak NATO’nun “stay-behind” örgütleri üzerine yapılan araştırmalar, Türkiye’deki Özel Harp Dairesi’nin de bu ağın bir parçası olduğunu kanıtlamıştır.


Kontrgerilla yalnızca Türkiye’ye özgü bir yapı mıydı?
Hayır. İtalya’da Gladio, Fransa’da Réseau Bleu, Yunanistan’da LOK, Almanya’da BDJ benzer yapılanmalardı. Türkiye’deki fark, bu yapının iç siyasette kullanılmasıydı.


Kontrgerilla ile JİTEM arasında nasıl bir ilişki vardır?
JİTEM (Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele), 1980’lerin sonunda ortaya çıkan bir alt yapılanmadır.
Kontrgerillanın yöntemlerini, özellikle Kürt illerinde yeniden üretmiştir.


Bu yapılar neden hiçbir zaman resmî olarak yargılanamadı?
Çünkü kontrgerilla, devletin kendi güvenlik refleksinin parçasıydı. Yargılama girişimleri ya zamanaşımıyla sonuçlandı ya da siyasî irade yetersiz kaldı.


Bugün kontrgerilla hâlâ var mı?
Adı değişse de mantığı sürmektedir. Paramiliter örgütler, özel güvenlik şirketleri, gönüllü milis ağları bu geleneğin güncel formlarıdır.


Genel Değerlendirme

Kontrgerilla, Türkiye’de modernleşmenin karanlık yüzünü temsil eder.
Görünürde “devletin bekası” için kurulmuştur; ama çoğu zaman vatandaşın korkusu hâline gelmiştir.
Kayıtlara geçmeyen bir örgütün, toplumsal hafızada bu kadar yer etmesi, adaletin değil korkunun kurumsallaştığını gösterir.


Velev’den İlgili Maddeler

JİTEM
BEYAZ TOROSLAR
DERİN DEVLET
SOĞUK SAVAŞ
ANKARA CİNAYETİ