Yargı muhabiri Alican Uludağ’ın aktardığına göre, İmamoğlu hakkındaki tutuklama gerekçesinde “cumhurbaşkanlığı adaylığı” üzerinden casusluk ve yolsuzluk suçlamaları yöneltildi. Uludağ, İmamoğlu'nun iktidar değişikliği olmaması durumunda tahliyesinin kısa sürede mümkün görünmediğini belirtti.
Ekrem İmamoğlu, tıpkı Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş gibi, uzun süreli tutukluluk sürecine sokulduğu belirtildi. Yargı muhabiri Alican Uludağ’ın paylaştığı bilgilere göre, İstanbul 12. Sulh Ceza Hakimliği’nin İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ hakkında verdiği tutuklama kararının gerekçesinde çarpıcı ifadeler yer aldı.
Gerekçede, Ekrem İmamoğlu’nun “çıkar amaçlı suç örgütü” lideri olduğu ve bu örgütün iki temel suç işlediği ileri sürüldü: İlki, “Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturma amacıyla yolsuzluk yapmak”, ikincisi ise “uluslararası destek sağlamak için casusluk faaliyetlerinde bulunmak.”
Uludağ’a göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameyle, İmamoğlu’nun hem belediye başkanlığı hem de cumhurbaşkanlığı aday adaylığı süreci “suç örgütü faaliyeti” kapsamında tanımlanıyor.
Gerekçedeki ifadeler, iktidarın İmamoğlu’nu bir “milli güvenlik sorunu” olarak gördüğüne işaret ediyor. Alican Uludağ, bu yaklaşımın Demirtaş ve Kavala örneklerinde olduğu gibi, İmamoğlu’nun da yıllarca tahliye edilmeyeceği bir yargı politikasının işaretini verdiğine işaret etti.
Demirtaş 9, Kavala ise 8 yıldır cezaevinde tutuluyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına rağmen tahliye edilmeyen bu isimlerin ardından, benzer bir sürecin İmamoğlu için de başlatıldığı yorumları yapılıyor. Uludağ’a göre, 2027–2028 seçimlerine kadar bir iktidar değişikliği olmazsa, İmamoğlu’nun tahliyesi de mümkün görünmüyor.
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
