İnce dilimlenmiş etin dikey bir şişte pişirilmesiyle yapılan mütevazı döner, kökeni Türkiye'ye dayanıyor ancak Türk göçmenler tarafından Almanya'ya getirildikten sonra bu ülkede de çok sevildi. (Fotoğraf: Ina FASSBENDER / AFP)
Göçmen işçi Kadir Nurman, 2013’te Almanya’da vefat ettiğinde, BBC, The Guardian, Der Spiegel, Die Welt ve Independent gibi Avrupa’nın saygın medya organları, “Döner kebabın mucidi Berlin’de öldü” başlıklarıyla haberi verdi.
Evet, ilk gurbetçilerden Kadir Nurman, Almanya’yı dönerle tanıştıran adamdı. Kendi bundan 12 yıl önce vefat etti ancak Almanya’da döner tartışmaları bitmedi. Bitecek gibi de görünmüyor. Konu neredeyse Türkiye ile Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri arasında bir milli mesele boyutuna geldi. Türkiye’nin, döneri Türk usulü satılmak için tescil etmeye çalışması elbette Almanya ve Avrupa’daki dönercilerin tepkisini çekti. Siyasiler bile devreye girdi. Zira Türkiye ile Almanya’da döner farklı şekillerde servis edilen bir yemek. Sonunda Türkiye’deki Uluslararası Döner Federasyonu’nun tescil başvurusunu geri çekmesiyle tartışmalar şimdilik duruldu.
O zaman bizde, Türk işçilerin Almanya geçmişinde vazgeçilmez unsurlardan biri olan dönerin gurbet hikayesine yakından bakalım. Zira artık döner sadece Türklerin değil, Almanların ve hatta bütün Avrupa’nın vazgeçilmez damak tadı.
Ülkede ‘döner endeksinden’ bile bahsedilebilir artık. Döner fiyatlarındaki artış kamuoyunda çok fazla tartışılıyor. Uzun yıllar Almanya’da 3 – 5 eurolarda seyreden döner fiyatının son dönemde 7,5 – 10 Euro’ya kadar çıkması gündem olmuştu. Zira Almanların en ucuz ve en sağlıklı beslenme alışkanlıklarından biri artık döner kebap. Zaten Almanya’daki dönere de Türk değil Alman döneri diyorlar.
Aslında her şey, 1961’de Türk ve Alman hükümetleri arasında imzalanan işçi göçü anlaşmasından sonra, Malatyalı aşçı Kadir Nurman’ın, Stuttgart’a gelmesiyle başlıyor. Nurman, 1966 yılında Stuttgart’tan Berlin’e taşınıyor ve bir fabrikada makine teknisyeni olarak çalışmaya başlıyor. Soğuk Savaş’ın devam ettiği, Berlin duvarının yeni inşa edildiği ve Türk göçmenlerin de duvarın yakınına, yani Kreuzberg semtine doğru itildiği yıllar.
Serde aşçılık var elbette. Nurman teknisyen olarak çalışırken, yemek için vakti az olan işçilerin sıkıntıları dikkatini çekiyor. Aklına bir fikir geliyor.
1800’lerden bu yana döner kebap Türk mutfağında tabakta servis edilip pilavla birlikte yenen bir yemekti. Ancak Kadir Nurman döner etinin tıpkı hamburger gibi ekmek arasına konularak da yenilebileceğini, bu sayede işçilerin karnını hızlı bir şekilde doyurabileceğini düşünüyor.
Nurman bu fikrin tutacağından emin olduktan sonra 1972’de fabrikadaki işinden ayrılıyor ve şehrin merkezindeki Zoo Ana Tren İstasyonu yakınlarındaki Hardenberg Strasse’de bir döner büfesi açıyor. Bu küçük büfenin adını City Grill koyuyor.
Döner, Almanya’nın en popüler yemeklerinden. (Fotoğraf: Ina FASSBENDER / AFP)
Kadir Nurman, günlük koşuşturmacanın çok yoğun olduğu istasyonda, döneri ekmek arası olarak ve içine biraz marul, soğan ve domates de ekleyip, 1,5 marktan satmaya başlıyor.
Ekmek arası döner kebap kısa sürede bölgede çok seviliyor ve 1973 – 1974 yıllarında Alman ekonomisinde yaşanan kriz sonrası işsiz kalan başka Türk işçiler de döner kebap işine soyunuyor.
Almanya Türk Döner Üreticileri Birliği, ölümünden 2 sene önce, 2011’de “ekmek arası dönerin mucidi” unvanını Kadir Nurman’a verdi. Böylelikle Nurman tarihe, döneri Almanya’ya getiren işçi olarak tescillenmiş oldu.
Döner artık sadece Türklerin ve Türkiye’nin değil, Almanların ve Avrupalıların da en popüler yemeklerinden. İş öyle hale geldi ki, Almanya seçimlerinde siyasilerin döner keserken poz vermelerine bile alıştık. Alman Cumhurbaşkanı Steinmaier ise çıtayı daha da yükseltti ve son Türkiye ziyaretine yanında bir Türk döner ustası da getirdi ve İstanbul’da insanlara Alman usulü döner ikram etti.
Yapılan araştırmalara göre, 83 milyon nüfusa sahip Almanya’da günde iki milyon porsiyon döner kebap tüketiliyor. Ekmek arası döner ve salata, ayaküstü yenen fast food tarzı yemekler arasında sosisi geride bırakmış durumda. Sosis (geleneksel adı currywurst) Almanlar için geleneksel bir ürün olmasına rağmen durum bu. Aslında bu gelişmeler, Türkiye’den göçün Alman toplumu üzerindeki kültürel ve ekonomik etkisinin de göstergesi. Halihazırda Almanya’da döner kebap sektöründe istihdam edilen işçi sayısı aşçısından, garsonuna, 1 milyon kişiyi buluyor.
12 Ocak 2015 tarihinde, Almanya’nın doğusundaki Berlin’de, Brandenburg Kapısı yakınlarında, Dresden’in sağcı popülist hareketi PEGIDA’nın (Batı’nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar) yerel bir kopyası olan BERGIDA mitinginin yanında, bir BERGIDA karşıtı protestocu “döner kebap yasağı” yazılı bir pankart tutuyor. (Fotoğraf: TOBIAS SCHWARZ / AFP)
Döner meselesi, yemeklerin ve damak tatlarının sadece gastronomiyle değil, kültürel yaşamla da ne kadar ilgili olduğunu gösteriyor bize. Her gün tükettiğimiz yemekler bir süre sonra kültürel kimlik haline geliyor.
Artık adına Türk veya Alman döneri ne derseniz deyin, Türkiye ile Almanya arasındaki tarihsel ve toplumsal bağlarda, bu yemek çeşidinin sarsılmaz bir yeri var.
Bu yazı vesilesiyle, o bağın kurulmasında büyük rolü olan Kadir Nurman’ı da rahmetle anmış olalım.