Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, ismini vermeyip “saçını toplayıp aklını başına toplamayan biri” diye bahsettiği bir savcıya sert ifadelerle yüklendi. Özel, açıklamalarından İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik (İBB) operasyonlarında görevli olduğu anlaşılan savcıya ilişkin olarak, “Beyaz Toros’u koymuş oraya, sen kimi tehdit ediyorsun! Onun malına çök, bunun malına çök! Ne diye yetiştirdiler sizi? 1 masum yalnışlıkla içeride duracağına 99 suçlu dışarıda geçsin. Tutukluluk tedbirini buna göre verin diye öğrettiler. Ne yapıyorsun sen? Ne diye herkesin anasının, babasının emeğiyle kurulmuş 60 yıllık şirketlere pat diye çöküyorsun. Kul hakkı yemiyor musun, nasıl vereceksin hesabını?” dedi.
CHP lideri Özel, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i tehdit ettiği iddiasıyla yargılanan cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na verilen cezayı değerlendirdi. Özel, İBB operasyonlarında görevli bir savcıyla ilgili önemli iddialarda bulundu. Özel, Erdoğan’ın ‘beyaz Toros’ olaylarına değinmesine atıfta bulunarak, bir savcının İBB operasyonlarında tutuklanan kişiler üzerinde baskı uyguladığını söyledi. Özel, “Herkes aklını başına alarak işini yapacak. Geçen gün söyledim alınmış ona buna hart hurt yapıyormuş; dedim ya saçını toplayıp aklını başına toplamayan biri var diye. O birine söylüyorum. O biri bütün bu mala çökmeler, herkesin şirketine el koymalar, Allah muhafaza bunun da önceden haberi olanlar oluyormuş, çökülmeden kendini kurtaranlar oluyormuş, dokümante ediyoruz bunları ama hesabını gerçekten mahkemelerde görüleceği gün teker teker çıkacak o malına çökme tehdidiyle gel gel yapmalar falan” dedi.
Özel’in ismini vermeden sert ifadeler kullandığı savcıya yönelik açıklaması şu şekilde:
“Bugün Mahkeme Akın Gürlek’in kendi kendine yarattığı bir mağduriyete geçit vermedi. Terörle Mücadelede görev almış kişiyi hedef gösterdi dedi. Televizyonlarda köpürtülen suçun işlenmediği mahkemede ortaya çıktı. Hakaret suçundan ise bir yılın üzerinde bir ceza verilerek siyasi yasağa niyetlenilen ceza ileri bir zamana kaldı. Bir siyasi yasak meselesinin çıkmamış olması benim için olumlu. Üç suçlamadan ikisine ceza verilmesi son derece ayıplı bir durum. İçinde bulunduğumuz bu atmosferde bu kararın verilebilecek en kötü karar olmadığını düşünüyorum. Ekrem Başkan zaten ‘burada yargılama mı yapılıyor?’ gözüyle bakıyor. Bugünün kudretlileri, bugünün şımartılmışları bu işin ilerisini düşünmesi lazım.
Bir gün çıkarım isim isim çıkar tane tane anlatırım bakalım sen çocuklarının yüzüne bakabilecek misin? Aklınızı başınıza toplayacaksınız. Kabusunuz olur rüyanıza girerim. Bugüne kadar Özgür Özel’in söz verip de yapmadığı bir şey var mı? Ben size mi bırakacağım arkadaşlarımın namusunu haysiyetini? Kaç yaşında adamın tarlasını köstebek gibi kazdın ne buldun? Baklavacıya kumpas kurdurmuşsunuz ya. Baklavanın altından ampul çıktı ya. Bu dava boş, bomboş… Ekrem Başkan çağırdı. Herkes Ekrem başkana iftira atmasını istediğiniz metinlerin altına imza atsa eninde sonunda yazmayacak mısın o iddianameyi. Tel tel dökülmeyecek mi ispatlamayacak mıyız? Eninde sonunda masumiyet çıkacak ortaya.
Herkes aklını başına alarak işini yapacak. Geçen gün söyledim alınmış ona buna hart hurt yapıyormuş; dedim ya saçını toplayıp aklını başına toplamayan biri var diye. O birine söylüyorum. O biri bütün bu mala çökmeler, herkesin şirketine el koymalar, Allah muhafaza bunun da önceden haberi olanlar oluyormuş, çökülmeden kendini kurtaranlar oluyormuş, dokümante ediyoruz bunları ama hesabını gerçekten mahkemelerde görüleceği gün teker teker çıkacak o malına çökme tehdidiyle gel gel yapmalar falan.
Ne diyordu sayın Erdoğan daha evveli gün; ‘Beyaz Toroslar bu Kürt meselesini PKK’nın güçlenmesini sağladı.’ Senin masanın üstündeki beyaz torosu bilmeyen mi var! Bir sürecin içindeyiz. Erdoğan bir süreç götürüyor, Devlet Bey terörsüz Türkiye diyor DEM’in yaptıklarını kıymetlendiriyor. O beyaz Toroslar bugün görüşmeleri yapan heyetteki kişilerin eşlerini alıp geri getirmeyen beyaz Toroslar, sen kime neyi gösteriyorsun masaya beyaz Toros koyarak.
Ey kimlere savcılık yaptırıyoruz arkadaşlar kimlere! kimlere ne işler yaptırıyorsunuz! Bakın bu adamı şımartınca sen, çağırıyor kadıncağızı, çocuk kaç yaşında 13, çok da küçükmüş ağlar o şimdi, benim dediğim gibi ifade ver. Kadını çocuğuyla tehdit ediyor. ‘Silivri’ye değil evine git.’ İfadeyi beğenmeyince böyle demiyor musun? Hadi sana iyi yolculuklar.’ Akşam buraya bir geliyor kişi doktor kontrolüne, niye? Sevkim var nereye? Türkiye’nin dört bir yanına. Peki sen bu mahareti nereden kazandın maharetli savcı? Çünkü cezaevlerini biliyormuş. Biliyor ki Düzce’deki bir cezaevinde 50 kişilik koğuşta 60 kişi yatıyor, evladından kopardığı arkadaşımızı oraya yolluyor, yerde yatırıyor. Neden? Dayanamasın, teslim olsun. Kaç kez söyleyecek kadın sana! ‘Biz ihaleleri işimizin gereği şekilde yaptık, ona göre çalıştık, kimseden de talimat almadık!’ Ne onurlu bir direniştir o kişilerin bu kadar tehdide rağmen.
Dedim ya Akın Beyi biraz dinlendirmeye alacağız. Ama kendinle bir buraya getirdiği ve teknik işleri ona yaptırdığı zulüm işlerini ona yaptırdığı en son şimdi mala çökme işlerinde marifetle sen arkadaşın neler yaptığına bakacağız.
Küstah herif. Beyaz Toros’u koymuş oraya, sen kimi tehdit ediyorsun! Onun malına çök, bunun malına çök! Ne diye yetiştirdiler sizi? 1 masum yalnışlıkla içeride duracağına 99 suçlu dışarıda geçsin. Tutukluluk tedbirini buna göre verin diye öğrettiler. Ne yapıyorsun sen? Ne diye herkesin anasının, babasının emeğiyle kurulmuş 60 yıllık şirketlere pat diye çöküyorsun. Kul hakkı yemiyor musun, nasıl vereceksin hesabını? Bugünkü kudret yok, bir gün gelip de bilmem kaç yaşında, bilmem nerede yalvarırsın ‘canım çıksın’ diye, Allah almaz canını, çektirir sana. Millete bu çektirilir mi?”