Türkiye, İngilizce seviyesi ile Avrupa’da sondan ikinci

İsviçre merkezli uluslararası eğitim şirketi Education First (EF) tarafından 2011’den beri yayımlanan İngilizce Yeterlilik Endeksi'nin 2024 raporuna göre Türkiye, 34 ülkenin yer aldığı Avrupa kategorisinde sondan ikinci sırada yer alıyor. Birinci Hollanda olurken, komşu ülke Yunanistan ise sekizinci sırada. Peki, bu iki ülke başarısını neye borçlu?

İsviçre merkezli uluslararası eğitim şirketi Education First (EF) 2011’den bu yana her yıl İngilizce Yeterlilik Endeksi’ni (EPI) yayımlıyor. 2024 yılında yayımladığı endekse 116 ülkeden 2,1 milyon kişi katıldı.

Sınav, katılımcıların dil becerileri Ortak Avrupa Referans Çerçevesi (CEFR) tarafından belirlenen altı seviyeden birinde (C2, C1, B2, B1, A2, A1) sınıflandırılması için tasarlanmış ve standartlaştırılmış nesnel olarak planlanan bir test. EF-EPI 2024 puanları ana dili İngilizce olmayan öğrencilerin İngilizce eğitim alabilmek için girdikleri TOEFL ve IELTS gibi sınavların 2022 puanları ile güçlü bir korelasyona sahip, yani paralellik göstermekte. Bu da yapılan çalışmanın güvenirliği hakkında olumlu bir kanaat oluşturuyor.

116 ülkede anadili İngilizce olmayan 18 yaş ve üzeri 2,1 milyon kişinin sınav sonuçlarına göre; Türkiye 497 puanla 116 ülke arasından 65’inci ve 34 ülkenin yer aldığı Avrupa kategorisinde 33’üncü sırada yer alıyor. Hollanda 636 puanla birinci sırada, Yunanistan ise 603 puanla sekizinci sırada yer alıyor. Peki, altı yıldır birinci sırada olan Hollanda bunu nasıl başarıyor? Dil becerisini vatandaşlarına nasıl kazandırıyor?

Hollanda’da üniversitelerin yüzde 25’i tamamen İngilizce

Hollanda’da kültürel ve toplumsal bir iletişim becerisi olarak kabul edilen İngilizce eğitimi erken yaşlarda başlıyor. Okullarda İngilizce zorunlu ders olarak okutulmakla birlikte birçok okulda (Bilingual –Tweetaling Onderwijs) derslerin bir kısmı İngilizce bir kısmı Hollandaca okutuluyor. Bu model, öğrencilerin akademik İngilizceyi de akıcı bir şekilde öğrenmesini sağlıyor. Ayrıca üniversite programlarının yaklaşık yüzde 25’i tamamen İngilizce. Haliyle Hollanda üniversiteleri dünya sıralamasında en iyiler arasında yer alıyor. Yabancı öğrenci sayısının her geçen gün arttığı Hollanda’da 2023 yılı itibariyle bu sayı yüzde 15 üzerine çıkmış durumda.

Hollanda şirketlerinin çoğunda iç iletişim tamamen İngilizce. Hollandalı çalışanlar dahi diğer çalışanlarla hem sözlü hem yazılı İngilizce iletişim kuruyor. Hatta pek çok şirketin üst düzey pozisyonlarında genellikle Hollandaca konuşmayan kişiler yer alıyor.

Okulda, işte, evde İngilizce…

Öğrenciler üzerinde yapılan anketlerde öğrencilerin yüzde 96’sı gelecekleri için İngilizceyi öğrenmeleri gerektiğini ifade ederken, başka bir çalışmada ise öğrenciler İngilizce yeterliliğe sahip olmayı iş piyasasında bir avantaj olarak gördüklerini belirtiyor.

Hollandalılar sadece okul ve iş hayatında değil, sosyal ve kültürel hayatta da İngilizce ile içli dışlılar. Ülkede yabancı filmler, diziler ve TV programları genellikle altyazı ile izleniyor, dublaj ile değil.

2024 İngilizce Yeterlilik Endeksi’nde (EF EPI 2024) Yunanistan’ın sekizinci sırada olduğunu söylemiştik. Peki, PISA’ya (Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı) göre sıralaması Türkiye’nin altında olan Yunanistan, İngilizce dil becerisi sıralamasında Türkiye’den yukarıda olmayı nasıl başarıyor?

Yunanistan’da İngilizce sadece okulla kalmıyor

Yolu bir şekilde Yunanistan’a düşen başkent Atina sokaklarında yürürken az da olsa İngilizce biliyorsa iletişim konusunda zorluk çekmez. Aslında bu durum dünyanın pek çok başkentinde de böyledir. Atina’da berberden pazardaki esnafa, otobüs şoförlerinden, hastane personeline kadar herkes İngilizceye aşinadır. İleri seviye olmasa da birçoğu kendini çok rahat ifade edebilir. Bu konuda güçlü bir motivasyonları var denilebilir. Belirli cümle kalıpları ile kendilerini sınırlandırmıyorlar. Sokaklar böyleyken ülkede İngilizce eğitimi nasıl sağlanıyor bir de ona bakalım.

Yunanistan’da İngilizce öğrenimi sadece okullara bırakılmıyor. Her aile çocuğunun İngilizce becerilerini kazanmasını önemsiyor ve çocuklarını özel İngilizce kurslarına gönderiyor. Bu kurslar standartların dışında İngilizcenin dört duvar arasına öğrenilemeyeceği vizyonu ile beceriler üzerinde bir öğretim sağlıyor. Aileler çocuklarının ECPE (Michigan Üniversitesi) veya Cambridge sınavlarına girmelerini teşvik ederek dil becerilerini uluslararası sertifikalarla pekiştiriyorlar. Bunun yanı sıra küçük yaşlardan itibaren dublajsız yabancı film izliyorlar. Hatta birçoğu dizi izleyerek bu şekilde Türkçe bile öğreniyor. Gençler İngilizce müzik dinliyorlar. Tiktok, YouTube ve X gibi sosyal medya platformlarını da ağırlıklı olarak İngilizce kullanıyorlar.

Tabii ki turizm etkisini de es geçmemek gerekiyor. Bu da İngilizce becerilerinin gelişmesi adına Yunanlar için güçlü bir etkiye sahip. İngilizceyi hayatın içinde öğreniyorlar ve bizzat hayatın içinde kullanıyorlar.

Burada aklımıza şöyle bir soru gelebilir: Yunancanın ve Hollandacanın Avrupa dil ailesi ile ortak köklerinin olması bir avantaj değil mi? Evet bir avantaj ancak yeterli bir motivasyon değil. Burada asıl önemli etken bu toplumlarda yaşayan insanların İngilizceye bakış açıları ve onunla kurdukları kalıcı bağlar.

Sonuç olarak geleceğin dünyasında yer almak istiyorsanız, dil konusunda güçlü bir hakimiyetiniz olmalı. Çünkü teknoloji, araştırma ve finans gibi yüksek düzeyde iş birliği ve yenilik gerektiren sektörlerde İngilizce olmazsa olmaz.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER